Çiftçi kuruluşu Konya Şeker’in içine düşürüldüğü vahim tabloyu dünkü haberimizde tüm açıklığıyla ortaya koymuştuk. Ancak Tarımdan Haber'in sosyal medya paylaşımına yapılan yorumları görünce gerçekten şaşırdığımı söylemeliyim. Çünkü yorumların büyük bölümünde, sanki bu haberi çiftçi kuruluşunu itibarsızlaştırmak amacıyla yapmışız gibi bir algıyla yaklaşılmış.

Oysa yıllar önce bankalara para satmak için ihale açan Konya Şeker, bugün bankalardan kredi kullanamayacak duruma geldi. Bunun bir çok nedeni olabilir. Ancak kredi limitleri dolduğu için finansmana erişemeyen Konya Şeker'in geçtiğimiz ay çiftçiye yapacağı avans ödemesi için Afyon Şeker Fabrikası'nın kapısını çalması yetmiyormuş gibi bir de şeker tüccarına mahkum hale gelmesi Türkiye'nin gözde çiftçi kuruluşunda işlerin nereden nereye geldiğini acı bir şekilde ortaya koyuyor.

Çiftçi kuruluşunun içine düşürüldüğü acı durumu yazmak, yöneticiler için acziyetlerini ortaya çıkardığı için ‘hainlik’ olarak görülebilir, bu normaldir. Ancak Konya Şeker’i önemsediğini belirten kişilerin bu haberlere düşmanca yaklaşması, kuruma verdikleri önemden değil, yöneticileri koruma refleksinden kaynaklandığını da bilmeleri gerekir.

Bugün yaşanan tabloyu şöyle özetleyelim ki konu anlaşılsın.

Konya Şeker, şeker tüccarı Remzi Çakar’dan 1 milyar lira nakit para aldı. Ancak bunun karşılığında satılacak şekerin fiyatı belli değil, teslim tarihi belli değil, fatura bile kesilmemiş. Yani tüccar, istediği zaman, o günün en düşük fiyatından şekeri alabilecek. Bunun ekonomik karşılığı Konya Şeker, bir tüccara adeta açık çek vermiş demektir.

En acı anlatımla, Konya Şeker, Remzi Çakar'a “çeki istediğin gibi doldur” demiştir! Bunun ticari ilişkilerdeki karşılığı ise, güçsüz tarafa dayatılan koşulsuz teslimiyet anlamına gelir. Böyle bir ticaret, ancak çaresizliğin olduğu yerde yapılır.

Şimdi size soruyorum, Türkiye’nin en gözde çiftçi kuruluşunun bu duruma düşürülmesini yazmak mı hainlik, yoksa bunu görmezden gelmek mi gerçek kurum düşmanlığıdır?

Konya Şeker’i korumak, onu bir tüccarın önünde diz çöktürenleri aklamak mıdır?

Bu mudur Konya Şeker sevgisi?

Bugün yapılan işlemde Remzi Çakar parayı babasının hayrına vermedi. Onu da belirtmiş olalım. Şekeri ne zaman alırsa alsın, o süre boyunca faizini de alacak. Yani verdiği paranın hem faizini alacak hem de şeker fiyatını da ne zaman canı isterse kendisi belirleyecek!

Bu acı tabloyu görmek yerine, haberi itibarsızlaştırmaya çalışmak, Konya Şeker’in liyakatsız yöneticiler eliyle yaşadığı ekonomik çöküşe göz yummaktır.

Konya Şeker’in içine düşürüldüğü acizliği yazmak, ne kuruma ne de liyakatsız yöneticilere düşmanlık değildir. Tam aksine, bu kuruluşun gerçek sahipleri olan çiftçilerin hakkını savunmaktır. Bugün bunu konuşmazsak, yarın Konya Şeker’in başına geleceklerden kim hesap verecek?

Bu yazılanlar Konya Şeker düşmanlığı değil; Konya Şeker’i bu duruma getirenlerden hesap sorulması için yapılan uyarıdır.

Ve bu uyarıyı yapmak, bir gazeteci olarak bizim görevimizdir.