***Çiftçilerimiz, yıllardır tarımla uğraşan, inadına tarım, inadına üretim diyen ülke sevdalılarıdır.

Bir zamanlar, “Ayşe Teyze Soruyor”, rahmetli Güngör Uras anlatırdı. Hepimiz rahmetli Hasan Pulur’ un dediği gibi “Kıssadan Hisseyi” almaya çalışırdık…

Çiftçi Mehmet Amcanın soruları ve anlatacakları çoktu. O da Ayşe Teyze gibi sorunlarla uğraşıyordu. Zor soruları vardı ve sordu…

>>>>Ülkemizde şu lafları çok duyuyoruz. Toprak ile su buluştu. Bereketli döneme girdik. Daha güzel günler için çok çalışıyoruz. Biz şöyleyiz, böyleyiz diye övünüyorlar. Durum böyle değil ama neden böyle açıklama yapıyorlar?

****Yapıcı eleştiriler ve öneriler dikkate alınmıyor. Bazı doğru yazılanlar ve söylenenler rahatsızlık veriyor. Hemen bunun gerçek dışı, çiftçimizi kandırmak amaçlı, çiftçimizin motivasyonu düşürmek mantığı ile izah edildiği söyleniyor. Ayrıca yalnız biz doğru söyleriz, güvenilir bilgiler bizdedir, bizden başkası bilmez, bizden başkasının söylediği yalandır deniyor. Bunlara bizde üzülüyoruz.

>>>>Buğday fiyatı tekrar artıyor ama gübredeki, mazottaki, enerjideki, yemdeki, zirai ilaçlardaki, dövizdeki artışları çok fazladır. Biz bu sene sorunları nasıl çözeceğiz?

****Biraz zor görünüyor. Tarımda zamanla yarışılır. Bugünün işi yarına bırakılamaz. Bu konularla ilgili düzenlemeler derhal çıkmalıdır. İlgili otorite yeni destekleme modeli dediği gün para sizlerin cebine girmelidir.

>>>>Hayat pahalılığı, enflasyonu görüyoruz. İşçi ücretleri artıyor. Bazı arkadaşlarım ekmesem daha kardayım demeye başladılar. Potansiyelimiz imkanımız varken neden ithal ediyoruz?

****Tarımın gayrisafi yurtiçi hasıla içindeki payının azalmasının, yurtiçi tarımsal istihdamda ve tarım alanlarında yaşanan düşüş olduğunu yazarsak doğru olmaz, yetkili otorite bütçe görüşmelerinde, düşüşün normal olduğu söylerse doğru kabul edilmesi istenir. Buğday, arpa, mısır, ayçiçeği, soya, yem sanayinde kullanılan birçok ürünü ithal ediyoruz. Bu ithalatta çok döviz öderiz.

Tarım ve gıdadaki dış ticaret verilerine baktığımızda dış ticaret fazlasının çok az olduğunu görürüz.

Hem çok fazla ayçiçeği ithal ederiz hem de ayçiçeği üreticilerinin sorunları ile ilgilenmeyiz. Fiyat konusunda yaşananları üreticilerimiz çok iyi biliyor.

Tarım ülkesi olan ülkemizin tarım ve gıda ihracatı çok daha fazla olmalıdır.

Olmuyorsa sorunlar var demektir.

>>>>Bizim köyde çok meyve üretilir. Birçok meyve üretimde dünya birinciyiz diye televizyonda duydum. Çok sevindim. Ama neden daha fazla yurtdışına satamıyoruz?

****Yurt dışına satabilmemiz için maliyetimizin rekabet edecek düzeyde, aynı standart ve kalitede ürünümüzün olması gerekir. Bu övünülen üretimin ne kadarını ithal edebiliyoruz? Yani çok üretmek değil, pazarın istediği kalite ve standartta üretmek önemlidir. Burada sıkıntı varsa, bu sorunlarda masaya yatırılıp çözülmelidir.

>>>>Her zaman tarımsal desteklerin çok artığı söylenir. Ama bize göre bu doğru gelmiyor?

****Arttığı doğrudur. Ancak olması gereken değildir. Tarım Kanununa göre tarımsal destekleme için bütçeden ayrılacak kaynak GSMH’nın en az %1’i olması gerekiyor. Bu oran hiçbir zaman %1 olmadı. Her tarımsal desteğin ülke ekonomisine getirdiği katma değer belli olmalıdır. Etki analizleri yapılıp, paylaşılmalıdır. Önemli konularda, örneğin gübrede zamanında ve daha fazla destek verilmelidir.

>>>>Tarımsal sulamada kullanılan elektrik paralarını ödeyemiyoruz. Bu sorun nasıl çözülür?

****Hollanda’ da faturaların tamamını devlet ödeyecek. Diğer ülkelerde onları takip edecek görünüyor.

Bizde 6 yıldır sadece 6 ilimizde tarımsal sulamada kullanılan elektrik desteği veriliyor. Bu desteğin acil olarak tüm ülkemizde verilmesi sağlanmalıdır.

>>>>Neden desteklemeleri geç alıyoruz? Şu anda ancak 2021 yılını alıyoruz. 2022 yılı bitiyor bunun düzenlemesi çıkmadı diyorlar..

***Desteklemelerde bürokrasi çok fazladır. Yaklaşık bir yıl sonra ödemeler yapılır. Bu süreç kısaltılmalıdır. Tek bir merkezden yönetilmelidir. Kağıt üstünde para olsa da hazinenin nakit akışı önemlidir. Ayrıca destekleme en az altı yıllık olmalıdır. Sizlerde ona göre karar vermelisiniz.

>>>>Köyde sorunlar var. Gençler gitti. Biz yaşlılar kaldık. Ne yapacağız, bilmiyoruz.. Ne diyorsun?

****Bu büyük bir sorun ve çözülmelidir. Çok geç kalındı… Tarımın önemini yeni yeni anlamaya başladık. Çiftçimizin mutlaka para kazanması gerekiyor. İyi para kazanamazsa köyde kalanlar bile tarımla uğraşmazlar. Köylerde, eğitim, sağlık, sosyal, kültürel ve okul sorunları mutlaka çözülmelidir.

****Çiftçimiz üzgün ve çaresizdir. Bu gerçekleri ve sorunları inandıkları kişilerle paylaşıyorlar. Çakma proje yapanlardan, boş vaatlerden, reklamlardan, slogan cümlelerden sıkılmışlar. Bu tarımın gerçek yüzüydü… Ülkemin gerçeğiydi.

***Kırsalda, köyde sorun değil yangın var. Bunu kabul etmeyen yok.. Yapılanlar yetersiz ve ilerleme hızımız çok düşük....

****Hemen anlatırlar, şu kadar kırsal kalkınma projeleri yaptık, böyle başarılı çalışmalar…

Proje ve parası bitti mi kim izliyor, kim değerlendiriyor? Sürdürülebilirlik nerede? Bu pilot iller nasıl seçiliyor? Bakanların memleketleri olabilir mi? Bu doğru bir seçim mi?

Artık 20-30 yıllık projelere son vermek gerekir. Aynı projelerin başlangıç ve bitiş tarihlerini değiştirip tek yıllık proje olarak AB’ni değil, ülkemiz çiftçisini, kendimizi kandırıyoruz. Etüdünü fizibilitesini artık kimse bulamaz. Yani güncelleme şansı bile yok…

Yatırım projeleri sunulmadan bağımsız birimlerce izlense ve değerlendirilse çoğu iptal edilir.. O ödenekler tarımımız için önemli olan diğer projelere kaynak olur.

****Gıdada denetim sorunları var. Denetici sayısı az denebilir. Bu kadar denetçi ve bu kadar denetim yapılabilmektedir deniyor. Sorun çözülemiyorsa sorun var demektir. Merdivenaltı gıda üretim, satış ve toplu tüketim yerleri sorunu çözümlenmelidir. Örneğin Ulus’ ta peynirin veya sucuğun kilosu kaç liradan kaç liraya kadardır? Kalıcı çözüm ne olmalıdır? Kim yanlış yapıyorsa hak, hukuk ve adalet aynı uygulanmalıdır. Söz konusu halkın sağlığıdır. Halkımızın dengeli, sağlıklı ve kaliteli beslenmesi çok önemlidir. Eğer halkın gelir ve eğitim düzeyi artmıyor ise bu sorun zor çözülür. Gerçek denetçi, bilinçli, eğitimli ve gelir düzeyi yüksek tüketicidir.

****Ülkemizin tarım ve gıda ihracatı çok daha fazla olması gerekir. Bu konuda daha fazla çalışılmalıdır.

***Tarım arazileri için şu kadar tarım arazisini üretime kazandırdık derken tarım arazilerini imara açtığımızın farkındamıyız?

****Yurt dışında hangi ülkeler nasıl arazi kiralıyorlar?

Devleti arkasında hisseden yatırımcılar tarım arazileri alır, kiralar..

Yurtdışında hangi bölgeleri kiralıyorlar?

Buradaki amaç para kazanmak, ülke ekonomisine katma değer sağlamaktır.

Yeni Gıda Jeopolitik Eksen deyince Sahra Altı Afrika ve Güney-Doğu Asya dikkate alınmalıdır.

Rönesans ve İnga Barajlarında elde edilecek elektrik nerelerde kullanılacak?  Nereler sulanacak? Buraları kiralıyor veya alıyorlar..

Su toplantıları neden kapalı yapılır? Neden herkes içeri alınmaz?

İklim değişikliği, gıda güvenliğini tehdit ettiğini öğrendik mi?. Su, enerji, gıda güvenliği ilişkisi yeterince anlaşıldımı? Politikacılar bu konulara ne kadar duyarlı?

Tarım politikalarında sosyal boyut daha fazla dikkate alınmalıdır. Ancak böyle yoksulların gıdaya ulaşımı kolaylaşır.

Dünyada suyun sektörel kullanımında rekabet artıyor. Yoksul kesimlerin su ve gıdaya ulaşımı zorlaşıyor.

Tarım artık çok daha stratejik bir sektördür. Bunu tüm dünya kabul ediyor. Ama her ülkenin yoğurt yiyiş tarzı çok değişik.  

Yeni Bir Gıda Jeopolitiği gerekiyor. Neden mi?

Küresel Gıda fiyatları artıyor. Daha da artacağı söyleniyor.

İklim değişimi doğrudan verim düşmesine etkili oluyor.

Dünya tahıl stokları azalıyor.

Gıda krizi, enerji, su kaynakları, taşımacılık, sağlık gibi birçok sektörü etkiliyor.

Korkunç bir ekonomik rekabet yaşanıyor. Siyasi mücadele var.

Diğer devletler nerelerden tarım arazisi satın aldılar veya kiralıyorlar?

Az gelişmiş ülkelerden.. Bunun neticesinde halklar topraksız ve işsiz kaldılar.. Kalıyorlar…

Dünyanın önde gelen çok uluslu şirketleri Afrika, Latin Amerika ve Güneydoğu Asya ülkelerinde milyonlarca hektarlık tarım arazisi kiralayarak gıda ürünlerine yatırım yapıyor.

****Toprak değil aynı zamanda suyun kiralanması söz konusudur. Bir yandan topraklarını diğer taraftan sularını alıyorlar.

***Biz ülkemizdeki sorunları çözelim. Kaldıysa diğer ülkelerin şartlarında kiralayalım, satın alalım..

****Buğday unu ile önemli bir konu gündeme geliyor. Buğday ihraç eden ülkeler şunu sorguluyorlar. Bizim fındıkta yaşadığımız gibi, buğdayı biz üretiyoruz, bizden buğday alan ülkeler un, makarna ve irmik yapıp bizden daha çok para kazanıyorlar. O ülkelerde un, makarna ve irmik yaparak satmaya başlarlarsa ne yaparız? Bu konu dikkatlice analiz edilmelidir. Politika belirlenmelidir.

*****Sonuç;

***Aracın, yakıt tüketimi artmış, araç motorundan sesler geliyor, fren tutmuyor, akünün şarjı bitmiş, motor yağı azalmış, lastikler aşınmış, marş motoru arızası var ve direksiyon titriyor.

Ne yapıyoruz?

İyi, pahalı benzinle arabayı yürütmeyi ve sorunları çözmeye çalışıyoruz.

>>>>Mehmet Amcanın gözleri doldu. Şimdi oldu, dedi….…

****Bir türlü bardağı iki tarafından göremiyoruz.

Sistem sorunludur.

Sistem çalışmıyor.

Sistem çözüme izin vermiyor.

Her gelen bakan bir yapılandırma, bir reorganizasyon yapıyor. Başarı neden gelmiyor?

Bunun nedeni;

Ülkemizde kamuda, üniversitelerde, STK’da ve tarımda bilim ışığında yapısal reformlar yapılamamasıdır.

Çiftçimizin soruları çok, cevaplamaya devam edeceğim.