Kabinede ciddi bir değişikliğin beklendiği bir dönemde sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ‘Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek’ projesi ne anlam ifade ediyor?
Tarımdan Haber’i takip edenler hatırlayacaktır, geçtiğimiz yıl Mayıs ayında TİGEM ile ESK arasında imzalanan ‘Damızlık düve temini ve büyükbaş hayvan kesimi işbirliği’ protokolünü sektör bizden öğrenmişti. Yani iki kurum arasında sözde ülke hayvancılığını ithalattan kurtaracak bir protokol imzalanıyor ancak ne garipse bu protokol kamuoyu ile paylaşılmamıştı.
Protokol kapsamında ESK, 50 bin baş etçi damızlık hayvan ithal edecek, damızlık hayvanlar TİGEM çiftliklerinde tohumlanarak bakılacak, doğan erkek buzağılar kesimlik olana kadar bakılacak ve ESK’ya kestirilecek.
ESK da kestirilen hayvanlar karşılığında ithalat sırasında ödediği parayı TİGEM’den mahsup edecek.
Yani neresinden tutarsanız elinizde kalacak bir proje ancak ne gariptir hem ESK hem de TİGEM yöneticileri bu projeyi yere göğe sığdıramamışlardı.
Bakan Yumaklı da sonradan bu projeyi, Türkiye’yi ithalattan kurtaracak bir proje olarak lanse etmeye başlamıştı.
Madem bu proje bu kadar önemliydi neden iki kurum arasında imzalanan protokol haftalarca gizli tutuldu, kamuoyuna açıklanmadı, bunu birisinin çıkıp anlatması gerekiyor.
Neyse geldik bugüne…
Sayın Cumhurbaşkanının önceki gün açıkladığı ‘Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek Projesi’nden anladığımız kadarıyla geçtiğimiz yıl Mayıs ayında TİGEM ile ESK arasında imzalanan ‘Damızlık düve temini ve büyükbaş hayvan kesimi işbirliği’ protokolüne dayanıyor.
Anladığımız kadarıyla diyorum, çünkü yine bu proje ile ilgili nedense kapsamlı bir bilgi verilmedi. Ne Bakanlığın web sayfasında ne de TİGEM ve ESK'nın web sayfasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları sonrası kapsamlı bir bilgi paylaşımı yapılmadı. Normalde Bakanlığın ve kurumların bunu amiyane tabirle köpürtmesi gerekiyor ama ne gariptir hiç bir bilgi paylaşılmadı!
Başlangıçta, 50 bin baş etçi damızlık düveden elde edilecek erkek buzağıların ESK’da kestirileceği, dişi buzağıların ise TİGEM’in damızlık hayvan sayısını artırmak için kullanılacağı söylenmişti.
Ancak gelinen noktada, etçi damızlık hayvanlar tohumlanarak, küçük aile işletmelerine uygun fiyatla satılacak.
Küçük aile işletmelerinin TİGEM’den bu hayvanları alabilmesi için Ziraat Bankasından 2 yıl ödemesiz, 3 ile 5 yıl geri ödemeli sübvansiyonlu kredi verilecek. Artı küçük aile işletmelerine bakım ve besleme gideri olarak 270 bin lira devlet tarafından destek verilecek.
İlk bakışta özellikle yem desteğinden dolayı bu proje küçük aile işletmeleri için cazip gelebilir ancak geçmişte hayvan parası tamamen devlet tarafından karşılanan genç çiftçi projesi bile uygulanamamış ve devlet kaynakları çarçur edilmişti.
Dolayısıyla bu projenin hem kredi ayağı hem yem desteğinin takibi hem de süt geliri olmayan etçi ırk hayvanların küçük aile işletmeleri tarafından üretiminin nasıl yapılacağına dair ciddi soru işaretleri var.
Asıl önemlisi, kabinede ciddi bir değişimin beklendiği bir dönemde bu projenin sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açıklattırılması da ne kadar doğru oldu, bilemiyorum.
Çünkü kulislerde, kabine değişiminde Bakan Yumaklı’nın ismi değişecek bakanlar arasında ilk 3’te gösteriliyor. Pekala Bakan değişirse, mevcut Bakan tarafından kamuoyuna şeffaf bir şekilde açıklanmayan bir protokolün ürünü olan bu projeye yeni Bakan sahip çıkacak mı?
Çünkü kim ne derse desin, ESK ile TİGEM arasında geçtiğimiz Mayıs ayında imzalanan bu protokolün ülke hayvancılığı kaygısıyla imzalanmadığını herkes biliyor!
Bu protokolle, ESK’nın ithalattan kazandığı korkunç paranın bir kısmı yönetilmeye çalışılıyor!
Hepsi o kadar!
Onun için Bakan değişiminde bu projenin sahipsiz kalma ihtimali çok yüksek!
Normalde, sayın Cumhurbaşkanına bu proje açıklattırılacaksa, en azından kabine değişimi sonrası beklenebilirdi.
Maalesef burada da Yumaklı’nın görevde kalma arzusunun ağır bastığını görüyoruz.