Tarım ve Orman Bakanlığı, üst üste iki yıl boyunca ekilmeyen tarım arazilerinin kiraya verilmesi sürecini 1 Eylül’den itibaren başlatıyor. Bakanlık tarafından çıkarılan “İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmelik” kapsamında yapılacak kiralamalarda, araziler vasfı değiştirilmeden sezonluk olarak kullanılabilecek.
Kira bedeli, Arazi Tespit Komisyonu tarafından belirlenecek ve öncelik, arazinin bulunduğu yerleşim yerinde ikamet edenlere verilecek.
Kahveci’den sert uyarı: “Asayişçi bakış açısıyla sonuç alınmaz”
Tarım politikaları uzmanı Ergin Kahveci, uygulamanın önemli olduğunu ancak mevcut haliyle beklenen sonucu vermeyeceğini söyledi.
Kahveci, “Masa başı düzenlemelerle ve asayişçi bakış açısıyla bu iş çözülmez. Sorunun ekonomik tedbirlerle ele alınması gerekir. Bakanlık kapasitesi bu kiralama sürecini yönetmekte yetersiz kalabilir. Veri altyapısı ve kurumsal yapılanma olmadan istenilen sonuç alınamaz” dedi.
Ayrıca arazi kiralamalarının ayrı bir hukuksal zemin gerektirdiğini, mevcut Bakanlık yapısının bu yükü kaldıramayacağını vurguladı.
Çiftlik yasası olmadan başarı mümkün değil
Kahveci, çiftlik yasası ve güçlü bir veri tabanı oluşturulmadan bu uygulamadan fayda beklemenin gerçekçi olmadığını belirtti.
Uzmanlara göre, sadece ekonomik getirisi yüksek büyük ve sulu tarım arazileri kiralanabilecek. Bu alanların toplamda ekilmeyen araziler içindeki payı ise ancak yüzde 5-10 seviyesinde. Küçük ve kuru tarım arazilerine ise talep olmayacağı ifade ediliyor.
Hukuki tartışmalar da kapıda
Öte yandan, ekilmeyen tarım arazilerinin kiralanmasına ilişkin süreç Danıştay’a da taşındı. Yüksek Mahkeme, mülkiyet hakkı ve toprakların değerlendirilmesi hükümleri nedeniyle konuyu Anayasa Mahkemesi’ne havale etti. Ancak bu karar Bakanlığın uygulamasını durdurmayacak.