****Bir tarımcı olarak, toprağın nabzını tutar, rüzgarın fısıltılarını dinlerim. Eylül 2025’te, tarım dünyasının en çalkantılı aylarından biri olarak tarihe kazındı.

***Küresel sahnede fırtınalar koptu;

**Kuraklık Suriye’yi kıtlığa sürükledi,

**Fransa’da traktörler yolları kapattı,

**Avustralya rekor üretimle parladı,

**Çin, ABD’ye soya ambargosuyla meydan okudu.

On ülkenin tarım gündemi, felaketten zafere uzanan bir destan yazdı. Ancak Türkiye’de, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Bakanlık, bu fırtınada ne yapıyor?

Kağıt üstünde “rekor üretim” nutukları atılırken, tarlalar boş kalıyor, ithalat sofralarımızı zehirliyor. TÜİK verileri yalan söylemiyor: Hayvan varlığı yerinde sayıyor, ithalat faturası 1,5 milyar dolara fırladı, tarım arazilerinin yüzde 20’si ekilmiyor. Bu makale, küresel tarım sahnesinin Eylül 2025 derslerini özetliyor ve Yumaklı’ya sesleniyor: Çiftçinin alın teri boşa gitmesin, tarlamız kurumasın, soframız ithal zehir olmasın!

****Küresel Tarım Fırtınası: Eylül 2025’in Panoraması

Eylül 2025, tarım dünyasında hem kriz hem umut ayı oldu. İngiltere, iklim değişikliğinin gölgesinde çırpınıyor: Guardian, çiftçilerin yüzde 80’inin geçim korkusu yaşadığını, sıcaklık artışı ve sellerin geliri 1 milyar sterlin düşürdüğünü raporladı. Defra, 5 bin 830 çevre anlaşmasını iptal ederek çiftçileri “terk edildik” çığlığına itti.

Brexit sonrası işçi kıtlığı, Arla kooperatifine göre 200 süt çiftçisini sektörü bırakmaya zorladı. FarmingUK, 2050’ye kadar yüzde 25 arazi kaybı öngördü; gıda krizi kapıda. Ancak Londra’da sera çiftlikleri umut verdi: 80 milyon salatalık üretimiyle ithalat azaldı. X’te #ClimateCrisis etiketiyle yankılanan bu haberler, bize net bir mesaj veriyor: Kuraklık ve sel kapımızda. Türkiye, bu felakete hazırlıksız yakalanmamalı.

****Türkiye’nin “Bereket” Masalı ve Gerçekler

Türkiye’de Eylül, kağıt üstünde bereketli geçti. Anadolu Ajansı, tarım çıktısının 74 milyar dolara ulaşarak dünya yedinciliğini getirdiğini müjdeledi; bal ve su ürünleri lider. (Balda lider ya ithalatta?) Bakanlık, dijital pazar platformuyla çiftçi-tüketiciyi buluşturdu, fiyat dalgalanmalarını frenledi. FAO ile “Yemeğini Kurtar” kampanyası, 18,8 milyon ton gıda israfını hedefledi.

Antalya’daki Afrika Tarım Forumu yeni pazarlar açtı, Diyarbakır’da dev yem fabrikası temeli istihdam umudu oldu. X’te #YerliÜretim coşkusu yükseldi. Ama gerçekler acı: TÜİK’e göre, 2024’te 1,5 milyar dolarlık tarım ithalatı yapıldı; buğday Rusya’dan, soya Brezilya’dan geldi. Hayvan varlığı 17 milyon 189 bin büyükbaşla 2020 seviyesini bile yakalayamadı. Edirne’de çeltik rekoltesi 988 bin ton diye övünülse de, meyve üretimi kuraklık ve donla yüzde 24 düştü. Yumaklı’nın “üretim planlaması meyve veriyor” sözleri, boş tarlalarla yalanlanıyor.

****Rusya’dan Avustralya’ya: Rekorların Dersi

Rusya, Eylül’de hasat şöleni yaşadı. TASS, 100 milyon ton tahıl rekorunu duyurdu; yüzde 7 artışla 135 milyon ton hedefleniyor. Çin’e gıda ihracatı yüzde 10 sıçradı, yağ ve balık rekor kırdı. Yem üretimi yüzde 7 artarken, buğday vergisi 495 ruble/tona çıktı. Uzak Doğu’da yağlı tohumlar yüzde 25 büyüyecek. #RussianHarvest paylaşımları coşkulu. Avustralya ise 101 milyar dolar tarım değeriyle parladı.

DAFF, balıkçılık ve ormancılığı övdü; kharif hasadı yağmurla yüzde 33 verim artışı getirdi. CSIRO, ilkbahar yağmurlarının iklim değişikliğine rağmen umut verdiğini belirtti; 12 milyon dolar kuraklık yardımı ayrıldı. #AusAg’da teknoloji konuşuluyor. Bu rekorlar bize şunu öğretiyor: İhracat ve teknolojiyle zincirler kırılır. Türkiye, neden hala ithalata gömülü?

****Çin ve ABD: Öz Yeterlilik ve Destek Savaşı

Çin, 700 milyon ton tahıl rekoruyla öz yeterliliği garantiledi; kişi başı 500 kg gıda, mekanizasyon yüzde 75, et üretimi yüzde 19 arttı. Brezilya’yla soya işbirliği, ABD ambargosuna rest oldu. #ChinaAg kutlamaları sürüyor. ABD’de ise USDA, 1 milyar dolar sel ve yangın desteği verdi; Trump, tarımı ulusal güvenlik ilan etti. Farm to School hibeleri 18 milyon dolar yerel gıdaya aktı, WASDE tahıl rekoru müjdeledi. #FarmAid yankıları. Çin’in öz yeterliliği, ABD’nin destekleri bize ders: Yerel üretimle ayakta kalınır. Ama Türkiye’de Yumaklı, ithalatla övünüyor.

****Hindistan ve Fransa: Hedef ve İsyan

Hindistan, 362 milyon ton tahıl hedefiyle uçuyor; organik pazar 10 milyar dolara koşuyor. Modi’nin World Food India 2025’i küresel hub hedefledi, Bhutan’la anlaşma sınır ötesi ticareti başlattı. #FoodgrainTarget coşkusu. Fransa’da ise Mercosur anlaşmasına karşı traktörler yolları kapattı; FNSEA eylem çağrısı yaptı. Organik tarım 2040’ta yüzde 30 pazar payı hedefliyor, ama pestisit yasası isyan ettirdi. Zihinsel sağlık krizi, çiftçi intiharlarını artırdı. #FarmersProtest çığlığı. Hedef ve isyan, bize şunu söylüyor: Çiftçi sesini duyurmalı, organik üretime geçmeli.

****Irak ve Suriye: Destek ve Felaket

Irak, 500 milyar dinar çiftçi desteğiyle ayakta; Al Jazeera, kuraklığın 2000 yıllık mezarları ortaya çıkardığını yazdı. FAO konferansı gıda güvenliğini tartıştı. #IraqAg yankıları. Suriye’de ise 36 yılın en kötü kuraklığı buğdayı yüzde 40 eritti; 2,73 milyon ton tahıl açığı var. Agritex Expo umut verse de, Rus tahılı kesildi. #SyriaDrought feryatları. Destek ve felaket bize şunu öğretiyor: Hibelerle direnin, kuraklığa hazırlanın.

****Yumaklı’nın Karnesi Çok Kötü: Çiftçi Eziliyor, İthalat Zengin Ediyor

***Sayın Yumaklı, GÜBRETAŞ günlerinizde gübre fiyatlarını yönetirdiniz; şimdi neden çiftçi eziliyor? TÜİK verileri feryat ediyor: Hayvan varlığı 17 milyon büyükbaşla durgun, ithalat faturası 1,5 milyar dolar, tarım arazilerinin yüzde 20’si boş. Mazot-gübre yüzde 50 zamlanırken, buzağı desteği 1400 TL’yle geçiştiriliyor. Yem ithalatı yüzde 15 artarken, Niğde Enstitüsü’nün dayanıklı tohumları rafta çürüyor. Meteoroloji’nin SPI haritası, İç Anadolu’yu “olağanüstü kurak” ilan etti; patates tarlaları kavruluyor, meyve üretimi yüzde 24 düştü. Yumaklı’nın “Hayvancılık Yol Haritası” kağıt üstünde; TİGEM tohum üretimini hızlandırmıyor, denetimler yetersiz, taklit-tağşiş listesine 22 ürün eklendi. baldan peynire hileler, gıda güvenliği tehlikede.

***TEKNOFEST’te “teknoloji tarımın kalbi” dediniz, ama tarlada ne var? Dijital pazar başlatıldı, ama çiftçi app kullanamıyor, eğitim sıfır. Orman gönüllüleri için yönetmelik güzel, ama yangınlar ve su krizi görmezden geliniyor. 2025 bütçesi 135 milyar TL destek vaadiyle övünüyor, Tarım Kanununa uyulmuyor. Ver destek gelsin oy mantığı devam ediyor. Etki analizleri yayınlanmıyor. Enflasyon farkı verilmiyor. Büyük üretici eziliyor. Küçük üreticinin ezilecek tarafı kalmadı. IPARD’ın vaadi, uygulamada kayboluyor. Suriye’yle anlaşma, Afrika forumu güzel, ama yerel tarla unutuldu. Yumaklı, kağıt üstünde rekor övüyor; gerçekte ithalatçı zengin, çiftçi fakir.

****Çiftçiye Çağrı, Bakanlığa Uyarı

Eylül 2025’in küresel dersi net: Kuraklık, rekorlar, protestolar tarımı şekillendiriyor. Çiftçi kardeşler, toprağınızın sesini dinleyin: Sulama sistemlerinizi yenileyin, kooperatif kurun, sesinizi duyurun. Bakan Yumaklı: Yerli tohum teşviki artsın, sulama hibesi yüzde 50 olsun, kooperatifler güçlensin, TİGEM hızlansın. Fransa gibi isyan etmezsek, Hindistan gibi rekor kıramayız. Bilim, 2030’a kadar yüzde 20 büyüme öngörüyor. Payımızı alalım.

Tarlamız kurumasın, soframız ithal zehir olmasın. Çiftçinin alın teriyle dünya değişir.

Hükümet bunu görsün, yoksa toprak feryat eder!

İnsanların hataları, yanlışlarını ve bilgisizliklerini kabul etmeleri bir erdemliliktir.