“Bize bir şey olmaz” teorisi, bizi kurtarır mı?

"ABCD" devleri!!!

Buğdayda, gübrede neler oluyor? 

Dünyada “MEGA ENFLASYON” dalgası yükseliyor.

Şeffaflık yoksa net bir görüş yoktur…

***Önce dünyada bir çöküş var mı?

Bu çöküş nerede?

***Sistemler mi çöküyor?

Başını devekuşu gibi kuma gömmeyen, dünyaya bakanlar önce şaşırıyor, ürperiyor, tedirgin oluyorlar.. Burada devekuşlarına haksızlık yapmayalım. Devekuşu başını kuma gömerek kumun altındaki yumurtalarını düzeltir…

***Elinden ne gelirse yapmaya çalışan azınlıklar.. Her şeyi normal karşılayan çoğunluklar..

*Amerika, bebek mamasını şu an halkına sağlayamıyor.

*Paranızda olsa buğday alacak kapı kalmadı.

***Sistemler başarısız oluyor. Çöküş çağına mı girdik? Politik, ekonomik ve sosyal sistemleri ulusal ve küresel sistemlerde tartışmıyor, neden önlem almıyoruz? 

***Önlem hazır;

“Bize Bir Şey Olmaz” diye bir teorimiz var.

Kendine güven ile cahil cesareti arasında ince bir çizgi var. Biz hangisini daha çok tercih ediyoruz?

***Risk planı, risk yönetime ne gerek var, her zamanki iş, “yolumuza devam edelim”, dediğimizde araba uçuruma uçuyor.

**Sistemler gözle görülür inanılmaz derecede hızlı bir şekilde başarısız oluyorlar. 

***Amerika'da şu anda bebek maması alamıyorsunuz. Bunu bir saniye düşün. Dünyanın en zengin ülkesi, halkına bebek maması sağlayamıyor. Ne var? Bu, sistem arızasının canlı bir örneğidir. Nasıl bir sistem? Bu durumda, ülkelerdeki ekonomik sistemler neler oluyor?

***Dünyada “MEGA ENFLASYON” dalgası yükseliyor.

*İklim değişikliğini yönetemeyen ülkeler çaresiz kalıyorlar.

***Üretimde sorunlar var. Malların dağıtımı ve nakliyesi giderek zorlaşıyor. Hammaddelerin tedarik ve elde edilmesi ayrı bir sorun..

***Enflasyon, bir duraklama ile yükselmeye devam edecek. Enflasyon yükselmeye devam ettikçe, ortalama bir insan daha da fakirleşecek.

Ancak daha fakir sadece “daha az para” anlamına gelmez. Ekmek, gıda, ilaç alamazlar…

***Kıtlıklar norm haline gelir. Bunların şimdi canlı, şok edici ayrıntılarla oluşmaya başladığını görebilirsiniz. Boş raflar görmeye alışmalıyız.

**Ekonomiler iflas ederken başarısız sosyal sistemler geliyor.

**Bolluk çağı bitti.

***Acaba tarım, gıda krizi sorunu nasıl çözümlenir?

*Bu konulara bütüncül bakmalıyız. 

*Bu konularda tüm paydaşların “Multidisipliner (Bir Arada),  İnterdisipliner (Birlikte) yaklaşım içinde çalışmaları gerekir. Bunların önerileri dikkate alınmalıdır. İlgili otorite bu sorunları çözmek için yapmak zorunda olduğu eylemler ve etkisi üzerinde odaklanmak zorundadır.

Yapıcı eleştiriler mutlaka dikkate alınmalıdır.

**Gıdanın arzı, erişilebilirliği ve kalitesi temelinde, “Gıda Güvenliğini” sağlama yükümlülüğü olduğu unutulmamalıdır.

Etkili, rekabetçi ve üretken bir tarım sistemine acilen ihtiyaç var. 

***Tarımsal gıda sistemini iyileştirme yaklaşımı nasıl olmalı? 

**Bilgi Sistemlerini İyileştirilmeli: Mevcut teknolojinin ve tarım-gıda zincirleri hakkındaki en son teknolojinin yaygınlaştırılmasına izin veren yeterli bir iletişim sistemine sahip olmak gereklidir.

Üreticiler arasında tarımsal çevre ile ilgili bilgileri paylaşabilecekleri modern bir iletişim sistemine sahip olmanın önemi büyüktür. Ancak bunun için iyi bir bağlantıya ve en iyi teknolojik donanıma sahip olmaları şarttır.

***Üretim gerçeğini gizleyen ve engelleyen piyasa bozulmalarını, kontrolleri ve sübvansiyonları azaltmak veya ortadan kaldırmak gereklidir.

Yönetim eksikliği varsa bu mutlaka değişmelidir. Bu her zaman engel teşkil eder.

***Gerekli yatırımların yapılmasına olanak sağlayan tasarruf, kredi ve sigorta sistemi yaygınlaştırılmalı ve güçlendirilmelidir. Tarım sistemini oluşturan aktörlerin finansmana katıldığı tarım sektöründe bankalar oluşturulmalıdır.  

***Sistemi oluşturan farklı aktörler için araştırmayı, teknolojik gelişmeyi, serbest akışı, bilgiye erişimi, bilim ve teknolojiye özel yatırımları teşvik etmek gereklidir.. 

***Gıda Fiyatlarındaki Ani Yükselişler, savaşın etkisinden çok daha fazlasıdır.

**Küresel gıda sistemi kartlardan yapılmış evdir. Kartlardan biri çekildiğinde ev yıkılır.

Bu daha sonra nasıl düzeltilir?

***Gıda Temini Bir Pandemi Tarafından Kesildiğinde Ne Olur?

Bugün yeni nesil, 15 yıl içinde üçüncü gıda fiyat krizinin yol açtığı artan gıda güvensizliği ile karşı karşıyadır. Ancak bu kriz, bu noktaya kadar gıda eksikliğinden kaynaklanmadı. Mesele, gıdayı ihtiyacı olan insanlara uygun bir fiyata ulaştırmaktı.

Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden sonra, dünya gıda fiyatları tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı. İlk tank sınırı geçmeden önce, yükselen petrol fiyatları ve pandeminin neden olduğu tedarik zinciri kesintileri ile desteklendi. 2020'de 800 milyondan fazla insan zaten kronik yetersiz beslenmeyle karşı karşıya kaldı. FAO modellemesi, savaşın yetersiz beslenen insan sayısını 13 milyon daha artıracağını gösteriyor.

***Buğday, mısır ve pirinç dünyada tüketilen kalorinin neredeyse yarısını sağlarlar. Birçok düşük gelirli ülke, ihtiyaçlarını karşılamak için bu temel maddelerin ithalatına güveniyor.

***Daha yüksek gıda fiyatları, gıda güvencesi olmayan bazı ülkeleri şimdiden sert bir şekilde vuruyor. Yirmi altı ülke buğday ithalatının % 50'den fazlasını Ukrayna ve Rusya'dan sağlıyor. Eritre, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Somali’ de ise % 80-100’ dür.  Ukrayna işgalinden bu yana Sudan'da ekmek fiyatı ikiye katlandı. Lübnan'da %70 arttı. Düşük gelirli ülkelerdeki en yoksul nüfus, gelirlerinin % 60’ dan fazlasını gıdaya harcıyor. Bu nedenle, küçük fiyat artışlarının bile yıkıcı etkileri olabilir. Gıda isyanları, sivil huzursuzluk ve baskıcı hükümet taktikleri muhtemel olabilir.

***Bu krizin merkezinde, dünyanın ihracata yönelik temel mahsullerinin üretiminin az sayıda ülkede yoğunlaşması ve bir avuç ticaret firması tarafından dünyanın dört bir yanına sevk edilmesi yatmaktadır. Küresel olarak ticareti yapılan bu gıdanın çoğu, tek tip endüstriyel tarım yöntemleri kullanılarak dar bir tohum çeşitlerinden yetiştirilmektedir.

***Peki, bu temel gıda maddelerinden ikisini üretmekte uzmanlaşmış iki ülkeyi kapsayan bir savaşın büyük bir küresel gıda krizini tetiklemesi şaşırtıcı mı?

Uluslararası Sürdürülebilir Gıda Sistemleri Uzmanları Paneli'nin (IPES-Gıda) son raporunda;

***Dünyanın gıda güvenliği bir kart evi üzerine kuruludur. Tek bir kart düştüğünde tüm yapı devrilebilir. Küresel gıda sisteminin yoğun yapısı, herhangi bir bölümünde kesintiler olduğunda ardışık sonuçlara yol açabilecek güvenlik açıkları yaratır. Bu ölçek ekonomileri, işler plana göre çalıştığında karlı verimlilik için tasarlanabilir. Ancak, özellikle savunmasız insanlar, bu riskler karşısında istikrarlı bir duruş sergileyemez, esnek olamaz en önemlisi güvenilir bir limanda olamazlar..

***Bu yoğunlaşmış küresel gıda sistemine, fiyat şoklarının etkilerini daha da abartabilecek finansal piyasaları ekleyin.

***Şu anda gördüğümüz aşırı fiyat artışları ve dalgalanmalar piyasa temellerine dayanmıyor. Mart 2022'de sadece dokuz gün içinde, vadeli işlem piyasalarında buğday fiyatı % 54 arttı. Bu, küresel buğday stok-kullanım oranlarının, aynı fiyat dalgalanmalarını görmeyen son yıllardaki eğilimlere benzer olmasına rağmen…

Kanıtlar, finansal spekülatörlerin emtia yatırımlarına atladığını ve artan gıda fiyatları üzerinde kumar oynadığını gösteriyor. Ukrayna işgalinin başlamasından bu yana, buğday ve mısırla bağlantılı tarımsal emtia vadeli işlemlerine ve yatırım fonlarına sermaye akışı arttı ve piyasaları ve fiyatları bozan aşırı spekülasyon riskine girdi. Bu muhtemelen gıda fiyatlarındaki ani artışları ve oynaklığı daha da kötüleştiriyor ve dünyanın en yoksul insanlarını daha da açlığa itiyor.

****Düzenlemeye yönelik bazı bocalama girişimlerine rağmen, ABD ve AB aşırı spekülasyonları dizginlemede ve gıda stoklarının ve emtia piyasalarının şeffaflığını sağlamada büyük ölçüde başarısız oldular. Hükümetler bu düzenleyici zayıflıkları acilen ele almaya çağrılıyor. Daha katı kurallar olmadan, varlıklı spekülatörler açlıktan para kazandıkça, emtia vadeli işlem piyasaları daha çok bir kumarhane gibi olacak.

"ABCD" devleri!!!

Bunun da ötesinde, dünyanın ticari tahıl ticaretinin büyük bölümünü kontrol eden "ABCD" devleri var. Bunlar Archer-Daniels Midland, Bunge, Cargill ve Dreyfus’ dır… Bu küresel şirketler büyük tahıl rezervlerine sahipler, ancak bunları kamuya açıklamıyorlar. Bunu yapmaları için bir gereklilik de yok. Bu şeffaflık eksikliği, küresel tahıl depoları hakkında net bir görüş elde etmeyi imkansız hale getiriyor.  Bu da daha fazla oynaklığa katkıda bulunuyor.

****Çatışma, iklim değişikliği ve yoksulluğun kısır döngüleri bu dinamiklerin üzerinde katmanlanmıştır. Bu kalıcı ve artan tehlikeler, yüz milyonlarca insanı ani gıda şoklarına uyum sağlama yeteneğinden yoksun bırakıyor. COVID sonrası yüksek borç yükleriyle ve artan gıda ithalat faturalarıyla karşı karşıya kalan düşük gelirli ülkeler, en savunmasız nüfuslarına yardımcı olmak için sosyal koruma sistemleri oluşturmanın önünde neredeyse aşılmaz engellerle karşı karşıya.

***İklim değişikliği ve çatışma, sürekli olarak yüksek seviyelerde yoksulluk ve açlığa kilitleniyor. Batı ve Güney Asya, Kuzey Afrika, Afrika Boynuzu, Brezilya ve Arjantin'in bazı bölgeleri ile Kuzey Amerika’da dahil olmak üzere, kilit tarım bölgeleri şu anda on yıllardır en kötü kuraklıkla karşı karşıya. 

Ukrayna savaşı bu krizin özel tetikleyicisi olabilir.

Burada bırakalım. Aşağıdaki soruların cevapları haftaya açıklamaya çalışayım. 

Ne yapılmalı?

Günümüzün gıda sistemi?

Putin'in işgali dünya çapında bir gıda krizine nasıl neden oluyor, ne yapılabilir?

Küresel bir gıda krizi!

Durumu bu kadar şiddetli yapan nedir?

Buğday ve ayçiçek yağı neden bu kadar önemli?

Dünya fiyatlarına etkisi ne oldu?

En çok kim acı çekebilir?

Gübrede neler oluyor?

Sonuçları ne olabilir?

Huzursuzluk riski?

Ülkemizde neler oluyor?

Un sanayi ne yapacak? 

Piyasa fiyatlarını nasıl etkilemeye devam edecek?

Bu konuda ne yapılabilir?

Şu soru çok önemli küresel dünyaya ilgisiz kalabilir miyiz?

***Hala gidilecek uzun bir yol var…

**Yazımı Rahmetli Aşık Veysel’in türküsünün şarkı sözleri ile bitireyim;

Uzun ince bir yoldayım

Gidiyorum gündüz gece

Bilmiyorum, ne haldayım?