İnsana alışmamış hareket yeteneği olan canlılara yabani hayvanı denir.

Bir kez bile insan eli değmemiştir.

Bütün hayvanlar aslında yaban hayvanıydı.

Yerküre ve üzerinde alemlerin yaratıldığı günden bu güne kadar dünyanın her tarafında o bölgeye uygun hayvanlar yaşamaktadır.

Karada yaşayan yabani hayvanlar; ( Aslan, Kurtlar, Ayı, Gergedan, Akrep, karınca)

Hem karada hem havada yaşayan yabani hayvanlar; (Kartal, Yaban arısı, Yarasa Akbaba)

Suda yaşayan yabani hayvanlar; (Köpek balığı, Balina, Pirana,)

Hem karada hem suda yaşayan yabani hayvanlar (Timsah, Kaplumbağa, yılan)

Yaban hayvanları davranışlarına göre;

Vahşi hayvan; Doğada yaşayan, avlanarak beslenen evcilleşmemiş (kurt, çakal) hayvan.

Yırtıcı hayvan, Etleriyle beslenmek için başka hayvanları parçalayıp yiyen (kerkenez, şahin) hayvan.

Kemirgen hayvan; Yiyeceğini kemirerek sağlayan (fare, tavşan) hayvan

Eşinen hayvan, Yiyeceklerini eşinerek toplayan (keklik, sülün) hayvan

Göç eden hayvan, Yaşamının bir bölümünde yer değiştiren (turna, kaz, leylek)hayvan

Yerleşik hayvanlar, Yaşamını sadece bir bölgede devam ettiren (ördek) hayvanlar

İnsana alışmış yaban hayvanları, yerleşim yerleri ve yakınlarında yaşayan (martı, güvercin, karga) hayvanlar

Endemik hayvanlar; Sadece bir bölgede yaşayan (inci kefalı- van balığı) hayvanlar şeklinde sınıflandırılabilir.

Bu tanımlamaları yapmamızın nedeni yabani hayvanları daha kolay tanımak, insanların bu hayvanları neden tehlikeli gördüğünün ve bu hayvanların haklarının neler olduğunun daha kolay anlaşılması içindir.

Yaratıcı yarattıklarını mükemmel bir şekilde yaratmıştır.

Bu mükemmelliği insanların fark etmesini de ister. Bir ressam bir tablo yaptığı zaman eserine imzasını atar. Tablonun kimin tarafından yapıldığı hemen belli olur. Ressam tanınmış ise eseri değerlidir. Koruma altına alınır.

Müzelere konur ve insanlar resme bakar resmin güzelliğinin yanında ressamdaki yeteneğe hayranlık duyar. Bir tablodaki yapıcılığa bakıp hayran olan insan; Çevresinde ki canlı kompozisyonuna bakıp yaratıcısını büyüklüğünü ve mükemmelliğini anlamaz mı?

Yaratıcı yarattıklarını dilediği gibi çekip çevirir.

Hayvanlara bir yaşama biçimi vermiş bu yaşama şeklinde yaşamlarını sürdürürler.

Başka canlıların işlerine karışmazlar.

Her şey bir hesap üzerine yaratılmıştır.

Bu mükemmel hesabı görüp ona göre davranmak gerekir.

İnsan hesapta değişiklik yaparsa büyük sorunlarla karşı karşıya kalır.

Bu yaratılış hikmetine; ister ekolojik denge, ister doğal yaşam, istersek yaratılış hikmeti diyelim bizim görevimiz;

Bütün canlıların yaşam hakkına saygı göstermek

Doğal yaşamın;

Ekolojik dengenin bozulmasını önlemektir.

Bu hayvanların bir kısmı neslini günümüze kadar devan ettiremediği için soyu tükenmiştir. Soyu tükenmesi coğrafik ve iklimsel değişiklilerin etkisi oldu. Bunlar dünyanın bazı bölgelerinde meydana gelen büyük çapta su baskınları ve yangın gibi doğal afetlerdir.

Yeryüzünün bazı bölgelerinde yaşanan uzun süren kuraklıklar ve salgın hastalıklarda yaban hayvanlarının neslinin tükenmesini etkilemiştir. Yaban hayvanlarının neslinin tükenmesine etki eden yukarıda bahsedilen nedenlerin yanının da en önemli etken insan faktörüdür.

İnsan yakın zamana kadar karnını doyurmada, örtünmek ve giyinmek için hayvanları avlamıştır. Gücünden yararlanmak için hayvanları ehilleştirilmiştir. Hayvanların gücünü tarımda, ulaşımda ve savaşta kullanmıştır. Kısaca insan bütün ihtiyaçlarını diğer canlılardan karşılamıştır.

Bu ihtiyaçlarını karşılamada sınır tanımamıştır.

Bazı hayvanların derileri kürk yapımında, bazı hayvanların dişleri ve boynuzları süslenmede kullanılması ve bu eşyaların insanlar tarafından tercih edilmesi sonucu çok sayıda yaban hayvanı katledilmiş ve türünün yok olmasına neden olmuştur.

Birçok yaban hayvanı da yok olmakla karşı karşıyadır. Dünyada her yıl 50 milyondan fazla hayvan kürkü için katlediliyor. Tabii bir de dişleri ya da boynuzları için katledilenler var. Dişleri ya da kürkleri için katledilen hayvanların sayısı geçmiş yıllara göre daha az olsa da halen devam eden bu katliamlarla nesilleri hızla tükenmeye yaklaşıyor.

Bu hayvanlar dünyanın çoğu yerinde korunmaya çalışılıyor ancak hala bu iğrenç katliam devam etmektedir. Kürkleri için avlanan hayvanlar listesinde kaplanlar en üst sıralardır. Yüzyıl önce sayıları 100.000 i geçerken bu sayı günümüzde 2500 üreyebilen birey kaldı. Bir yılda yaklaşık 30.000 fil dişleri için katlediliyor. Gebelik süreleri 660 gün (Yaklaşık 2 yıl) gibi uzun bir süre olan hayvan öldürüldüğünde neslinin tehlikeye girmesi kaçınılmazdır.

Timsahlar çanta, ceket gibi giyim eşyaları nedeniyle katledilen hayvanlardır.

Foklar, bu sevimli hayvanların derileri de maroken eşya yapımı ve kürkçülük için kullanılıyor. Bir kürk palto için 6-10 fok öldürülmesi gerekiyor.

Gergedanlar, günümüzde yalnız 5 türü kalmış olan Gergedanların geçmişte, özellikle 19. ve 20. yüzyılda yapılan aşırı avlanma sonucunda büyük kısmı yok edilmiştir.

Tilkiler, kürk yapımında en çok kullanılan hayvanlardan oluşu; bu katliamı durdurmak için yapılan kampanyaların da yüzü olmalarını sağlamıştır tilkilerin. Her yıl kürk uğruna on binlerce tilki de maalesef öldürülüyor. Bir kürk palto için 10-30 tilki öldürülüyor.

Rakunlar, kürklerinin güzelliği sebebiyle en sık kullanılan hayvanlardan biri de rakundulardır. Rakunlarla yapılan bir kürk palto için yaklaşık 30 adet rakun gereklidir.

Yabani hayvanlar için günümüzdeki tehlikelerden devam edeceğiz.