Tavuk üreticilerinin sanayici karşısında yaşadıkların sorunların çözümü için Tarım ve Orman Bakanlığı nezninde yaptıkları girişimlerden de bir sonuç alamadılar. Sorunlarının çözümü için sanayici ve bakanlık temsilcileri ile toplantılar yapan ve sanayiciye 50 gün süre veren üreticiler, sorunlarının çözümü konusunda bir adım atılmayınca üretimi durdurma kararı aldılar. 15 Ağustos itibariyle kümeslerine civciv koymama kararı alan üreticiler Ankara'da geniş katılımla açık hava toplantısı yaptılar. Tarım ve Orman Bakanlığından umudu kesen üreticiler, seslerini Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duyurmak için bu açık hava toplantısını yaptıklarını belirtirken, "Şu anda çözümün tek çaresinin Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın olduğunu düşünmekteyiz. Ve kendilerinden bu işe çözüm yolu bulmasını beklemekteyiz" dediler. 

Türkiye Kanatlı Hayvan Eti Üreticileri Merkez Birliğinin konuyla ilgili yaptığı açıklamada dikkat çeken başlıklar şöyle... 

BÖYLE BİR GÜNDEM İLE KARŞINIZA ÇIKMAK İSTEMEZDİK

Ülkemizin güzide basın mensupları, Ülkemizin içinde bulunduğu bu zor günlerde, bir taraftan yangınlar, diğer taraftan sel ve heyelan felaketleri arasında böyle bir gündem ile karşınıza çıkmak istemezdik. Lakin beyaz et üreticisinin şu anda içinde bulunduğu ortam bizlere bu toplantıyı ve gündemi yapmak zorunda bıraktı.

50 GÜNDÜR MÜCADELE VERİYORUZ AMA BİR ADIM ATILMADI

Yaklaşık 50 gün önce bir araya gelip sektörümüzün sorunlarını konuşup çözüm yolları aradığımız sektörün sanayi ayağındaki temsilciler ile hiç bir mutabakat sağlayamamış bulunmaktayız. Sanayiciyi zor durumda bırakmama adına kendilerine verdiğimiz 50 günlük süre zarfında hiç bir çözüm yaklaşımı göstermemişlerdir. Bizlerde kendilerine ihbar için yasal süreyi tanıyarak 15.08.2021 tarihinden itibaren kümeslerimize civciv koymama kararı alarak üretimi durdurmuş bulunmaktayız.

ÜRETİCİYİ KÖLE DÜZENİNE SOKTULAR

Yaklaşık 38 yıllık mazisi bulunan tavukçuluk sektöründe bizler tavuğun üretim ayağını oluştururken sanayicide kesim, pazarlama ve finans ayağını oluşturmaktadır. Dört yıl öncesine kadar bir yönetmeliğe bile sahip olmayan bu işleyiş 34 yıllık başıboşluğun verdiği güçten ve çok kazanma hırsından olsa gerek sözüm ona sektör sanayicilerinin takınmış olduğu ben yaptım oldu tavrı ile üreticiyi köle düzenine sokmuştur. Dünyada eşi benzeri olmayan bir işleyişe sahip sanayici üretici ilişkisi ülkemize gelen yabancılar tarafından da hayret ile karşılanmaktadır.

ÜRETEN BİZİZ AMA SADECE SANAYİCİNİN MENFAATİ KORUNUYOR

Hiçbir yasal dayanağı olmayan ve tek taraflı olarak sadece sanayicinin menfaatinin korunduğu üreticiyi yok sayan sözleşmeler ve üreticiden alınan yüklü miktardaki senetler ile yetiştirici zapturapt altına alınmıştır. Öyle ki şu an piliç yetiştirme ücreti sadece entegre patronunun iki dudağı arasına sıkışmış kalmıştır. Keyfi bir yaklaşım ile istediği zaman istediği fiyatı verip, sonra tekrar geri alma yetisine sahip bir sistem ile istediği gibi düzenlediği fiyat skalası ile istediği rakamı yetiştiriciye vermektedir.

KÜMESİMİZDEN ÇIKAN TAVUĞUMUZU BİLE TARTMAMIZA İZİN VERMİYORLAR

Şöyle ki sizin kümesinizden çıkan tavuğun sizin tartmanıza izin vermeden kendi kantarında uygun gördükleri fireler düşüldükten sonra öğrenebiliyorsunuz. Kümeslerde meydana gelebilecek her türlü kazanın ve hastalık sebebi ile meydana gelen hasarın faturası yine kümes sahibine kesilerek yıllarca entegreye borçlandırılarak köle düzeni devam ettirilmekte ve bu sistem sürüp gittikçe kümes sahibi sanayiciye veya bankalara veya her ikisine birden borçlandırılarak hareket edemez hale getirilip sömürülmektedir. Üreticinin kaderine razı edildiği bir işleyişe daha ne kadar tahammül gösterebiliriz. 

BÜTÜN ŞARTLARI SANAYİCİ TEK TARAFLI BELİRLİYOR

Sektörde en ufak kapasite olarak tarif edilen 25 binlik bir Tesisin ortalama yer hariç maliyeti 3.5 milyonu geçmektedir. Üstelik sadece bu da değil canlı hayvan işi ile uğraşıldığı için doğacak her türlü risk ve maddi zarar Üreticiye aittir. Her geçen gün artan üretim maliyetleri karşısında Üreticiye layık görülen hak ediş ve istikrarsız fiyat artışı Üreticileri üretim yapamaz hale sokmuştur. Üretim yapan diğer üreticiler ise ödenemeyen kredi, elektrik, su ve yakacak faturaları içinde batağa saplanmış durumdadır. Şayet acil önlem alınmaz ise Ülke ekonomisinin lokomotif sektörü ağır darbe alacaktır.

ÜRETİCİNİN TALEPLERİ ŞÖYLE 

Peki, biz ne istiyoruz? 

1. Sanayici ve üretici birliği veya temsilcisinin karşılıklı mutabakatı ile yapılacak iki tarafında hakkını koruyan bir sözleşme.

2. Bu sözleşmede Fiyatın ve hesaplama sisteminin herkesin anlayabileceği şekilde basit ve şeffaf olması . Verilecek fiyatın geçerlilik süresi ve bu sürenin sonunda günün şartlarına bağlı olarak revize edilmesi veya herhangi bir bareme bağlanarak bu sözleşmelerin uzun yıllar devamını sağlamak.

3. Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığının çıkardığı Kanatlı Hayvan Eti Üretiminde Sözleşmeli Üretime İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin tam olarak uygulanması ve bakanlıkça kontrol edilmesi.

4. Birliklere imtiyaz sağlanarak üreticinin üyeliği konusunda teşvik edici tedbirler alınması, yasal mevzuata uygun hale getirilerek üyeliğin zorunlu hale getirilmesi.

Bizler bu gün burada 14 bin yetiştiricinin sözcüsü olarak bulunmaktayız. Biz Türkiye Kanatlı Hayvan Eti Üreticiler Birliği olarak artık buna dur demenin zamanın gelip de geçtiğini düşünerek, Türkiye genelinde böyle bir eylem yaparak sesimizi hem tüm halkımıza hem de Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan beyefendiye duyurup dertlerimize çare aramanın yoluna gittik. Şu anda çözümün tek çaresinin Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın olduğunu düşünmekteyiz. Ve kendilerinden bu işe çözüm yolu bulmasını beklemekteyiz.