İyi Parti Tarım ve Kırsal Kalkınmadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ergin Kahveci, deprem sonrası, tarım ve kırsal alana dair tespit ve önerileri ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Kahveci, yaptığı yazılı açıklamada deprem felaketinin yaşandığı 10 ilin ülke tarım ve hayvancılığı açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı. 

ergin kahveci-1

DEPREM FELAKETİNİN YAŞANDIĞI 10 İLİN TÜRKİYE TARIM VE HAYVANCILIĞINDAKİ ÖNEMİ

 1- Deprem, köy/belde ve bütün “kırsal alanda” da yıkımlar yarattı. “Kırsal alandaki” yaşamın kentsel yaşamlardan önemli farkları ve hatta fazlası vardır. Sosyoekonomik farklar, kültürel farklar bir yana en önemlisi ise “ÜRETİM BİÇİMİ” farkıdır.

“Kırsal alan”, BİRİNCİL GIDA ÜRETİM MERKEZİDİR. Yani, “GIDA GÜVENLİĞİMİZ”, bu alanın temel işlevidir.

2- Depremden etkilenen 10 ilimiz; 13,4 milyon nüfusa ve toplam nüfus içinde %15,7’lik paya; 2,64 milyon köy/belde nüfusuna ve ülkemiz toplam köy/belde nüfusu içinde %16,7’lik paya sahiptir. 10 İlimizde 113 İlçe; 4.923 köy/belde (2012) ve (4.199 köy/belde, Büyükşehir Yasası ile mahalle olmuş) 2.311 (2012) mahalle bulunuyormuş. Büyükşehir Yasası sonrası ise 6.510 mahalle (2.311’i şehir mahallesi) ve 724 köy mevcuttur.

3- 10 İlimizdeki nüfusun genel işgücü açısından dağılımına baktığımızda; 15+ yaş nüfus kendi içinde ˜%71, ülke geneline göre ˜%14,3’tür. Genel çalışabilir işgücü açısından daha önemli olan 15-65 yaş arası nüfus, kendi içinde %52,2 olup; ülke çapındaki %68,8’lik orana göre dezavantajlıdır. Bu açıdan bölgenin işgücü kaybına tahammülü yoktur. Kayıtlı çiftçi (İşletme) sayısı 269 bin olup, ülke toplamına göre %13,2 civarındadır.

TÜRKİYE TARIM ALANININ YÜZDE 16'SI 10 İLDE!

4- 10 İlimizde; 3,77 milyon hektar tarım alanı mevcut olup, bu oran toplam alanımızın %16’sıdır. Besi materyali niteliğinde (erkek dana ve + yaş-cins) 722.999 B.baş hayvan varlığı ile Türkiye değerinin %13,58’i, Dişi dana-düve sağmal niteliğinde 1.421.610 B.baş hayvan varlığı  ile Türkiye değerinin %11,35’i olmak üzere, 10 ildeki toplam büyükbaş hayvan varlığımız, 2.144.609 B.baş’tır. Bu değer, Türkiye toplamının %12’sini oluşturmaktadır. 2.586.875 baş Keçi, 6.782.907 baş Koyun olmak üzere toplam 9.369.782 K.baş hayvanımız mevcut olup, toplam varlığımızın %16,29’una denk gelmektedir.

TOPLAM TARIMSAL GELİRİN ALTI BUÇUKTA BİRİ BU İLLERDEN GELİYOR

5- 10 ilimizin 2020 yılı toplam tarımsal brüt hasılası, 83,3 milyar TL’dir. Bunun 50,2 milyar TL’si Bitkisel, 33,1 milyar TL’si hayvansal üretimden gelmektedir. Ülkesel tarımsal hasıla açısından 10 ilin aldığı pay %15,2 civarındadır. Yani ülkedeki toplam tarımsal gelirlerin ˜altıbuçukta biri bu illerden gelmektedir. Kişi başı tarımsal üretim hasıla değeri ort. 6.487 TL/yıl, ülke değeri ise 6.576 TL/yıl’dır. Diyarbakır dışındaki bütün illerimiz, Bitkisel Üretim ağırlıklı illerimizdir. Ülkedeki toplam bitkisel üretim hasıla değerinin %20,4’ü, hayvansal hasılanın ise %10,9’u bu 10 ilimizden sağlanıyor.

ÜLKE TOPLAM TARIMSAL GSYH'NIN YAKLAŞIK 7'DE 1'İNİ GERÇEKLEŞTİRİYOR

6- GSYH açısından baktığımızda ise (2020); Tarımsal GSYH’ın toplam tüm sektörler içindeki payı %6,68’dir. Tarımsal GSYH içinde 10 ilin payı ise %14,45’tir. Yani 10 ilimiz, toplam tarımsal GSYH’nın yaklaşık yedide birini gerçekleştirmektedir. 10 ilimiz tüm sektörler itibariyle, ülkesel ölçekteki GSYH’nın %9,3’ünü oluştururken, tarımsal GSYH’nın payı, %1 civarındadır.

7- Görüldüğü üzere: Depreme maruz kalmış olan illerimiz birincil tarımsal üretimler açısından son derece önemli olan illerimizdir. Bitkisel üretim ağırlıklı iller olmakla beraber, hasar açısından hayvansal üretime dair olan hasarları öncelememiz gerekiyor. Çünkü makine ekipman hasarlarını saymazsak, bitkisel üretim alanları/arazileri açısından yapısal olarak büyük bir sorun görünmüyor. Ancak gerek konut gerekse de beşeri kayıplarımızı düşününce bu durumun hiçbir değeri olmayacaktır. Hayvancılık açısından ise canlı hayvan, barınak (ahır-ağıl), makine ekipman kayıplarımız söz konusudur. Yani topyekûn, ciddi, telafisi mümkün olmayan ya da zor olan sorunlarla karşı karşıyayız.

DEPREM BÖLGESİNDE ÇİFTÇİNİN BEŞERİ İHTİYAÇLARI DERHAL KARŞILANMALI 

8- Bu durumda öncelikli olarak: Beşerî ihtiyaçları (geçici barınma, su, yemek, ısınma, hijyen, sağlık, yaşama dair her şey) derhal karşılamamız gerekiyor. Hemen akabinde ise hayvanların bir kısmının tahliyesi sağlanmalı bir kısmı ise geçici toplu barınma merkezlerine taşınmalıdır ve/veya kurulmalıdır. Kaba ve kesif yem ihtiyaçlarının bir kısmı ödemesiz bir kısmı ise avans olarak karşılanmalıdır.

ÇİFTÇİNİN VAR OLAN BORÇLARI VE VARSA İCRA TAKİPLERİ EN AZ 2 YIL SÜREYLE ÖTELENMELİ 

Çiftçilerin var olan borçları ve varsa icra takipleri en az 2 yıl süreyle 1 yılı faizsiz olarak ötelenmelidir. 2023 Yılı içinde sübvansiyonlu yatırım kredi kaynakları, KGF teminatıyla (devamında yapılan işletmelerinin değeri ile takas edilmek suretiyle) arzu eden depremzede çiftçilere tahsis edilmelidir. Bağkur-SSK Primleri ve ödemeleri 3 yıl süreyle ötelenmelidir.

TELEF OLMUŞ HAYVANLARIN TAZMİNİ SAKAT OLANLAR KESİME GÖNDERİLMELİ 

Gübrenin Mercedes'i DAP fiyatı artmayınca organomineral gübre satışları bıçak gibi kesildi! Gübrenin Mercedes'i DAP fiyatı artmayınca organomineral gübre satışları bıçak gibi kesildi!

Telef olmuş hayvanların tazmini, sakat-yaralı olanların kesime gönderilmesi, sağlam olanların ise toplu ya da bölümler halinde geçici barınma ihtiyaçlarının karşılanması gereklidir.  Bunun için; Canlı B.baş hayvanların en yakın TİGEM’lere (Konya Gözlü, Ş.Urfa Ceylanpınar, Adana Çukurova, Aksaray KOÇAŞ, Malatya Sultansuyu) tahliyesi ve sahipleri adına ücretsiz bakımlarının gerçekleştirilmesi;

K.baş hayvanların ise Konya Altınova, Gözlü, Ş.Urfa Ceylanpınar, Ankara Polatlı ve Sivas Ulaş TİGEM işletmelerine tahliyesi ve sahipleri adına ücretsiz bakımlarının gerçekleştirilmesi yerinde bir uygulama olacaktır. Yaralı, sakat kalmış, hasta hayvanların ise Adana, Diyarbakır, Sivas ESK Kombinalarına sevkleri sağlanarak, güncel piyasa kasaplık karkas bedelleri üzerinden kesimleri sağlanmalıdır.

BOŞ ATIL DURAN MODERN TİP AHIR VE AĞILLAR EVLERİ YIKILMIŞ ÇİFTÇİLERE GEÇİCİ SÜRELİĞİNE TAHSİS EDİLMELİ 

Evleri yıkılmış çiftçilere, kamu kaynakları ile hibeli olarak yapılmış olan ve boş/atıl durumda olan modern tip ahır ve ağıllar bakıcı evleri ile birlikte geçici süreliğine tahsis edilmelidir. Çiftçilerimizin ve özellikle tarımsal sanayicilerimizin depolarında bulunan kaba yem, tahıl, zeytin, zeytinyağı, kayısı, baklagiller sınıfından olan ürünler uygun muhafaza ortamlarına taşınmalıdır.

En geç Mart ayı ortalarında olmak üzere; Öncelikli olarak işgücünü yitirmiş işletmelere (çiftçilere) ihtiyaçlarına göre mevsimlik işçi ve geçici barınma üniteleri temin edilmelidir. Bölgedeki tarımcı kamu personelinin depremden olumsuz etkilendikleri düşünülmeli; kamu yararına çalışan ve anayasal kamu kurumu niteliğinde olan Oda ve Derneklerden nitelikli, akredite teknik-sağlık personeli ve hizmetleri satın alınmalıdır.

2023 YILI DESTEK ÖDEMELERİ AVANS OLARAK ÖNECE ÇEKİLEREK ÖDENMELİ 

Mazot, gübre, tohumluk yardımları yapılmalı, 2023 yılı destekleme ödemeleri avans olarak öne çekilerek ödenmelidir. Ürün fiyatları önceden EŞİK FİYAT olarak açıklanmalıdır. Hasat döneminde ise öncelikli alım satım hakkı depremzede çiftçilere verilmelidir.

Diğer illeri kapsayan tarımsal krediler, sübvansiyonlar, finansman ve projeler bir süreliğine ötelenerek, deprem bölgesinin imar ve ihyasına tahsis edilmelidir. Barınak ve ekli bakıcı evi, yem depoları prefabrik, çelik konstrüksiyon, belli kapasite örnek projeli, ihzarat karşılığı, KKYDP kapsamında ve TKDK kapsamında karşılanmalıdır. İşçilik ihtiyaçları ise sübvansiyonlu kredi olarak, ayni karşılık ödemeli sağlanmalı ve/veya deprem fonundan temin edilmelidir.

deprem_tarim

35 YAŞINA KADAR OLAN DEPREMZEDE ÇİFTÇİLERE 1 YIL SÜREYLE ASGARİ ÜCRET ÖDENMELİ

Üretime devam edecek olan 35 yaşına kadar olan bütün çiftçi ve rençberlerin (kadın-erkek) sigorta giderleri kamu tarafından karşılanmalı, en az 1 yıl süreyle asgari ücret ödenmelidir. Devam eden iki yıl boyunca ise %50-%30 asgari ücret ödemesi devam ettirilmelidir.

9- Tarım ve Orman Bakanlığı, deprem bölgesinde faaliyeti olan Tarım Satış Kooperatifleri, Birlikler, Tarım Kredi Kooperatiflerinin zorunlu olmayan yatırım ve bütçe işlemleri durdurulmalı, buradan sağlanacak kaynaklar deprem bölgesine yönlendirilmeli, yeniden bir kaynak planlaması yapıldıktan sonra ihtiyaca göre yurtdışı kaynaklara başvurulmalıdır.

10- Özellikle AB, ABD, Rusya gibi tarımsal dış ticaretin yoğun olarak yapıldığı, yaş sebze meyve, Fındık, Kayısı, Kuru Üzüm, Kuru İncir, Kiraz gibi stratejik ürünlerde, baskın sağlayıcı ülke olmanın avantajlarına odaklanılmalı, bu ülke ve kuruluşlardan gerekirse ayni karşılıklar üzerinden uygun kredi-hibe koşulları sağlanmalıdır.

Sonuç olarak: Büyük bir deprem felaketi ile karşı karşıyayız. Kentlerimizde oluşan yıkımlar kadar köy/beldelerimizdeki yıkımları da görmek, düşünmek, yaraları sarmak durumundayız. Kaldı ki; köy ve beldelerimizin ülkemizin GIDA GÜVENCESİ açısından hem demografik olarak hem de üretim biçimi olarak MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ olduğu gerçeği bir kez daha -acımasızca- karşımızdadır"