TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, et lobine ağır ithamda bulundu. Bayraktar, “İthalat politikaları sonucunda ülkede maliyetler yükselecek, süt fiyatları düşecek, üretim batacak, tarımda dış ticaret dengeleri bozulacak umurlarında değildir” dedi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar 26'ncı Olağan Genel Kurulu'nun ikinci gününde konuştu.

Bayraktar, Başbakan Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu ve Tarım Bakanı Mehdi Eker'in de katılım sağladığı genel kurul toplantısında et lobisini uyararak şunları kaydetti: Yeri gelmişken, ette ithalat lobilerini de uyarmak istiyorum. Benim çiftçimin, benim üreticimin en büyük korkusu ithalattır. Geçmişte ithalat, büyük zararlara neden oldu. İthal et lobileri, tatlı para kazanmak uğruna, politika belirleyicileri zorlarlar. Onlar üreticinin sorunuyla ilgilenmezler. Üreticimizin maliyeti nedir diye düşünmezler. Ellerinden gelse 78 milyonluk ülke nüfusunu, 37 milyon turisti, yabancı çiftçilerin ürettiği ürünlerle doyurmak isterler. İthalat politikaları sonucunda ülkede maliyetler yükselecek, süt fiyatları düşecek, üretim batacak, tarımda dış ticaret dengeleri bozulacak umurlarında değildir. Tek amaçları, tek dertleri vardır. O da para kazanmak. Para kazanmak uğruna, başka ülkelerin çiftçilerini finansa ederler. Ancak kendi ülkelerini, kendi çiftçilerini düşünmezler. Üretimin bu ülke için önemini bilmezler. Çiftçimiz üzerinden sadece para kazanmak amacıyla oynanacak bu oyunları bozmak için, bugüne kadar verdiğimiz mücadele, bundan sonra da devam edecek. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.

HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SON YILLARDA GELİŞTİ

Bayraktar konuşasını söyle sürdürdü, “Geçen yıl bitkisel üretimimizi sıkıntıya sokan doğal afetlerden, Allaha şükür ki hayvancılığımız çok fazla etkilenmedi. Hayvancılık sektörümüzün gelişiminde şüphesiz son yıllarda önemli bir düzeye ulaşan hayvancılık destekleri çok etkili oldu. Toplam tarım destekleri içinde hayvancılığa verilen desteklerin oranı yüzde 4,5'den yüzde 30'a çıktı.

Toplam büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısı, son 4 yılda yüzde 36 artışla 56,1 milyon başa yükseldi.

Kırmızı et üretimimiz de artmaya devam ediyor. 2010'da 781 bin ton olan toplam kırmızı et üretimi, 2014 yılında 1 milyon ton sınırını aştı.

Tüketicinin makul fiyatlarla et yemesinin tek yolu, bazı lobilerin öne sürdüğü gibi ithalat değil, üreticimizin maliyetlerinin düşürülmesidir. Maliyet aşağı çekildiğinde et fiyatları gerileyecektir.”

Bu lobilere bir Hadisi Şerifi de hatırlatmak istediğini belirten Bayraktar, “Gerçek zenginlik mal mülk zenginliği değil, gönül zenginliğidir” Hadisi Şerifini söyleyerek, “ Yani zengin, malı mülkü olana değil, gönlü zengin olana denir. Allah bu ülkede gönlü zengin olanların eksikliğini göstermesin.

ET VE SÜT KURUMU OLMAZSA OLMAZDIR

Şu konuya da özellikle dikkati çekmek isterim ki süt fiyatlarında istikrar sağlanmadığı sürece, Türkiye'nin et sorunu olacaktır.

Sürdürülebilir hayvancılık politikası için piyasada istikrarın sağlanması çok önemlidir. İstikrar için bir müdahale kurumuna ihtiyaç vardı. Bunu hükümetimizden talep ettik. Talebimiz üzerine et ve süt hayvancılığının gelişmesi için hayati bir göreve haiz olan bu kurumun oluşturulması fevkalade olumludur. Bu kurumun oluşturulmasında Gıda, Tarım Hayvancılık Bakanımız başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

Artık sektörde sömürü düzenine son vermek, süt hayvanlarının kesime gitmesini önlemek, oluşan gelirden kazan kazan politikası ile sektördeki herkesimin kazanmasını istiyorsak, Et ve Süt Kurumu olmazsa olmazdır.

Hayvancılıkta kanatlı sektörümüz yüz akı olmaya devam ediyor. Kümes hayvanı sayısı 300 milyona yaklaştı. Yumurta üretimi, 17 milyarı aştı. Kanatlı eti üretimi, 2 milyon tona yaklaştı. Kanatlı sektörü ihracatı 1 milyar doların üzerine çıktı” dedi.