Eski Tarım Bakanı Faruk Çelik, et lobisinden şikâyetçi olarak, TRT’de yayımlanan Payitaht dizisinin bir sahnesinden dolayı kırgın olduğunu belirtmiş.

Sözcü gazetesi yazarlarından Aytunç Erkin’e konuşan Çelik, kırgınlığını şu şekilde dile getirmiş:

Açın Payitaht dizini izleyin. Kırgınım... TRT’de yayınlandı biliyorsunuz. Orada göreceksiniz. Et lobisinden birisi o dizide oynadı. Şunu söylüyorum: Her alanda lobi var! İlaç sektöründe de aynı! İthalata dayalı anlayışı savunan bir yapı var. Bizim yapmamız gereken bunu kırmak, üretimi teşvik etmekti. Yapmaya çalıştık ama ömrümüz yettiği kadar. Anlatacak çok şey var. İthat lobilerinin işi bu. ‘Hazır var. Ne gerek var. Daha uygun getiririz’ diyorlar ama uzun vadede daha pahalıya patlıyor”

Sayın Faruk Çelik, et lobisinden şikayetçi olmuş haklıdır ama kendisinin bakanlığı döneminde bu lobinin nasıl çalıştığını da en iyi kendisi biliyor.

Pekâlâ, bu lobiye karşı kendisi ne yaptı?

Özellikle bu lobiye karşı yaptığımız haberler karşısında bizim üzerimize nasıl çullanmak istediklerini, bizi iftiraları ile nasıl boğmaya çalıştıklarını da en iyi kendisi biliyor!

Faruk Çelik, o dönem belgeleri ile ortaya koymamıza rağmen bu lobiye karşı hiçbir işlem yapmamıştı!

Tam aksine o lobiye hesap sormak yerine bizim belgeli haberlerimiz mahkeme kararı ile hemen sansürlenmişti!

Bu et lobisi öyle bir lobi ki, 15 Temmuz’un hemen akabinde bile vurgun yapmaktan geri durmamıştı!

En acı olan da buydu!

Millet vatan derdindeyken bu lobi vurgun peşindeydi!

Bir gazeteci olarak bu lobinin kirli yüzünü ortaya çıkarmak için nasıl bir mücadele verdiğimi de en iyi Faruk Çelik’in kendisi biliyor.

Ancak bugün lobiden şikâyetçi olan Faruk Çelik’i o gün yanımızda görememiştik!

Bu et lobisi ne mi yapmıştı!

15 Temmuz’un hemen akabinde yani 2 gün sonra bir çiftçi kuruluşunun 3 milyon Euro’sunu naylon bir sözleşme ile teminatsız bir şekilde Macaristan’a transfer etmişti.

Bu transferi yapanlar hemen ardından Estonya ve Letonya’da iki şirket kurarak, Et ve Süt Kurumu üzerinden Romanya’dan Türkiye’ye besilik hayvan ithalatına başlamışlardı.

Romanya’dan besilik hayvan ithalatı o güne kadar kapalıydı.

Tam bu şirketlerin kurulmasıyla birlikte besilik hayvan ithalatında Türkiye’nin kapıları Romanya’ya da açılmıştı.

Yani zamanlaması müthiş bir hamleydi! Zaten bu lobinin ne kadar etkin ve güçlü olduğunu da buradan anlayabilirsiniz!

Daha durun bitmedi…

Asıl yürekleri yakan, vicdanları sızlatan ise bu lobi, Romanya’daki bütün döküntü, ıskartaya çıkmış, hastalıklı hayvanları ESK üzerinden Türkiye’ye ithal etmişti!

Yani bu lobi kendileri bir sermaye koymadan, çiftçi kuruluşunun 3 milyon Euro’sunu sermaye yaparak öyle bir vurgun yapmıştı ki, zaten iki hamlede 3 milyon Euro’yu kat be kat ceplerine koymuşlardı!

Peki, kimdi bu et lobisi?

Bu et lobisinin üyelerini öyle Payitaht dizisinde aramaya gerek yok.

Çünkü benim şahit olduğum bu lobinin merkezindeki isimler o dönem Tarım Bakanlığında en etkin görevdeydiler!!!

Yani Bakanın yanı başındaydılar!!!