****Bu yılda tarımda aynı sorunlar devam edecek. Gerekenler yapılmıyor. Günlük politikalarla tarımda, hiçbir ülke sorununu çözemedi.

****Son Bakanın, icraatlarına beraber bakalım. Baştan sona doğru gidelim.

*Kırsalda Bereket, Hayvancılığa Destek Projemizin başvuruları başladı!

*Sonuçlar ne zaman alınacak? İthalat duracak mı? Kuşbaşı etin kilosu 583 TL!!!

**Üretime değer veriyor, çiftçimizi destekliyoruz.

**Tarımın ve çiftçimizin durumu ortadadır. Bugüne kadar yani 22 yıldır ne yapılıyor?

***Hayvancılıkla ilgili meslek gruplarından mezun olan gençlerimize pozitif ayrımcılık!

***Ziraat Mühendisinin veya veteriner hekimin hayvan almaya veya Ziraat Bankasının koşullarını yerine getirecek durumu var mı?

****Üreticimizin emeğine ve alın terine göz dikenlere karşı ülke genelinde eş zamanlı gübre denetimine başlıyoruz.

**** Gübre denetimi zaten göreviniz. Dışa bağımlıyız. Gübre fiyatları ne olacak?

*****Tüm sektör paydaşlarımızın görüş ve önerileriyle 4. Tarım Orman Şûrası Hazırlık Çalıştayı tamamlandı.

*****4. Tarım Şurası Sonuçları ne kadar dikkate alınacak? Uygulamada ne fark göreceğiz? Geçmişte Şura sonuçları tozlu raflarda neden kaldı?

******Her hafta tarımsal destekleme ödemesini çiftçilerimizin hesaplarına aktarıyoruz.

****** Her hafta açıklanan tarımsal desteklemeler hangi yıla ait, enflasyon farkı, paramızın değerinin düşmesi ne zaman dikkate alınacak? Tarım Kanunun da belirtilen destekleme oranına ne zaman dikkat edilecek?

*******Tarımda; yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejimizle yeni rekorlara imza atıyoruz.

*******Bu kadar yeni rekorlara imza atıyorsunuz ama sorunlar neden devam ediyor?

*******Hayata geçirdiğimiz “Kooperatiflerin Derecelendirilmesi istemi” ile 2024 yılında; 11 bin tarımsal örgüt arasından 249 başvuru değerlendirildi. 51 Islah Amaçlı Birlik, 20 Üretici Birliği ve 34 Kooperatif olmak üzere toplam 105 örgüt Birinci Derece Tarımsal Örgüt ilan edildi.

********Hayata geçirdiğiniz “Kooperatiflerin Derecelendirilmesi Sistemi” ile kooperatiflerimizin 22 yılda nereye geldiği gösterildi. Burada ne kadar kötü durumda olduğumuz ortaya bir kez daha çıktı. İşte ülkemizin gerçeği! Başarı ne kadar düşük! 11 bin tarımsal örgüt var. 249 başvuru (%2,26) olmuş. 105 örgüt (% 0,95) Birinci Derece Tarımsal Örgüt ilan edildi. Bu nasıl başarı?

********Tarımsal Üretim Planlaması” ve “Yeni Destekleme Modeli anlatılıyor! Üreticilerimizin yanında olmaya devam ediyoruz...

********** Üreticimize soralım; Üretim planlamasından ve yeni destekleme modelinden ne kazandın? Sorunları çözüldü mü? Mutlumusun? Tarımda; yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejimizle yeni rekorlara, çiftçilerle beraber tarlalarda ve köylerde imza atabiliyor musunuz?

*********Pestisit konusunda kararlı adımlarla ilerliyoruz. Yurt içinde aralıksız yaptığımız denetimlerin yanı sıra ihracattan dönen ürünlerimiz için de denetim yapıyor, halk sağlığımızı önemsiyoruz.

***********Pestisit konusu hemen çözülür mü? Yapısal reformlar yapılmalıdır? Zihniyet değişmelidir? Halkın gelir ve eğitim düzeyi yükselmelidir. 22 yılda nereye geldik?

****İşte 2025 yılının ilk aylarını özetledik. Tarıma bütüncül bakılmadığı, yapısal reformların yapılmadığı, sorunlu olan sistemde devam ısrarı nedeniyle başarının gelmesi çok zor.

Acaba tarımı gelişmiş ülkelerde tarım bakanları ne konuşuyorlar, neler yapıyorlar? Bunu da önümüzdeki günlerde paylaşacağım. Şunu söyleyebilirim. Tarımı gelişmiş ülkelerde bahsettiğimiz bu sorunlar çözümlenmiş, sistem çalışıyor, devletin bir tarım politikası var. Her hükümetle, bakanla, genel müdürle hatta daire başkanı ile bu politikalar çok değişmiyor.

Cumhurbaşkanlığında bir birim, Cumhurbaşkanına verilen bilgilerin takipçisi olmak zorundadır. Neler hedeflendi? Ekonomimize katma değer kazandırıldı mı? Bilgilerde verilen hedeflere ulaşılıyor mu? Bilgi notlarının izlenmesi ve değerlendirilmesi gerekir.

*****Küresel belirsizlik ortamında, gıda güvenliği tehlikeli durumda!

*Gıda dayanıklılığını artırmak için uygulayabilecek politikalar neler olmalıdır?  Bu konu çok iyi araştırılmalıdır. Bu konu ile düzenlemeler hazırlanmalıdır.

*Ulusal bir kriz yaşanması durumunda gıda tedarikinin dirençli olmasını sağlamak amacıyla neler yapılacaktır? Gıda güvenliği ve dayanıklılık konusunda düzenlemeler yeterlimi? Bu konularda risk planlarımız hazır mı?

*Dünyada, devam eden küresel belirsizlik var. Bunun gıda üzerindeki potansiyel gelecekteki etkileri neler olacak?

*Ulusal risk ve kriz planlamamız hazır mı? Bu konuda paydaş konu uzmanları ile hazırlıklar yapıyor mu? Bu uzman paydaşların uyarıları dikkate alınması gerekir. Artan şoklar ve baskılar karşısında ülkemizin gıda güvenliğinin tehlikeli bir durumdadır. Bu uyarımı belki ilgili otoritenin dikkate alması gereklidir.

*Tartışılması gereken önemli bir konuda hükümetin daha dayanıklı bir gıda sistemi sağlamaya yardımcı olacak yeni bir gıda güvenliği ve dayanıklılık düzenlemesi çıkarmasıdır. Ülkemizin gıda politikası için bu çok önemlidir.

*Gıda, kritik ulusal altyapı olarak yeniden değerlendirilmelidir.  Tarım ve Orman Bakanlığının gıda güvenliğini ulusal altyapı planlamasının temel bir bileşeni olarak ele almasını gerektirecektir.

*Gıda dayanıklılığı konusunda kanıta dayalı, tutarlı tavsiyelerde bulunacak bir danışma organı olarak ulusal bir gıda güvenliği konseyi gibi bir yapının kurulması gereklidir.

*Çiftçilerin son yıllarda Covid salgınından, Ukrayna'daki devam eden savaşa kadar pek çok krizle karşı karşıya kaldığı unutulmamalıdır.

*Yüksek üretim maliyetleri ile yurt dışındaki kötü hasatların birleşimi, süpermarketlerdeki taze ürünlerin çok pahalı olmasını neden oldu.

*Gelecekte bir kriz yaşanması halinde ülkemiz gıda güvenliğinin ülkenin dayanıklılığı açısından, kesinlikle hayati öneme sahiptir.

*Hükümetlerin ve bakanların hafızaları çabuk unutabilir ancak kendimizi besleme yeteneğimiz her zaman önceliğimiz olmalıdır.

*Tarımsal üretim yapan işletmeler darbe alıyor. Zor durumdalar. Çatışmalar enerji ve gübre gibi girdilerin maliyetini yüksek tutmaya devam ederken, iklim değişikliği hasatları altüst ediyor.

Tarımsal politikalar ve tarımsal desteklemeler bütçesinin yeterli olmayışı, ekonomide acı reçetenin adaletsiz uygulanması, küçük tarımsal işletmeleri çok zor durumda bırakıyor. Çiftçimizin gelir düzeyi düşüyor. Bunların hepsi yerel gıda üretimini doğrudan etkiliyor.

*Hükümetin, her düzeyde dayanıklılığa öncelik vermesi gerekir.

*Resmi risk ve dayanıklılık çerçevesi olmalıdır. Böylece her şeyin yolunda olduğunu en azından biliriz. Ancak üst düzey ve ön saflardaki insanların gerçekleri farklı yorumluyorlar. Bunlar arasında bir uçurum var.

*Gıda güvenliği konusunda çok fazla rehavet var. İleriye dönük planlamalarda sivil gıda dayanıklılığına neredeyse hiç yer verilmiyor.

*Ülkemizin gıda güvenliğinin ulusal dayanıklılığın temel taşıdır. Gelecekteki krizler karşısında hiç kimsenin savunmasız kalmamasını sağlamak için koordineli, toplumun tamamını kapsayan bir yaklaşıma acil ihtiyacı vardır.

*Hükümetler, gıda güvenliğinin ulusal güvenlik açısından kritik öneme sahip olduğunu tekrar tekrar söylemelidir. Benim ve konu uzmanı paydaşlarının uyarısını son derece ciddiye alınmalıdır. Bu tavsiyelere uygun düzenlemeler çıkarmalı en önemlisi buna öncelikle hükümetin uyması gereklidir.

****Ekonomide bazı gelişmeler var.

**Gıda fiyatları yükselmeye devam ediyor. Dünyada ise düşüyor. FAO Gıda Fiyat endeksini açıkladı.

*Ülkemizde ise Ocak ayında %3,82 arttı. Yıllık bazda ise % 41,52 oldu.

**Merkez Bankası 23.Ocak.2025 tarihinde, faizi 250 az puan indirdi. Politika faizi %47,5’ten, % 45 çekildi.  

*Merkez Bankası, 2025 yılsonu enflasyon tahminini yüzde 21'den yüzde 24'e yükseltti. OVP’da tahmin %17,5 ve TCMB 2024 Kasım ayında tahmin %21 olmuştu.

**Faiz düşerken yine enflasyon yükseliyor. Bu durum bizi nereden nereye getirmişti… O günlere dönmemek gerekir.. Alım gücümüz de daha da düşecek.

*Acaba Merkez Bankası siyasi bir baskıdan dolayı faiz oranını biraz erken mi düşürdü?

**Cumhuriyet altını 22.300 lirayı gördü. Böylece, “Cumhuriyet Tarihimizde” ilk kez, cumhuriyet altını asgari ücreti geçti. 2003 yılında asgari ücret ile 2.5 cumhuriyet altını alabiliyordu. Bugün 1 tane bile alınamıyor.

****Önümüzde günlerde, ekonomide yaşanan bu durumların tarıma, çiftçimize etkisi nasıl olacak? İzlemeye ve değerlendirmeye devam edeceğim.