Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Başkanı Sait Koca, 2015 yılında kuş gribi haberleri nedeniyle ihracatta düşüş meydana geldiğini belirterek “Türkiye kanatlı eti ihracatında 2008 yılından itibaren önemli artış gösterdi. 2014 yılında dünya ticaretinde yüzde 3,4 lük paya ulaştı. Ancak 2014 yılında 700 milyon dolar olan toplam ihracat geçen yıl 472 milyon dolara geriledi. Kuzey Irak bizim için önemli bir pazar. Son bir aydır ise mal gitmiyor. Habur kapısı açık ama bizim tırlar bekliyor. Müşteri hazır paramızı almışız ama güvenlik endişesiyle mal gitmiyor. Irak'ın verdiği günlük zarar Rusya'nın bir yıllık zararına karşılık gelir" dedi.

Suudi Arabistan pazarının önemli olduğunu aktaran Koca, “800-900 bin tonluk yıllık ithalat yapıyor. Biz geçen yıl ancak 3 bin tona çıkarabildik ihracatımızı. Brezilya pazarda hakim. Biz ne yapacağız sektör olarak fedakarlık edeceğiz, devlette destek verecek" diye konuştu.

BAKANLIK DESTEK VERİRSE AVRUPA'YA AÇILIRIZ

BESD-BİR Başkanı Koca, beyaz et sektörü için Avrupa Birliği'nin de (AB) önemli olduğunun altını çizdi. Türkiye'nin dünyada en kaliteli üretimin yapıldığı ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken Koca, “Denetim raporlarına göre tesislerin herhangi bir sıkıntısı yok. Bakanlık uygulamalarına ilişkin sıkıntı çıkıyor. Bakanlık gerekli destekleri verirse AB pazarını 1-2 ay içerisinde açarız" dedi.

YASAK İTHALATI 300 MİLYON DOLAR ARTIRACAK

Hayvansal yan ürünler olarak tanımlanan rendering ürünlerinin yem olarak kullanılmasında 2016 başında dolan süre bir yıl uzatılırken, beyaz et sektörünün talebi yasağın tamamen kaldırılması oldu. BESD-BİR Başkanı Koca, ortaya çıkan 1 milyon ton atığın yok edilme sorununun yanı sıra yapılacak yatırımlarda da izin süreçlerinin uzadığını ifade ederek, “Ülke menfaati için mücadelemizi sürdüreceğiz. Yasak getirilmesi hem çevreye zarar verecek hem de maliyetleri artıracaktır. Üretim azalırken fiyat artışı olabilir. Daha fazla soya ithalatı olacak. 300 milyon dolarlık Türkiye'de kayıp söz konusu olur" şeklinde konuştu.

KUŞ GRİBİNİN FATURASI 1 MİLYAR 234 MİLYON TL

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akan Türkiye'nin AB standardının üzerinde üretim yaptığını belirterek 20 kesimhanenin ihracat yapabilecek sertifikaya sahip olduğunu ifade etti. AB'nin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan bazı planların uygulanmasına yönelik talebi olduğunu aktaran Akan, bu sorunun çözümünün ardından Avrupa ülkelerine ihracatın yapılabileceğini söyledi. Beyaz et sektöründe hastalıkların sektöre zararı olduğunu aktaran Prof. Dr. Akan, “2014 yılında 700 milyon dolarlık ihracat yaptıktan sonra 2015 yılında 1 milyar dolarlık ihracat hedefimiz vardı. Ancak geçen yılki kuş gribi hastalığı nedeniyle yaklaşık 500 milyon dolarlık kayıp oldu. Hesaplamalara göre kuş gribinin sektöre maliyeti geçen yıl 1 milyar 234 milyon TL oldu" değerlendirmesinde bulundu.

TAVUKTA HORMON TAMAMEN ASILSIZ

Prof. Dr. Mehmet Akan, AB ve tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de kanatlı yetiştiriciliğinde hormon kullanımı, imalatı, satışı ve bulundurulmasının yasak olduğunu kaydetti. Akan, hormonun pahalı bir madde olduğundan dolayı uygulamasının da ekonomik açıdan rasyonel olmadığı kaydetti. Akan, hormon iddialarının tamamen asılsız olduğunu kaydetti. Çok piliç eti yememin erken ergenliğe neden olduğuna ilişkin hiçbir bilimsel yayın bulunmadığını dile getiren Akan, antibiyotiğin ise sadece tedavi amaçlı kullanıldığını kaydetti. Akan, “Tavuklar, antibiyotik verildikten sonra antibiyotiğin vücuttan arınma süresi boyunca kesilmez ve dolayısıyla etleri tüketime sunulmaz" dedi. BESD-BİR yetkililerinin verdiği bilgilere göre genetiği değiştirilmiş tavuk da bulunmuyor.