Girdi artışı, plansız üretim ve daha birçok etken üreticinin belini büküyor. Hükümet yetersiz destekler, ithalatla tarımı giderek çıkmaza sürüklüyor. Çiftçi değersizleştirilirken, yasal hakları da ortada kalıyor. 2007’den bu yana devletin çiftçiye 135 milyar liralık borcu birikti.

Aydınlık gazetesinden Sıla Kemahlı'nın haberine göre, 2006 yılında çıkan Tarım Yasası’na göre tarımsal destekleme için bütçeden ayrılacak kaynağın Gayri Safi Milli Hasıla’nın (GSMH) en az yüzde 1’i olması gerekiyor. Ancak, bu yüzde 1’lik hak çiftçiye hiçbir zaman verilmedi, en fazla yüzde 0.7’lik kısım ödendi. Devletin şu an çiftçiye milyarlarca lira borcu var. 2007’den bu yana çiftçiye eksik ödenen toplam miktar 135 milyar lira. Ziraatçiler Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş’la tarımın sorunlarını konuştuk, çözüm yollarını sorduk.

Demirtaş, sorunların başını girdi maliyetlerindeki artışın ve plansız üretimin çektiğini söyledi. 2006’da çıkan Tarım Yasası’nda belirtilen ödemelerin çiftçiye yapılmamasına ilişkin Demirtaş, “Devlet şu an çiftçiye 135 milyar lira borçlu, ödemedi. En azından bu dikkate alınsın. Bu çiftçinin yasal hakkı” dedi. Demirtaş şöyle konuştu: “Girdiler malum. Otomatiğe bağlanmış artık. Sekiz ayda sekiz sefer mazota zam gelmiş. Yem, gübre, tarımsal sulama, zirai ilaç hepsi zamlandı. Tarımsal ilaçta yüzde 80 artış, gübrede 100’de yüzün üzerinde artış oldu. Tüm sorunların ana nedeni plansızlık. Devletin tarım politikası yok. Alım garantisi yok. Hasat zamanı ithalata başlanıyor.” Demirtaş, girdilere devletin önlem alması gerektiğini belirterek, “Mazotta, ÖTV ve KDV kalktığı zaman fiyat yarı yarıya düşer. Hükümetin üretime yönelik politikalar yapması gerek” dedi.

‘KENEVİR ÜRETİMİNDEKİ SORUNLAR AYDINLATILMALI’

Yasağı yıllar sonra kalkan kenevir üretiminin önemine dikkat çeken Demirtaş, şöyle devam etti: “Kenevir konusu ortaya atıldı. O kadar önemli bir sektör ki. Her işe yarıyor. Ama ekim, tohum ve pazar sorunlarının aydınlatılması lazım. Ekim maliyetinin yüksekliği ve alım garantisi sorunu çiftçiyi korkutuyor.”

TOPRAĞA TOHUM DÜŞMEDEN KAZANÇ BİLİNMELİ

Üreticinin önünü görmesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, “Toprağa tohum düşmeden çiftçi kazancını bilmeli. Bir de hasat zamanı ithalat yapılmamalı” dedi. Demirtaş, akıllı tarımın ülkemizde gelişmesi gerektiğine dikkat çekti. Eylül ayında yapılacağı bildirilen Tarım Şurası’nın önemini vurgulayan Demirtaş, “Ciddi şeyler görüşülecek. Umarım üreticiyi de dinlerler” dedi.

‘ÜRETİCİLER KREDİLERDEN NASİBİNİ ALDI’

Bakanlar Kurulu’nun tarımsal kredilerde faiz oranının yüzde 8 olmasına ilişkin kararına rağmen, Tarım Kredi Kooperatiflerinin çiftçiye yüzde 23-24 gibi ticari kredi oranları ile kredi kullandırmasını değerlendiren Demirtaş, “Eskiden kredi faizleri üreticiler için ucuzdu. Dolardaki dalgalanma nedeniyle yükseldi. Bazı üreticiler de bundan nasibini aldı. Projeye göre yüzde 4 ila 6 arası genelde kredi çekince faiz veriliyordu. Bu yüzde 8’e çıktı sonra yüzde 18’e. Üreticinin 100 milyarın üzerinde borcu var. 8 binin üzerinde çiftçi icra takibinde” diye konuştu.