Son bir ayda açılan 3 tane daha ziraat fakültesi ile birlikte ziraat mühendisi mezun eden fakülte sayısı 38'e yükseldi. Fakülte sayısı artarken bu okullarda isim çeşitliliği de artıyor. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi içinde açılan Fethiye Tarım Bilimleri Fakültesi ile birlikte bu alanda farklı isimdeki fakülte sayısı da 5'e çıktı. Ziraat, Ziraat ve Doğa Bilimleri, Tarım ve Doğa Bilimleri, Tarım Bilimleri ve Teknolojileri ve Tarım Bilimleri.

5 Haziran 2015 tarihli Resmi Gazete`de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararında, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesinin adı da Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi olarak değiştirildi.

İSİMLERE GÖSTERİLEN GAYRET MEZUNLARA DA GÖSTERİLSE!

Raporda bu durum eleştirilirken, “Değişiklik ve fakülte isimlerindeki çeşitliliğe bakınca, keşke, isimlendirme konusundaki bu gayretler, ziraat fakültelerinin ve mezunlarının sorunları konusunda da gösterilse" denildi.

“Fakülte açmak, isim değiştirmek öğrenci tercihlerinde, istihdam önceliklerinde ve piyasa koşullarında bir şeyleri değiştirmiyor. Öncelik burada nitelik dönüşümünde olmalıdır" tepkisinde bulunulan raporda, şunlar kaydedildi:

SORUNLAR GÖRMEZLİKTEN GELİNEREK FAKÜLTE AÇILIYOR!

“Ziraat Fakültelerinin eğitim-öğretim yapısına, mezunların istihdamına ilişkin yıllardır katlanarak büyüyen sorunlar konusunda somut çözümler üretilmeyip, bu sorunlar her yıl birçok bölümün yeni öğrenci alamamasına, öğrenci alan bölümlerde de kontenjanların düşmesine yol açarken; bu sorunlar yokmuş gibi yeni bir fakülte açılmasının, 'siyasi popülizm' dışında bir açıklaması bulunmamaktadır. Veya yerelde gençleri 4-5 yıllığına oyalama taktiğinden başka bir şey değildir. Ziraat Fakülteleri artık eskisi gibi rağbet görmüyor, eğitim-öğretimin niteliği düştü ve değişimi-kamusallığı-piyasayı okuyamayan bir sorunlar yumağı ortada duruyor"

NİTELİĞE DEĞİL NİCELİĞE KAFA YORUYORLAR!

Raporda, 2015-2016 öğretim yılına ilişkin açıklanan kontenjanlar da değerlendirdi. “Ziraat fakültelerine ilişkin kontenjanlara bakıldığında, yeni ziraat fakülteler açılmasına ilişkin endişe taşıyanların ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Yani, nicelik artışı ve isim değişikliği beraberinde ilgi ve tercih yığılması ne yazık ki getirmiyor ve getirmeyecek de" değerlendirmesine yer verilen raporda kontenjanlar konusunda şunlar kaydedildi:

“Ziraat mühendisi mezun eden fakültelerden öğrenci yerleştirmesi yapılan fakülte sayısı, Düzce Üniversitesi'nin öğrenci almaya başlaması ile 34`e yükseldi. Kilis Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile yeni kurulan üç fakülte henüz öğrenime başlamadı.

YENİ FAKÜLTE AÇILIYOR AMA KONTENJANLAR DÜŞÜYOR!

Fakültelerin son üç yıldaki kontenjanları incelendiğinde, 2013 yılında 5975 olan kontenjanın, 2014`de 5794, 2015 yılında ise yaklaşık bin kişilik (yüzde 17) bir azalma ile 4781 olduğu görülüyor. Bu azalma, bir önceki yıl yüzde 81 olan kontenjanların doluluk oranının, 2014 yılında yüzde 75 olması nedeniyle, YÖK tarafından tercih edilmeyen programların kontenjanının azaltılması veya hiç kontenjan verilmemesinden kaynaklanmaktadır. Yeni bölüm açılan Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile Siirt Üniversitesi Ziraat Fakültesi dışındaki tüm fakültelerinin toplam kontenjanları düşmüştür.

MEVCUT BÖLÜMLERİN YÜZDE 40'I ÖĞRENCİ ALMIYOR!

Bölüm sayısı açısından bakıldığında, 2014 yılında 178 bölüm için kontenjan açılmışken, 2015 yılında yüzde 18`lik bir azalma ile 146 bölüm için kontenjan açıldığı görülmektedir. Kontenjan açıklanan fakültelerde 241 bölüm olduğu göz önüne alınırsa, mevcut bölümlerin yaklaşık yüzde 40`ı öğrenci alamamaktadır. Burada trajik bir sonuç ortaya çıkmaktadır; biryandan bölümler kapanıyor, fakülteler kapanma tehlikesi ile karşı karşıya, diğer yandan ise yeni fakülteler açılıyor, isimler değiştiriliyor. Buna karar verenlerin elbet bir açıklaması da vardır."

TALEP GÖRMEYİNCE İSİM DEĞİŞTİRİYORLAR!

Ziraat Fakültelerinde görülen isim değişikliğinin bir benzerinin de Su Ürünleri Fakültelerinde de yaşanıldığı belirtilen üniversite raporunda, bu konuda da şu değerlendirmede bulunuldu: “Öğrenci tercihlerinin azalması üzerine adlarını Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi olarak değiştiren 18 Mart Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ile MKÜ Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesinin bu girişimlerinden bir sonuç alamamıştır. 2015 yılında benzer girişimi yapan ve adını Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi olarak değiştiren Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesine aynı isimle kalsa hiç kontenjan verilmeyecekken, isim değişikliği nedeniyle, yeni bir program açılmış gibi 40 kişilik kontenjan verilmiştir. Yerleştirme sonuçları belli olduğunda, bu girişimin bir işe yaramadığının görüleceğini söylemek için kâin olmak gerekmemektedir.

DENİZ BİTTİ!

Su ürünleri/balıkçılık eğitimi veren okullarda, yerinde bir deyimle "deniz bitmiştir" daha doğrusu "deniz bitirilmiştir", su kaynakları suyunu çekmiştir. Birkaç yıldır Meslek Yüksek Okulları su ürünleri programından mezun olanların dikey geçişi ile sorunlar halı altına süpürülmüştür. Ancak 2015-2016 yılı için sadece 2 Meslek Yüksekokulunda su ürünleri ile ilgili program açılmıştır. Hiç gecikilmeden bu sorun ele alınmalı ve geleceğe yönelik bir yol haritası oluşturulmalıdır.

ZİRAAT FAKÜLTELERİNDE DE BENZER BİR SÜREÇ YAŞANIYOR

Ziraat fakültelerinde, su ürünleri/balıkçılık eğitimi veren okullarda yaşananlara benzer bir süreç yaşanmakta, hızla aynı sona doğru gidilmektedir. Ziraat fakültelerine yönelik olarak da mezun olanların mesleki kalitelerini yükselmeye ve istihdam imkânlarını artırmaya yönelik adımlar bir an evvel atılmalıdır"

GÜNLÜK HIRSLARIMIZA GENÇLERİ HEBA ETMEYELİM

Raporun son bölümünde, öğrencilerin bu toplumun geleceği olduğu belirtilerek, şu uyarıda bulunuldu: “Siyasi çıkarlar ve hırslar uğruna, kadro uğruna, günü birlik palyatif çözümler uğruna gençlerimizi heba etmemeliyiz. Gençlik artık her şeyin farkındadır. Nasıl iş bulabileceğini, nerede hangi koşullarda okuyabileceğini, kendisini nasıl bir gelecek beklediğini daha fazla araştırır ve bunu dikkate alır duruma gelmiştir. Bu nedenle de karar vericilerin ve onlara karar üretenlerin yeni fakülte açarken, var olanların ismini değiştirirken bu gerçekliğe dikkat etmesi gerekir. İstihdam alanları ve sektör her fakülteden çıkanı alma konusunda daha özenli davranmaktadır. Programlara, yetiştirme koşullarına daha fazla özen göstererek, nitelikli birey istihdam etmenin yollarını aramaktadır. Bu durum göz önüne alınarak, sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek değişimlere gidilmelidir. Bugüne kadarki uygulamaların devam ettirilmesinin, öncelikle meslek disiplinine ve paydaşlarına zarar vereceği unutulmamalıdır.