Kayseri gibi sanayi kenti olan bir ilden Kayseri Şeker Fabrikası'nın kurumlar arası vergi rekortmeni olmasının önemine dikkat çeken gazete, her ne şartta olursa olsun kamu şeker fabrikalarının özelleştirmesini savunanlara: 'bu vergi şampiyonluğu kapak olsun' dedi.

Milli Gazete yazarlarından Sadettin İnan'ın 'kapaklı şeker yazısında' dikkat çeken satır başları şöyle:

Kayseri, Türkiye'nin sayılı sanayi merkezlerinin başında geliyor.

Organize sanayi bölgeleri bir çok ilin ilerisinde...

Türkiye ve dünya ölçeğinde üretim yapan bir çok hatırı sayılır sanayi tesisleri var.

Özellikle mobilya, tekstil ve çelik üretiminde iyidir.

Pastırma ve sucuk denilince Kayseri akıllara gelir.

Anadolu Kaplanları çoktur...

Tabi bütün bunlar girişimciliğin bir sonucu…

Kayserililer de girişimci insanlardır.

Şimdi bütün bunları niye anlattım…

Önceki gün 'Kurumlar Vergisi Rekortmenleri' açıklandı…

Kayseri'de kurumlar arası vergi şampiyonu kim oldu biliyor musunuz?

Kayseri Şeker…

Eee ne var bunda diyebilirsiniz…

Ancak sanayisi ilerlemiş, rekabeti en üst seviyede olan, büyük markaların bir biriyle yarıştığı ve dünya ölçeğinde arasıtim yapan tesislerin olduğu bir yerde bir şeker fabrikasının 'Vergi Rekortmeni' olması öyle normal karşılanacak bir durum değil.

Hem de kooperatif ve kamu şeker fabrikalarına yönelik olumsuz kamuoyu algısının oluşturulmaya çalışıldığı bir dönemde.

Bundan dolayı bu vergi şampiyonluğunu ve şampiyonluğun Kayseri'den çıkmış olmasını önemsiyorum.

Bu şampiyonluk sanayisi olmayan bir ilden elde edilmiş olsa bir değeri olmayacak ancak bunun Kayseri'den çıkmış olması pancar üreticisi ve şeker işçisi için öyle önemli ve anlamlı ki…

Düne kadar birileri; (O birilerini de sizler çok iyi biliyorsunuz!) kamunun elindeki 25 şeker fabrikasının satılması için bel altından vurdukları konuların başında, bu fabrikaların zarar ettiği konusu geliyordu.

'Şeker fabrikaları milletin sırtında bir yük! Sürekli zarar ediyor! Verimli de çalışmıyorlar! Biran önce satılsın!' diye avazları çıktığı kadar bağıranlar, bu fabrikaların Avrupa ve Amerika'da olduğu gibi kooperatifler yani pancar üreticileri eliyle çalıştırılmasına da kesinlikle karşıdırlar.

Neymiş efendim… 'Olamazmış böyle bir şey! Bu fabrikaların üzerinde tüyü bitmemiş yetimin hakkı varmış! Bundan dolayı bu fabrikalar pancar üreticisine kesinlikle devredilemezmiş…

Fabrikalar kelepir fiyatlara birilerine peşkeş çekilirken, bu milletin büyük sanayi tesisleri yok pahasına birilerine devredilirken nedense o yetim hakkı kimsenin aklına gelmiyor!

Demek istediğim şu ki;

Kayseri Şeker'in vergi şampiyonluğu birilerine öyle bir kapak oldu ki…

Artık bundan sonra öyle çıkıp rahat rahat bel altından çalışamayacaklar!

Avazları çıktığı kadar bağıramayacaklar…

Demek ki; mesele sahiplenmekteymiş…

Bir zamanlar Kayseri Şeker de birçok olumsuzluklarla gündeme geliyordu…

Şimdi vergi rekortmeni olabiliyor…

Siz bir de 25 şeker fabrikasının sahiplenildiğini düşünsenize…

Türkiye o zaman ne şampiyonlar çıkaracak…