Dünyanın en besleyici ve en ucuz protein kaynağının geleceği ve yetiştiricileri tehdit altındadır. Bir yumurta bir kişiyi doyuracak besin maddelerini içerir ve çocukların gelişiminde, yaşlıların daha kolay sindirip midesini yormayacak kadar hafif bir hayvansal gıdadır. Yumurtacı yaşarsa sağlıklı gıda üretimi de yaşar. 

Tarım ve hayvancılık bir ülkenin olmazsa olmazlarıdır ve ülkenin geleceğinin teminatıdır, bundan dolayıdır ki gelişmiş ülkelerin her biri tarım ve hayvancılığının sonuna kadar hem maddi teşvikler hem de yasal her türlü mevzuat konusunda yetiştiricinin yanındadır.

Süt ve et politikalarımızın geçmişten gelen yanlışlıklarını her yıl canlı hayvan ve et ithal ederek ödüyoruz.

Zamanında ve etkili teşvikler ve yardımlar yapılsaydı kendi kendimize yetecek eti fazlasıyla üretip hatta ihraç bile ediyor olacaktık. Teşviklerin miktarı kadar zamanlaması da çok önemlidir.

Yumurta üreticilerimiz tarihinin en zor günlerini yaşıyor. Yumurta fiyatları maliyete göre dip yapmış durumdadır. Bu fiyatların bu kadar düşük olması öncelikle Irak’a olan ihracatımızda ki azalma etkili olmuştur.

Tüketimimizin üzerindeki üretim fazlası ve artan yem maliyetleri üreticilerimizi ciddi anlamda zarar ettirmektedir. Üreticilerimize acil tedbir alınmazsa ileri ki yıllarda azalacak üretime bağlı olarak tüketiciler yumurtayı çok pahalı almak zorunda kalabilirler.

Üreticilerimiz can çekişiyor. Böyle devam ederse et üretimimizde olduğu gibi dışarıya bağlı ve her sene yumurta ihraç eden ülke olmaktan çıkıp ithal eden bir ülke durumuna düşeriz.

Devletin çok acil alması gereken tedbirler olmalıdır.

İhracat açılıp üreticimiz rahatlayana kadar; inancımız gereği yoksul ülkelere yapmış olduğumuz yardımların arasına devletimiz, yumurtayı da ekleyerek Filistin ve Somali gibi ülkelere yumurta bağışlayıp hem üreticimiz rahatlamış olur hem de oradaki insanlar bu protein dolusu gıdayı almış olurlar.

Uluslararası arenada ülkemizin prestijini artırırken üreticimizi de kollayıp tekrar yumurta ihracatı yapan ülke durumuna geliriz.