Sivas Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Seyit Yıldız, Tarla Günü etkinliğinde yaptığı konuşmada; "Tarımda bir yıllık emeğin, sabrın ve umudun karşılığı, bereketin ve bolluğun simgesi olan, hasadın yapıldığı günlerdeyiz. Anadolu'nun ortasında sahip olduğu geniş toprakları, yeraltı ve yer üstü zenginlikleri bünyesinde barındıran ilimiz, özellikle son yıllarda tarımsal üretim gücünü daha belirgin bir hale getirmiştir. Sivas tarımını daha ileriye taşımak, gerek iç pazar gerekse dış pazar dikkate alınarak hangi ürünü nerede, hangi kalitede ve standartlarda üretmemiz gerektiğinin planını yaparak ilimize uygun projeler üretmenin ve uygulamanın gayreti içerisinde olacağız. Üretici ve tüketici memnuniyetini en üst düzeyde sağlayarak, üreticilerimizin refah seviyesini yükseltmek hepimizin ortak amacı olacaktır” diye konuştu.

Müdür Yıldız, ”Sivas'ta 3 milyon 885bin üretim alanı içerisinde 1 milyon 285 bin ton üretimi olan hububatın hasat mevsiminin ortasına gelmiş bulunmaktayız. 2015 TUİK verilerine göre ilimiz, Yulafta Türkiye 1.si, Buğdayda Türkiye 4.sü, Arpada Türkiye 7.si konumunda, 2015 yılında toplam Sivas'ta 79 bin 572 çiftçimize 65 milyon 176 bin 820 TL destekleme ödemesi yapılmıştır. 2016 yılı itibariyle Bakanlığımız desteklemeleri halen devam etmekte olup gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Müdürlüğümüz teknik elamanları üretim sezonu boyunca hububat ekili alanlarda hastalık ve zararlılar yönünden tüm alanlarımızı taramıştır. Süne mücadelesi kapsamında ise 611 bin alanda survey çalışmaları tamamlanmış, metre karedeki süne sayısı 0,22 olup ilimizde kimyasal mücadele gerektirecek bir durum olmadığı tespit edilmiştir. Şubat-Mart-Nisan aylarında yaşanan aşırı don ve soğuktan dolayı ekili alanlarda olumsuz bir etkilenme söz konusu olsa da mayıs-haziran aylarında ilimizin almış olduğu yağışlarla beraber verim düşüklüğü büyük oranda ortadan kalkmıştır” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının son bölümünde biçerdöver kontrollerine değinen Müdür Yıldız, “Hasat sonrası çiftçilerimizin bir sonraki sezon ekim hazırlığı yaparken anız yakmamalarını. Çünkü anız yakarak toprağın yapısını bozmakla birlikte, üzerindeki canlıları yok ettiklerini bilmeleri gerekir. Yanan sadece anız değil ülkenin doğal zenginlikleri ve geleceğidir. Çiftçilerimizin bu konu hakkında daha duyarlı ve bilinçli davranmaları gerekmektedir. Çiftçilerimizin ürünlerinin bol, kazançlarının bereketli olması dileğiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum" dedi.