Ankara’nın derin kulislerinde bundan 3-4 ay önce Devlet Denetleme Kurulu’nun, Fahrettin Poyraz hakkında kabarık bir dosya halinde savcılığa suç duyurusunda bulunulacağı konuşuluyordu. Ancak ne olduysa önemli merkezlerde konuşulan bu suç duyurusu meselesi biranda kapandı. Anlaşılan yine birileri devreye girerek, Fahrettin Poyraz ile ilgili düğmeye basılmasının önüne geçilmiş oldu.

İşin garip tarafı Fahrettin Poyraz, tam da kendisiyle ilgili suç duyurusunda bulunulacağının konuşulduğu dönemde, bizimle ilgili Temmuz ayında Bilecik Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu. Bu suç duyurusu yetmemiş gibi Aralık ayının sonunda bu sefer Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından aynı suçlamalarla ikinci bir suç duyurusunda daha bulunmuş.

Geçtiğimiz hafta gidip ifadeyi verdim.

Elbette suç duyurusunda bulunabilir ancak bana bu suç duyuruları hiç normal gelmiyor.

Çünkü Fahrettin Poyraz, daha önce bizimle ilgili belki 100’e yakın suç duyurusunda bulunmuş hepsini kaybetmişti. Hatta ‘hakaret ve iftira’ suçu kapsamında yapılan suç duyurularını da içeren erişim engeli getirilen 130’a yakın haberimiz Anayasa Mahkemesi tarafından ihlal kararı verilerek erişim engeli kararı kaldırılmıştı. 

Dahası söz konusu suç duyurularının hak aramanın ötesinde, gazetecilik mesleğimizi engellemeye yönelik Anayasa’daki şikâyet hakkının kötüye kullanıldığı gerekçesiyle Fahrettin Poyraz aleyhine açtığımız manevi tazminat davasında Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi bizi haklı bulmuş, Fahrettin Poyraz’ı 10 bin lira tazminat ödemeye mahkûm bırakmıştı.

Ceza Muhakemesi Kanununu ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre, bir devlette bir kişi hakkında aynı fiilden dolayı iki defa yargılama yapılamaz. Yani açılan bir davadan dolayı hakkınızda beraat kararı verilmişse tekrar dönüp aynı suçlama ile hakkınızda yeni bir suç duyurusunda bulunulamaz.

Geçmişte Sayıştay’da başdenetçilik yapmış ve TBMM’de Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu üyeliği yapmış Poyraz, ne gariptir kanunlardaki bu hükmü bildiği halde, bizimle ilgili her seferinde kaybetmesine rağmen aynı fiilden dolayı benzer suç duyurularında bulunmaya devam ediyor.

Poyraz’ın bu davranışı bize şunu gösteriyor. Aslında bugün için üzeri örtülse de ortada Fahrettin Poyraz tarafından işlenmiş büyük bir suç var! Çiftçi kuruluşu Tarım Kredi Kooperatiflerinde kendi döneminde yapılmış büyük bir yolsuzluk var! Bugün için hukuken bunun hesabı sorulmasa da ‘bir gün devran döner’ kaygısı ile kendisinden bunların hepsinin hesabının sorulacağını çok iyi biliyor.

İşte onun için kendisini aklamak ve elinde bir belge bulundurmak için olsa gerek Anayasa’daki şikâyet hakkını kötüye kullanmayı da göze alarak bizimle ilgili sürekli suç duyurularında bulunarak savcılıklardan ve mahkemelerden ne yapıp edip aleyhte bir karar aldırmaya çalışıyor.

Devlet Denetleme Kurulu’nun Tarım Kredi Kooperatifi Genel Müdürlüğü dönemiyle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yapacağı konuşulan kapsamlı bir suç duyurusu engellenmiş olsa da, bizimle ilgili de bir karar aldırarak kendisini aklı sıra garantiye almak istiyor.

Ancak ne yaparsa yapsın, her yaptığı suç duyurusu ile iz bırakıyor, kendisini daha çok ele veriyor! 

Ama öyle bir köşeye sıkışmış durumda ki bu ince ayrıntıyı bile fark edemiyor.