27 Ağustos 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan “Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü’nün İthalat Yoluyla Yapacağı Tarımsal Ürün Alımları ve Buna İlişkin Hizmet Alımları İhale Yönetmeliği”, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) tarımsal ürün ithalatı ve ilgili hizmet alımlarına ilişkin usul ve esasları düzenlemeyi amaçlıyor.

Yönetmeliğin Amacı ve Kapsamı

Yönetmelik, TMO’nun tarımsal ürün ithalatı ve buna bağlı hizmet alımlarını (taşıma, sigorta, gözetmenlik, gümrük hizmetleri vb.) 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun istisna hükümleri çerçevesinde düzenlemeyi hedefliyor. Temel amaç, TMO’nun faaliyet alanındaki tarımsal ürünlerin ithalatını şeffaf, rekabetçi ve verimli bir şekilde gerçekleştirmek. Yönetmelik, hem merkez hem de taşra teşkilatını kapsıyor ve ithalat süreçlerinde standart bir çerçeve sunuyor.

**Bakan Onayı ile Verilen Yetkiler

Yönetmelik, TMO’ya ithalat süreçlerinde önemli yetkiler tanıyor. Özellikle:

*Bakan Onayı ve Yönetim Kurulu Yetkisi: TMO, tarımsal ürün ithalatını ve ilgili hizmet alımlarını, ilgili bakanın onayı ve TMO Yönetim Kurulu’nun görevlendirmesiyle gerçekleştirebiliyor. Bu, karar alma süreçlerinde merkezi bir denetim mekanizması oluşturuyor.

*Protokol ile Doğrudan İthalat: 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca, Cumhurbaşkanı Kararı ile görevlendirilen TMO, yabancı devlet kurumları veya yabancı devletin ortak olduğu kuruluşlarla protokol yoluyla doğrudan ithalat yapabiliyor. Protokol şartları, ilgili bakanın onayı ile Yönetim Kurulu tarafından belirleniyor. Bu, geleneksel ihale süreçlerini bypass ederek hızlı alım imkanı sağlıyor.

*İhale Yetkileri: İhale süreçlerinde TMO’nun merkez ve taşra teşkilatları, ihale yetkilisi ve komisyonlar aracılığıyla karar alma ve harcama yetkisine sahip. Yetki limitleri, TMO’nun iç mevzuatıyla belirleniyor.

**Yönetmeliğin Getirdikleri

*Standartlaşma ve Şeffaflık

*Esnek İhale Usulleri

*Doğrudan İthalat Yetkisi

*Teminat ve Sözleşme Esneklikleri

*Muayene ve Kabul Süreçleri

**Yönetmelik, bazı noktalarda eleştiriye açık:

*Merkeziyetçi Kontrol

*Protokol ile Doğrudan İthalatın Şeffaflığı

*Aşırı Düşük Teklif Sorgulaması

*Yeterlik Kriterlerinin Belirsizliği

**Yönetmeliğin Eksiklikleri

*Şeffaflık ve Denetim Mekanizmaları

*Yerli Üretime Etki

*Risk Yönetimi

*Çevresel ve Sosyal Kriterler

**Kime Ne Yetki Veriliyor?

İlgili Bakan: İthalat kararları ve protokol şartlarının onaylanması yetkisi.

TMO Yönetim Kurulu: İhale süreçlerini görevlendirme ve protokol şartlarını belirleme yetkisi.

İhale Yetkilileri ve Komisyonlar: İhale süreçlerini yürütme, teklifleri değerlendirme ve karar alma yetkisi.

TMO Merkez ve Taşra Teşkilatı: İhale dokümanlarını hazırlama, ihale süreçlerini yürütme ve denetim yapma yetkisi.

Bu Yönetmelik Kime Hizmet Ediyor?

Yönetmelik, öncelikle TMO’nun tarımsal ürün piyasasında arz güvenliğini sağlama ve fiyat dalgalanmalarına hızlı müdahale etme misyonuna hizmet ediyor. Bu bağlamda:

Devlet ve TMO: İthalat süreçlerini düzenleyerek piyasada istikrar sağlama hedefleniyor.

Yabancı Tedarikçiler: Özellikle protokolle doğrudan ithalat imkanı, yabancı devlet kurumları veya ortaklıkları olan kuruluşlara avantaj sağlıyor.

İthalatçı Firmalar: İhale süreçlerine katılan yerli ve yabancı firmalar, TMO’nun geniş ithalat hacminden pay alabiliyor. Ancak, yerli tarım üreticileri ve küçük ölçekli çiftçiler, ithalat odaklı bu düzenlemeden doğrudan fayda sağlayamıyor; aksine, ithal ürünlerin piyasaya girmesi rekabet baskısını artırabilir.

İleride Ne Gibi Sorunlara Neden Olabilir?

Yerli Üretime Zarar: İthalatın kolaylaştırılması, yerli tarım ürünlerinin rekabet gücünü zayıflatabilir, bu da uzun vadede tarımsal üretimin azalmasına ve dışa bağımlılığın artmasına yol açabilir.

Şeffaflık ve Yolsuzluk Riski: Protokol yoluyla doğrudan ithalat ve pazarlık usulü gibi esnek yöntemler, şeffaf olmayan uygulamalara zemin hazırlayabilir. Özellikle ihale süreçlerinin kamuoyu denetiminden uzaklaşması, yolsuzluk veya kayırmacılık iddialarını artırabilir.

Maliyet Artışları: Uluslararası piyasalardaki fiyat dalgalanmaları veya lojistik sorunlar, ithalat maliyetlerini artırabilir. Yaklaşık maliyet hesaplamalarının güncellenmesine ilişkin esneklik, bütçe planlamasını zorlaştırabilir.

Hukuki Uyuşmazlıklar: Yabancı devletlerle yapılan protokollerde veya uluslararası ihalelerde çıkabilecek hukuki uyuşmazlıklar, Türk mahkemelerinin yetkisi ve Türkçe metinlerin geçerliliği gibi konularda karmaşaya neden olabilir.

Piyasa Dengesizliği: Anormal fiyat hareketlerine müdahale için yapılan ithalatlar, piyasada suni bir denge yaratabilir ve uzun vadeli fiyat istikrarını bozabilir.

Sonuç olarak, TMO’nun yeni ithalat yönetmeliği, tarımsal ürün ithalatını hızlandırmak ve piyasada arz güvenliğini sağlamak için önemli bir adım. Bakan onayı ve Yönetim Kurulu’nun yetkileri, süreçleri merkezi bir kontrol altında tutarken, protokolle doğrudan ithalat gibi esneklikler acil durumlarda hızlı hareket etme imkânı sunuyor.

Ancak, şeffaflık eksiklikleri, yerli üretime yönelik teşviklerin olmaması ve potansiyel yolsuzluk riskleri, yönetmeliğin eleştirilen yönleri arasında. Uzun vadede, yerli tarımı destekleyici politikalarla dengelenmediği takdirde, bu yönetmelik dışa bağımlılığı artırabilir ve yerel piyasalarda dengesizliklere yol açabilir. TMO’nun bu düzenlemeyi uygularken şeffaflığı artırması ve yerli üretimi gözeten tamamlayıcı politikalar geliştirmesi kritik önem taşıyor.