Hollanda’nın coğrafi koşulları göz önüne alındığında en zor şartlarda tarım yapan ülkelerden biri olduğu aşikar. Topraklarını büyük oranda denizden kazanmış ülkede, güneşli gün sayısı da oldukça az. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Hollanda tarım ihracatında dünya ikincisi. Hollanda İstatistik Bürosu'nun verilerine göre ise tarımsal ihracatı 100 milyar euroyu aşmış durumda.

Konya büyüklüğünde tarımsal alana sahip olan Hollanda neleri doğru yapıyor?

Uzmanlar, Hollanda’nın Türkiye’den katbekat fazla tarımsal ihracat yapmasını nasıl açıklıyor?

Tarımsal hasıla bakımından dünyada 7’nci ve Avrupa'da 1’inci sırada yer alan Türkiye nerede yanlış yapıyor? Biyolojik çeşitliliğin Avrupa'da en az olduğu ülke konumundaki Hollanda kıt kaynak ve zor şartlara rağmen güçlü bir tarım ekonomisine ve üretim kapasitesine nasıl ulaştı?

İŞTE ARADAKİ FARKLAR 

1) Hollanda, 7 yıllık tarım bütçesi yapıyor. Hollandalı çiftçi 7 yıl boyunca hangi ürüne ne kadar destek alacağını biliyor. Çiftçi her aşamada denetleniyor ve her yıl üretimi kalite olarak puanlandırılıyor.

Türkiye’de uzun ve istikrarlı tarım politikaları yapılmıyor. Tarıma destek veriliyor ama sonuçları takip edilmiyor. Bütçeye konulan para adeta dağıtılıyor, desteğin sonucuna bakılmıyor. 

2) Hollanda, dünyanın en başarılı tarım üniversitesi olan Wageningen’e ev sahipliği yapıyor.

Türkiye’de çok sayıda ziraat fakültesi var ama eğitim kalitesi oldukça düşük. 

3) Hollanda, tarlaları nadasa bırakmak yerine akılcı münavebe uygulamaları ile toprakları bir taraftan ıslah ederken diğer taraftan verimliliği artırıyor. 

Türkiye’de ilerici planlar ve modern tarım politikaları oluşturulmadığı için rekolteler düşmüş, tarım toprakları yavaş yavaş çorak topraklar haline gelmiştir. 

4)Hollanda üretimin her aşamasında aklı, bilimi ve teknolojik gelişmeleri kullanıyor.

Türkiye, tarım teknolojisinde çok gerilerde. Çiftçi yaş ortalaması oldukça yüksek.

5)Hollanda domates yerine ileri teknoloji isteyen domates tohumunu üretiyor. 

Hollanda'dan kilo hatta gram ile domates tohumu alan Türkiye, büyük emek ve maliyetlerle ürettiği domatesi TIR'larla ihraç ediyor fakat Hollanda kadar kazanamıyor.

6) Hollanda kooperatifleşmeye önem veriyor. Ar-Ge, pazarlama, uzun ve sürdürülebilir bir tarım politikası uyguluyor.

Türkiye’de tarımı destekleyip ekonomiye katkısını artıracak politikalar üretilirken ne bir kooperatifin ne de uzmanların görüşü alınıyor. Genelde ithalata dayalı tarım politikaları benimseniyor. Üreticileri ve artan gıda fiyatlarını "ithalatla terbiye etme" yoluna gidiliyor. Et fiyatı artınca et, buğday fiyatı artınca buğday, pirinç fiyatı artınca pirinç ithal ediliyor. 

7) Hollanda’nın tarım alanında ilerlemesinin en önemli nedenlerinden birisi uzmanlaşma. Seralar ve üreticiler çoğunlukla tek bir ürün üzerine uzmanlaşıyor. 

Türkiye’de ise, bir önceki yıl hangi ürün para ettiyse o ürünün planlaması yapılmadan kara düzen ekimi yapılıyor.

8) Hollanda’da tarımda kooperatifleşme çok önemli. Çiftçinin ne yetiştireceğine kooperatif karar veriyor. Kooperatifteki yönetici ve mühendisler çiftçiyle ekeceği ürünün getiri hesabını yaparak doğru ürünü belirliyorlar. Ekim yapılacak ürünler onaylandıktan sonra, ekim için plan ve program yapılıyor ve ona göre çalışma başlatılıyor. Çiftçiler üretimin her aşamasına uzman kooperatif yetkilileri ile iş birliği içerisinde karar veriyor. Hasat zamanı da personel desteği sağlanıyor ve hasat yapılıyor.

Türkiye’de tarımsal kooperatifler sayı bakımından yeterli olsa da etkinlikleri ve verimlilikleri istenilen düzeyde değil. Kooperatifçilikte PANKOBİRLİK’i örnek gösterebiliriz. PANKOBİRLİK yurt genelinde güçlü bir örgütlenmeye sahip fakat ülke tarımında karar aşamasında yetkili değil.

9) Hollanda’da tarım yapan nüfus azalıyor ama buna rağmen tarıma ayrılan alanların büyüklüğü aynı kalıyor. 

Türkiye’de hem çiftçi hem de ekilebilir tarım arazisi azalıyor.

10) Hollanda, sınırlı topraklarının farkında ve bu yüzden çevreye duyarlı, sürdürülebilir bir tarım politikası izliyor. Tek olmak yerine birlikte hareket etmeyi benimsiyor.

Türkiye gibi tarımsal potansiyeli çok yüksek bir ülkede, 4,1 milyon hektar tarım arazisi boş duruyor. 

Peki, Türk tarımının istenilen düzeye gelmesi için sizin görüşleriniz neler? Yorumlarınızla destek verin.