****Deprem enkaz çalışmaları devam ediyor. Kaybettiklerimiz, yaralılarımız, yıkılan binalar….

**Ancak zaman hızlı ilerlemektedir. Yardımların, desteklemelerin, çözümlerin hızı artmalıdır. Bu kaybettiklerimizi geri getirmeyecek ama hiç olmazsa yaralarımızın hızlı sarılmasını sağlayacaktır.

***Bu çok iyi planlanmalıdır. Kısa vadede yapılması çok önemli işlerde aksama yaşanmamalıdır.

**Özellikle tarım sektörü çok önemlidir. Zamanla yarışıyorsunuz. Enkazın altında ne kaldıysa, ne kullanılmayacak durumda ise bu konular çözümlenmeli ve tamamlanmalıdır. Sorunlar zaten artık bellidir. Traktörü kullanılmayacak durumda ise hemen traktör sağlanmalıdır. Bu yıl o bölgeye gübre ücretsiz verilmelidir. Elektrik, su ücreti alınmamalıdır. İşgücü sorunu yaşatılmamalıdır. Şunu unutmamak gereklidir; İnadına tarım yapan bu insanlarımızın başka bir iş yapma seçeneği bulunmamaktadır.

****Biz 2023 yılında ne ile uğraşıyoruz;

Karkas et ithalatı,

Şap Hastalığı,

Kırmızı ette kriz,

Gübrede sorun,

ESK, et zammı,

Kuraklık,

Kasaplık hayvan ithalatı,

Meraların yapılaşmaya açılması,

Et fiyatları…..

****Dünya Tarımında Kadının Rolü!

Kadınlar tarımın birçok alanında faaliyet gösteriyor ama her yerde görünmüyorlar.

****Kadın çiftçi, çiftçinin karısı mı yoksa bağımsız girişimci mi? Kadınlar, günümüzde çiftlik yöneticileri veya çalışanları olarak çiftliklerde, tarımsal işletmelerde nasıl bir rol oynuyor?

Tarımdaki işgücünün yaklaşık üçte biri kadındır. Ancak kadınlar tarafından yönetilen tarımsal işletme sayısı oldukça azdır.

****Kadınlar tarımda çok çeşitli rollerde çalışmaktadır; Çiftlik yöneticisi, Anne, Vasıfsız işçi, Çoban, Girişimci…

Ancak rolleri genellikle hala küçümsenmektedir. Çiftliklerde, köy toplumunda, topluluk düzeyinde ve hatta bir bütün olarak kırsal alanlarda çok az değer görmektedir. 

Performansları genellikle tarımsal istatistik araştırmalarında ayrı ayrı kaydediliyor mu?

Tarımla ilgili iş ve faaliyetler cinsiyete özgü bir temelde değerlendiriliyor mu?

Almanya’ da tüm tarım işçilerinin yaklaşık yüzde 36' sı kadındır. Mevsimlik işçilerin ise yüzde 43’ü kadındır. Yöneticilerin yalnızca % 11'i kadındır.

Çiftlik yöneticilerinin; Hollanda % 5, Danimarka % 8, Avusturya, İtalya, Estonya ve Romanya'da işletmelerin yaklaşık üçte biri kadınlar tarafından yönetilmektedir. 

Letonya % 45 ve Litvanya %  47 ile en yüksek kadın çiftlik yöneticilerine sahiptir

***Kendi hesabına çalışan kadınların oranı çok düşüktür. Kadınların büyük bir kısmı eşleriyle birlikte operasyonel kararlar alıyor, karara dâhil oluyor, ancak son sözü erkek çiftçi söylüyor. 

Tarımda iş kararları üzerinde kadınların etkisi çok azdır.

***Kırsalda, tarımda ve çiftliklerdeki kadınların yaşam durumu nasıl?

**Çok çeşitli görevleri var ama söz hakları ne kadar?

Tarımda kadınların mevcut yaşam koşullarına ve gelecekteki beklentileri neler? Bunlar kırsal bölgelerde sosyal uyum için önemlidir. Kadınların kendilerini ilgilendiren konular sorulsa ne cevap verirler?

Çiftliğe geçiş kadınlar için erkeklerden çok daha zor. Mülkiyet yapısı bugün hala ataerkildir. Kadınların çiftliklere ve toprağa miras olarak erişim hakkı kazanma şansı çok azdır.

Kadınlar bir çiftliğe nasıl gelirler? Bir iş kurarak, aile dışındaki bir çiftliği devralarak, evlenerek..

Kadınların sosyal güvenlik sorunları?

Gelecekle ilgili endişeleri var.

Kırsalda kadınların sorunları çok ancak ilgili sosyal projeler yok denecek kadar az…

Acaba kentte yaşayan kadınlarımızın sorunları yok mu?

Aynı sorunları yaşıyorlar.

Ancak Endüstri 4.0, Tarım 4.0 ve Toplum 5.0’ı anlattık.

Kadınlardaki değişimi göremiyoruz.

Ancak kadınlarda çok büyük bir değişim var. O nedenle umutluyum.

Siyasette kadınların hedefleri öncelikle Z kuşağıdır. Yani 2000 yılından sonra doğanları kapsıyor. Ekonomiyi ve sosyal yaşamı da etkilemeyi başaran Z kuşağı; teknolojiyi amaç olarak kullanan ve seven, internet aracılığıyla sosyalleşen ve mobil teknolojilerle haşir neşir olan kişilerden oluşuyor. 

Gizli hedefin ise alfa kuşağı olduğunu biliyorlar. Bunun alt yapısını yapıyorlar.

Teknolojide gelişmelerle artık kadın çiftçi teknolojiyi kullanıyor. Her şeye inanmıyor, internette araştırıyor ve paylaşıyor.

Kadın çiftçi artık uzlaşı kültürü istiyor, kavga istemiyor.

Kadın çiftçi, bilinçli mücadelenin ve şefkatli olmanın önemini biliyorlar ve anlatıyorlar.

Çocuk sorunları, cinsel saldırılara son vermek için daha fazla çalışıyorlar.

Parasız ama bilim ışığında kaliteli eğitim diyorlar.

Şefkat, haysiyet ve saygıyı hak ettiği inançla birleşelim ve birbirimizi kollayalım, zorluklarla yüzleşip, zaferleri birlikte kutlayalım diyorlar.

Daha iyisini yapabiliriz ve çok daha fazlasını hak edebiliriz.

Salgını sona ermesinde büyük rol aldılar.

Kadın çiftçiler, tarımı; güçlü ve nezih, adil ve nazik bir şekilde inşa edebileceklerine inanıyorlar.

Sayıları hızla artıyor. Ben kadınlarımıza güveniyorum.

El Nino (Yaramaz Çocuk) (El Niño) ve La Nina (Uslu Kız) (La Niña) nedir?

El Niño ve La Niña, Pasifik Okyanusu'ndaki dünya çapında hava durumunu etkileyebilen iklim modelleridir.

Dünyanın bir bölgesindeki, ortalama okyanus sıcaklıklarından daha sıcak veya daha soğuk, dünyanın her yerindeki hava durumunu etkileyebilir. 

Pasifik okyanusundaki normal koşullarda, ticaret rüzgarları ekvator boyunca batıya doğru eser ve sıcak suyu Güney Amerika'dan Asya'ya taşır. Bu ılık suyun yerini almak için, derinliklerden soğuk su yükselir.

El Niño ve La Niña, bu normal koşulları bozan iki karşıt iklim modelidir. Bilim adamları bu fenomeni El Niño-Güney Salınımı (ENSO) döngüsü olarak adlandırıyorlar. 

El Niño ve La Niña'nın her ikisinin de hava durumu, orman yangınları ve ekosistemler üzerinde küresel etkileri olabilir.

Ekonomileri olumsuz etkiler.

El Niño ve La Niña bölümleri tipik olarak dokuz ila 12 ay sürer. Ancak bazen yıllarca sürebilir. El Niño ve La Niña olayları ortalama olarak her iki ila yedi yılda bir gerçekleşir. Düzenli bir programda gerçekleşmezler. Genel olarak El Niño, La Niña'dan daha sık görülür.

El Niño, kuru ve sıcak havalara, yağışların artmasına, sellere neden olur. Pasifik kıyılarındaki deniz yaşamı üzerinde de güçlü bir etkiye sahiptir. 

La Niña, İspanyolca Küçük Kız anlamına gelir. La Niña'ya bazen El Viejo, El Niño karşıtı veya kısaca "soğuk bir olay" da denir. La Niña, El Niño'nun zıt etkisine sahiptir. La Nina ayrıca daha şiddetli bir kasırga mevsimine de yol açabilir.

Atmosferde La Nina (Uslu Kız) (La Niña) döneminin bittiği ve El Nino (Yaramaz Çocuk) (El Niño) döneminin başladığı girildiği söyleniyor.

Ülkemizi etkileyecek mi? Yaz daha sıcak mı geçecek? Kuraklık artacak mı? Şiddetli hava olayları görülecek mi? Güneyden başlayarak bir çölleşme riski var mı? Yağışlar daha da azalacak mı? Gıda ürünlerinin daha da artacakmıdır? Tarım ve su kaynakları acısından ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacakmıyız?

Ülkemiz için bir kuraklık söz konusudur?

Bu konularla ilgili ne yapıyoruz?

Tarım ve Orman Bakanlığının risk planları hazır mı?

***Rusya, tahıl anlaşmasını ancak çıkarları dikkate alınırsa yenileyeceğini söyledi..

Rusya Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Moskova'nın Ukrayna limanlarından tahılın güvenli bir şekilde ihraç edilmesine izin veren Karadeniz tahıl anlaşmasını ancak tarım üreticilerinin çıkarları dikkate alındığında uzatmayı kabul edeceğini söyledi.

Rus tarafı, tahıl paketi anlaşmasının devamının ancak Rus tarım ve gübre üreticilerinin dünya pazarlarına engelsiz erişim açısından çıkarlarının dikkate alınması durumunda mümkün olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Milletler ve Türkiye'nin aracılık ettiği Karadeniz tahıl anlaşması bu ay yeniden yenilenecek, ancak Rusya anlaşmanın bazı yönlerinden memnun olmadığının sinyallerini verdi. (Reuters tarafından bildiriliyor)

****Ağustos 2021'den bu yana ilk kez Rus buğdayı 300 doların altına düştü.

SovEcon'un değerlendirmesine göre, geçtiğimiz hafta en yakın teslimat Rusya %12,5 buğday fiyatı bir hafta önceki 300-303$/mt seviyesinden düşerek 294-298$/mt olarak tahmin edildi . FOB fiyatları, Ağustos 2021'den bu yana ilk kez 300$/mt'un altına düştü. Rusya fiyatları, diğer ihracatçılarla yaşanan güçlü rekabet nedeniyle düşüyor.

Rusya buğday fiyatları, küresel buğday piyasalarındaki düşüş trendini takip ediyor. 14 Şubat'tan bu yana CBOT fiyatları %12 düşüşle 6,95$/bushel (255$/mt) seviyesine, MATIF fiyatları ise %10 düşüşle 271€/mt (289$/mt) seviyesine geriledi.

Rusya şu anda buğdayını rekor bir hızla sevk ediyor. Ocak-Şubat aylarında Rusya, geçen yılki 4,3 MMT'ye kıyasla 6,7 ​​MMT ihraç etti.

Kısa vadede, ülkenin rekabet gücünü yeniden kazanması gerektiğinden Rusya FOB fiyatlarının daha da düşmesi bekleniyor. Rus buğdayının AB buğdayından 5-10 dolar daha ucuz olması gerekiyor. Ancak, aşağı yönlü potansiyel sınırlı görünüyor. Çiftçiler gönülsüz satıcı olmaya devam ederken, Rus ihracatçıların iç piyasaya daha düşük ihracat kotaları yansıtması zor.

Ayrıca mevcut küresel buğday fiyatlarının temelde düşük bir seviyede olduğuna inanıyoruz. Küresel buğday S&D'si sıkı olmaya devam ediyor ve Karadeniz'de ihracatın kesintiye uğraması riski artıyor.

Rusya'nın Ukrayna'yı İşgalinden Bir Yıl Sonra: Dünya Ticareti Nasıl Yeniden Düzenlendi?

Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden bir yıl sonra savaş devam ediyor. Ancak bölgeden yapılan ihracat sadece gücünü korumakla kalmıyor, rekor seviyelere de ulaşıyor. 

***Rusya’nın işgali, küresel tahıl tedariki konusunda piyasaya bir belirsizlik getirdi. İşgal tahıl fiyatlarında bir yükselişe yol açtı. Rekor kırdı. İlk işgal haberi, buğday fiyatlarının bir günde hızla 50 sente fırlamasına neden oldu. İlk haberin ardından mısır fiyatları 30 sent fırladı. Ham petrol de 2014'ten bu yana en yüksek seviyesini gördü ve varil başına 100 doların üzerine çıktı. 

Bugün, dünya tahıl arzı ve ihracatıyla ilgili ilk endişeler, Karadeniz Bölgesi'nden yapılan rekor ihracat gerçeğiyle bastırıldı.

Ukrayna savaşı işleri nasıl değiştirdi?

Dünya artık jeopolitiği görmezden gelemez.

Çin risk ve ödül denklemi önemli ölçüde değişti. 

Çin ve Tayvan etrafında göz ardı edilemeyecek bir soru var. Tarımda büyük şirketler savaş oyunları oynadı.

Ukrayna'da savaş devam ederken çiftçiler ileriye bakıyor.

Ukraynalı çiftçilerin hayatını zorlaştıran sadece mayınlar ve çöpler değil. Devam eden ihracat kısıtlamaları nedeniyle, 2021 ve 2022 hasatlarının bir kısmı hala Ukraynalı çiftçilerin silolarında depolanıyor. 

24 Şubat 2022'den beri Ukrayna'daki çiftçiler hem kendilerinin hem de çiftliklerinin hayatta kalması için mücadele ediyor. Tahıl, kolza tohumu ve ayçiçeği satışından önemli bir gelir elde edemedikleri için birçok çiftlik için önemli bir sorun mali durumlarıdır. Nakit sıkıntısı nedeniyle tahıl üretimi düşebilir. Elektrik santrallerine ve enerji altyapısına saldırdığından beri, elektrik arzı istikrarsız hale geldi. 

****Mısırda beklenti!

ABD'de baharlık mısır ekiminin ilerleyişi veya eksikliğine ilişkin belirsizlik, buna ek olarak Brezilya'da genellikle geç ekilen ve şu anda hava stresine karşı daha hassas olan safrinha mısır mahsulü ve Karadeniz tahıl nakliye anlaşmasıyla ilgili süregelen belirsizlik, piyasa fiyatını düşürecek. Bunlar önümüzdeki birkaç ay içinde mısırı yönlendiren hassas faktörler olacak. Gizli kâr fırsatları olabilir mi? Potansiyel riskler ne olabilir?

Ukrayna: Gübre sıkıntısı 2023'te gelebilir. Rusya’nın işgali 2022 yılında mahsul üretiminde tahmini 11,5 milyar ABD doları kayba neden oldu.

Ukrayna'nın tarım sektörünün maruz kaldığı bazı üretim maliyeti artışlarının ana hatlarını nedir? Gübre maliyetleri tahmini olarak 377 milyon dolar arttı ve yakıt 480 milyon dolar arttı.

2021 yılında bu girdiler satın alındığından 2022 bahar ekiminde bu sorun yaratmadı. Ancak bu fiyat artışları 2022 sonbahar ekimlerinde kendini gösterdi. Ayrıca 2023 yılı sezonunun daha kötü olacağını söyleniyor. Bunun nedeni kışlık mahsul alanı %38 azaldı ve girdilerin mevcudiyeti keskin bir şekilde düştü.

**Gübre piyasası ve gübre fiyatları!

Gübre fiyatları yeni diplere iniyor. Yüksek fiyat aşamasının sonu gibi görünüyor. Görünüşe göre 2022'nin sonunda birçok alım yapılmış ve fiyatlardaki mevcut düşüş, çiftçileri aceleyle alım yapmaya teşvik etmiyor.

Gübre fiyatları neredeyse kontrolsüz bir şekilde düşmeye devam ediyor. Aynı zamanda, tüccarlar arzın arttığını ve çiftçilerden satın almaya çok az ilgi duyduklarını bildiriyor.

Alman çiftçiler tarafından kullanılan en önemli azotlu gübre olan Kalsiyum amonyum nitratın (KAS) yılbaşında 615 Euro iken şimdi 400 Euro’nun biraz altındadır.

Analistlerde, küresel arz fazlasının karakterize ettiği Avrupa ve uluslararası pazarda gübre fiyatlarının hızlı düşüş eğilimini sürdürdüğünü söylüyor. Yaklaşan bahar siparişlerine rağmen Avrupa ve Kuzey Amerika'daki alımlar çok sınırlıdır. Görünüşe göre 2022'nin sonunda birçok alım yapılmış ve fiyatlardaki mevcut düşüş, çiftçileri aceleyle alım yapmaya teşvik etmiyor.

Doğal gaz üretiminin artması bekleniyor. Bu azotlu gübrelerin fiyatların daha düşmesi demektir.

Piyasalar için başka bir risk daha var: Karadeniz çatışması tırmanırsa, Rusya'nın gübre ihracatında gönüllü veya gönülsüz bir azalma, küresel gübre fiyatlarını yeniden yükseltebilir. Son zamanlarda, Ruslar dünya pazarına önemli ölçüde daha fazla azotlu gübre sağladı. Çiftçiler genellikle satın aldı.

Ukrayna neden kara altın ülkesidir? Ukrayna büyük bir tarım ihracatçısı ve biyolojik ürünlerde büyümekte olan ülkedir. Avrupa'nın en büyük biyogübre pazarlarından biridir.

****Almanya’ da toptan seviyede, gübre fiyatları yeniden keskin bir şekilde düştü. Şimdiye kadar, bu çiftçilerden yeterince ilgi görmedi. Bu nedenle talep durmaktadır.

***Acaba dünyadaki gübre fiyatları böyle düşerken, bu bizim ülkemizde neden keskin fiyat düşmesi görülmüyor? Birileri neden elindeki gübreyi yüksek fiyattan satmaya çalışıyor. Bizim çiftçimizin gelir düzeyi bellidir.

***Görüldüğü gibi tarımda yurt dışında sorunlar var. Çiftçinin bakanlığı, çiftçinin sivil toplum kuruluşları hep beraber çözüm arıyorlar. Çiftçinin para kazanması, kazancının düşmemesi için mücadele veriyorlar. Üstelik çiftçilerinin gelir düzeyleri de yüksektir.

****Ülkemizde neler oluyor?