****Tarım bir denge oyunudur. Tahıl piyasası, maliyetler, iklim koşulları ve savaşlar bir tarafta diğer tarafta sadece çittçiler var. Çiftçimiz arkasına baktığında kimi görüyor?

****İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma söylentileri yeniden gündemde. Peki, bu boğaz neden önemli, kim kontrol ediyor ve İran’ın olası hamleleri dünyayı nasıl etkiler?

****Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi’ni açık denizlere bağlar. En dar yerinde 21 mil genişliğindedir. Dünya petrolünün üçte biri ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatının %30’u buradan geçer. Günde 17 milyon varil petrol taşınır; bu, OPEC ihracatının yarısı ve küresel tüketimin %20’sidir. Herhangi bir aksaklık, petrol fiyatlarını anında yükseltir.

****Kontrol Kimde?

Kuzey: İran

Güney: BAE ve Umman

Nakliye yolları: Uluslararası sularda, her yönde 2-3 mil genişliğinde.

İran, Ebu Musa, Büyük Tunb ve Küçük Tunb adalarını kontrol eder. Bu adalar, füze fırlatıcıları ve Devrim Muhafızları’nın hızlı saldırı botlarıyla militarizedir. BAE’nin adalar üzerindeki iddiaları gerilimi artırır.

****Gemiler Nasıl Geçiyor?

Boğazda Trafik Ayırım Düzeni (TSS) uygulanır:

Gelen ve giden gemiler için 2’şer mil şerit,

Ortada 2 mil tampon bölge.

Dar sınırlar, aksaklık riskini yükseltir.

****İran’ın Tehditleri

İran, petrol ihracatı engellenirse boğazı kapatabileceğini söylüyor. Tam kapanma zor olsa da trafiği aksatabilir:

Deniz mayınları,

Hızlı teknelerle saldırılar,

Gemi savar füzeler,

İHA’larla taciz.

Husilerin Kızıldeniz’deki etkisine bakılırsa, İran’ın Hürmüz’deki hamleleri daha yıkıcı olabilir.

****Geçmiş Olaylar

1980’ler: Tanker Savaşı (İran-Irak Savaşı).

2019: Fujairah yakınında tanker saldırıları.

2023: IRGC tacizleri ve İHA uçuşları.

Bu olaylar, petrol fiyatlarını yükseltti.

****Alternatifler Yetersiz

BAE, Suudi Arabistan ve Irak’ın boru hatları, Körfez ihracatının sadece %10’unu karşılar. Hürmüz’ün kapanması ciddi bir kriz yaratır.

****Küresel Etkiler

Boğaz kapanırsa:

Petrol ve LNG fiyatları fırlar,

Tanker sigorta primleri artar,

Asya rafinerileri kargo arayışına girer.

Petrolün %75’i Asya’ya gider. Çin alternatiflere sahipken, Japonya ve Güney Kore Hürmüz’e bağımlıdır. Rezervler (Japonya: 145 gün, Güney Kore: 90+ gün, Hindistan: 25-30 gün) kısa vadeli çözüm sunar. Boğazdan petrol dışında LNG, jet yakıtı, petrokimyasallar ve konteyner kargoları da geçer.

****İran’ın Stratejisi

İran’ın asimetrik deniz doktrini:

Hızlı saldırı botları,

Mini denizaltılar,

Gemi savar füzeler,

İHA’lar,

Kıyı topçuları.

Boğazı kapatmak, İran’ın petrol ihracatını durdurur ve ABD/Körfez müdahalesini tetikler. Bu, “son çare” hamlesidir.

****ABD ve Müttefikler

ABD 5. Filosu Bahreyn’i üs olarak kullanır. İngiltere, Fransa ve bölgesel güçler devriye gezer. Mayın temizleme ve hava devriyeleriyle hızlı müdahale mümkün, ancak mayın temizliği haftalar sürebilir.

****Sigorta ve Lojistik

2019’da tanker saldırıları, sigorta primlerini 10 kat artırdı. Bazı gemiler rotasını değiştirdi, küçük operatörler durdu. Gerçek abluka benzer etki yaratır.

****Hürmüz Boğazı, küresel ekonominin yani küresel petrol ve ticaret için vazgeçilmez, ancak jeopolitik tehditlere karşı savunmasızdır. Kırılgan bir arterdir. İran, boğazı tamamen kapatmasa bile aksatabilir. Ancak bu, rejimin çöküşe yakın olduğu bir senaryoda son çare olur. Şimdilik tehdit ve baskı ön planda. Yine de boğazdaki her hareket, dünya piyasalarını sarsabilir.

****Dünyada tahıl piyasası acaba nasıl?

**Fiyatları etkileyen temel faktörler!

Tahıl piyasaları, hava koşulları, savaşlar, hasat durumu, dış talep ve diğer tarım ürünlerindeki hareketlerden dolayı inişli çıkışlı bir dönem yaşıyor. Peki, buğday ve tahıl fiyatlarını neler belirliyor?

*Savaş ve bölgesel gerginlikler

Orta Doğu’daki İsrail-İran çatışması, petrol fiyatlarını yükselterek buğday piyasasını etkiliyor. Bu gerginlik, borsada buğday fiyatlarının bir anda artmasına neden oldu. Geçen hafta, ABD’nin bölgeye müdahale ihtimali piyasaları dalgalandırdı. Çiftçi için bu ne anlama gelir? Savaş söylentileri, mazot ve gübre gibi maliyetleri artırabilir, bu da tarladaki masrafları yükseltir. Ancak buğday fiyatlarındaki sıçrama, kısa vadede satış için fırsat yaratabilir.

*İklim koşulları ve tarım

İklim koşulları, çiftçinin en büyük dostu ya da düşmanıdır. Rusya’nın buğday bölgesi Krasnodar’da kuraklık alarmı var. Fransa sıcak hava dalgasıyla boğuşuyor, ABD’de ise aşırı yağışlar mahsulleri zorluyor. ABD’de buğday kalitesi %52 iyi ve mükemmel seviyesine düştü, Fransa’da ise %68’e geriledi. Avustralya’da batı bölgeleri yağış alırken, doğusu kuraklıkla mücadele ediyor. Türkiye’de de benzer durumlar yaşanıyor. Yağışlar yetersiz ise verim düşer, fazla yağış ise hasadı zorlaştırır. Meteoroloji tahminlerine güvenelim ama tarlamızdaki durumu her zaman gözlemleyelim. Sulama planımızı buna göre yapalım.

*Avrupa ve Karadeniz’de hasat durumu

Ukrayna’da tahıl hasadı başladı, ama kötü hava üretimi %10 düşürebilir. Avrupa’da ise İspanya ve Romanya’da rekor buğday hasadı bekleniyor, Fransa’da ekim alanları %9 arttı. Bu, küresel piyasada buğday bolluğu yaratabilir ve fiyatları aşağı çekebilir. Çiftçi için bu, hasat zamanlamasını ve satış stratejisini iyi planlamayı gerektirir. Eğer dünya piyasasında arz artarsa, eldeki ürünü erkenden satmak mantıklı olabilir.

*İhracat talebi ve fiyat rekabeti

Cezayir, Ürdün ve Mısır gibi ülkelerden gelen buğday talebi, Avrupa’da fiyatları son haftaların zirvesine taşıdı. Ama Rus buğdayı, Fransız buğdayından daha ucuz olduğu için ihracatta avantajlı. Türkiye’de de benzer bir durum var. Kaliteli buğday üreten çiftçiler, dış talepten faydalanabilir. Ancak nakliye ve gübre maliyetlerini hesaplayarak fiyat belirlemek önemli. Tüccarlarla pazarlık yaparken, dünya fiyatlarını takip etmede büyük yarar var.

*Yağlı tohumlar ve alternatif ürünler

Kolza tohumu, biyoyakıt talebi ve yüksek petrol fiyatlarıyla ton başına 880 Avustralya Doları’nı geçti. Soya fasulyesi ise ABD’deki yağışlar sayesinde ucuzladı. Bu durum, buğday yerine alternatif ürün ekmeyi düşünen çiftçiler için önemli. Örneğin, kolza tohumu daha kârlı görünebilir, ama pazar talebi ve tarlanızın uygunluğu kritik. Çin’in soya ithalatı artarken, buğday talebi sabit kalırsa, ekim planınızı buna göre ayarlayabilirsiniz.

****Tahıl piyasası, savaşlar, iklim koşulları, hasat durumu, dış talep ve alternatif ürünlerin etkisiyle sürekli değişiyor. Ülkemiz çiftçisi, bu dinamikleri takip ederek tarlasındaki ürünü en iyi şekilde değerlendirebilir. İklim koşulları ve piyasaya karşı hazırlıklı olunmalıdır. Çünkü tarım her zaman bir denge oyunudur.

****Gübrede durum nasıl?

**AB’nin Rusya ve Belarus gübrelerine getirdiği yeni tarifeler ile Orta Doğu’daki İsrail-İran çatışmasının yol açtığı gübre krizi tarımımızı zorluyor. Gübre piyasasındaki son durumu nedir? Neler yapabiliriz?

*AB’nin Yeni Tarifeleri

1 Temmuz 2025’ten itibaren AB, Rusya ve Belarus’tan gelen gübrelere ek vergi uygulayacak:

Azotlu gübreler (üre, amonyum nitrat): Ton başına 40 Euro.

Fosfatlı gübreler (DAP, MAP): Ton başına 45 Euro.

Vergiler, mevcut %6,5’lik tarifelere ekleniyor ve 2026-2028’de ton başına 315-430 Euro’ya çıkacak. Bu, küresel gübre fiyatlarını artırabilir.

*Ülkemizde ithal gübre fiyatları yükselebilir.

**Orta Doğu Krizi ve Gübre Kesintisi

İsrail-İran çatışması, İran (ayda 500 bin ton) ve Mısır’daki (ayda 400-500 bin ton) üre ve amonyak üretimini durdurdu. Bu, küresel piyasadan aylık 1 milyon ton gübre kaybı demek. Üre fiyatları hızla artıyor.

****Gübre bulmak zorlaşabilir, maliyetler artabilir. Mısır, buğday gibi ürünler etkilenebilir.

****Gübre Piyasası

**Üre: Fiyatlar Yükseliyor

Hindistan’ın 1,5 milyon tonluk üre ihalesinde fiyatlar 399 dolar/ton. Çatışmalar fiyatları daha da artırabilir.

Brezilya: 400 dolar/ton, alımlar yavaş.

Çin: 360-370 dolar/ton ile ihracatta.

İran: 345 dolar/ton’a düştü, satmakta zorlanıyor.

**Fosfat: Çin Kısıtlaması

İhracat kesintisi, fosfatı pahalılaştırdı:

Brezilya: MAP 730 dolar/ton.

Hindistan: DAP 780-800 dolar/ton.

**Potasyum ve Amonyak

*Potasyum: 335-370 dolar/ton, talep düşük.

*Amonyak: Fiyatlar sabit, ama Orta Doğu kesintileri risk.

****Katar’ın Yeni Üre Tesisi!

Katar, 2030’a kadar 12,4 milyon ton kapasiteli üre tesisi kuracak. Uzun vadede fiyatlar düşebilir.

****AB tarifeleri ve Orta Doğu krizi gübre fiyatlarını artırıyor. Doğru planlama, toprak analizi ve erken siparişle bu dönemi atlatmak gerekiyor.

Çiftçimiz bu sorunlarla nasıl erken sipariş verebilir? Bu sorunlarla mücadele edebilir?

Bir kez daha yazayım. Tarımsal desteklemeleri öne çekmek çok önemlidir. 2025 yılında çiftçiniz alacağı tarımsal desteklemenin %70-75’i avans veya ön ödeme şeklinde hemen verilmelidir. 2026 yılında da mahsuplaşma yapılır. Bu zor yıllar ancak böyle atlatılır.

****Maden ve madenci kadar, toprağı, tarımı, buğdayı, zeytini ve çiftçiyi sevmek gerekir. Madenle karın doymaz. Aç kalacağız AÇ…