MTSO Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Üyeleri, Türkiye’de hayvancılığın gelişebilmesi, ithalatın önüne geçilebilmesi adına desteklerin para ile değil, yem üzerinden yapılmasını istiyor.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 4 No’lu Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Meclis Üyeleri, yüksek girdi maliyetlerinden çalışacak personel bulmaya, ithalattan belediyelerle yaşanan sorunlara kadar hayvancılık sektöründe yaşanan sıkıntıları anlattılar. Meclis üyelerinin önceliği ise destekler aracılığıyla girdi maliyetlerinin rekabetçi seviyelere indirilebilmesi.

BESİCİ 9 AY SONRASINI GÖREMİYOR

Meclis Üyesi Abbay Polat, desteklerin tabana yayılması ve para yerine maliyet düşürücü yöntemlerle gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade etti. Polat, "Bugün bir dana alan üretici 9 ay sonrasını görebilmeli, bir sene içinde ne kadar yem vereceğini hesaplayabilmeli ve bunun sonunda da o danayı ne kadara satabileceği konusunda fikri olmalı. Şu anda bunu bilmeleri mümkün değil. Belki tahminleri yüksek kalıyor ve sonrasında zarar edince de sektörden vazgeçiyorlar. Ahırlar boşalınca da tekrar doldurması zorlaşıyor, hayvancılık zamanla bitiyor" diye konuştu.

MEVCUT DESTEKLEME HAYVANCILIĞI GELİŞTİRMEYE YÖNELİK DEĞİL 

Hayvancılık sektöründe yaşanan sıkıntıların çözümünün tarımsal sorunların çözümüyle mümkün olabileceğini belirten Komite Meclis Üyesi Seçkin Tatar, tarımsal üretimin artmasıyla birlikte hayvancılığın ihtiyaç duyacağı besin maddelerine uygun maliyetlerle ulaşılabileceğini söyledi. Bunun için planlamanın önemini vurgulayan Tatar, doğru planlama ile doğru ürün ekilmesinin, doğru planlama ile uygun bölgelerde hayvancılık yapılmasının başarı getireceğine inandığını dile getirdi. Mevcut desteklemelerin de hayvancılığı geliştirmeye yönelik olmadığını kaydeden Tatar, "Hayvancılık para ile destekleniyor. Oysa bizim girdi maliyetlerimiz çok yüksek. Bu nedenle destekleme yem üzerinden yapılırsa daha iyi sonuç verecektir. Hayvancılıkta rekabet etmek istiyorsak önce rekabetçi fiyatlarla üretim yapabilmeliyiz" dedi.

Sektörde çalıştıracak personel bulmakta zorlandıklarını da anlatan Tatar, bugün bir çobanın aylığının 5-6 bin lirayı bulduğunu, ancak zaman zaman çoban bulmakta dahi zorlandıklarını ifade etti. Köyden kente göçün arttığına, gençlerin köylerde yaşamayı tercih etmediğine işaret eden Tatar, tarım ve hayvancılığın devamı için köylerde yaşamanın cazibesinin artırılması gerektiğini söyledi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kesimhanesinde yaşanan sorunlara da değinen Polat, burada çalışan kişilerin memur zihniyetiyle çalışmaları, sabah erken saatte, hafta sonları ya da resmi tatil günlerinde ise çalışmamaları nedeniyle et temininde zorlanıldığını ve kaçak kesimlerin arttığını anlattı. Küpeler konusunda yaşanan sıkıntılar ve 2 yaşındaki ineklerin kesilmemesi gibi sorunlara da değinen Polat, bu durumların kaçak kesimin artmasına neden olduğunu söyledi. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Kurban Bayramı için mobil kesimhaneler bulunduğunu da hatırlatan Polat, bu kesimhanelerin bayram dışında atıl durmak yerine ilçelere yönlendirilerek mesafe nedeniyle hayvanını mezbahaya götüremeyen köylünün kaçak kesim yaptırmasının önlenebileceğine dikkat çekti.