Sütün tarihi insanlık tarihi kadar eski. Ülkemiz zengin bitki örtüsü ve eşsiz yaylaları ile süt üretimi konusunda elverişli bir coğrafyaya sahip. Türkiye son yıllarda üretimle teknolojiyi birleştirerek, dünyanın önemli süt üreticilerinden biri haline geldi. 2005 yılında kurulan Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği (TSUMB), 260 bin üyesi ile sektörü temsil eden en büyük organizasyonlardan biri. TSUMB Genel Başkanı Tevfik Keskin, süt sektöründeki son durum ile Birliğin çalışmalarını Kırsal Kalkınma dergisine anlattı.

Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği ne zaman kuruldu ne gibi faaliyetler yürütüyor?

Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği olarak 2005 yılında kurulduk, bugün itibariyle 301 birliğe ulaşıldı. Türkiye'de 400 bine yakın süt üreticisi var ve bunların 260 bini bizim üyemiz. Bizim görevimiz üreticiye girdi sağlamak, planlama yapmak ve sektörün kalitesini artırmak. Bizim aynı zamanda kayıt tutmak gibi de bir sorumluluğumuz var. Biz de bu kapsamda çalışmalar yaptık ve Türkiye'nin kayıtlı süt miktarı ortaya çıkmış oldu. Fason olarak ya da kendi markasıyla üretim yapan Birliklerimiz de mevcut. Bu sayede üreticilerimizin gelirini de maksimum seviyeye çıkarabiliyoruz.

Türkiye süt pazarının toplam büyüklüğü nedir?

Türkiye'de 2016 yılı itibarıyla sağılan inek sayısı 5,4 milyon baş, koyun sayısı 15,1 milyon baş, keçi sayısı 4.6 milyon baş ve manda sayısı 63,3 bin baş olarak hesaplanmıştır. Türkiye'de üretilen sütün sadece %50 seviyesindeki kısmı kayıtlı, geri kalanı ise maalesef kayıtsızdır. Bir diğer ifadeyle 2016 yılı rakamlarına göre ülkemizde 18,5 milyon ton süt üretiliyor ve bunun sadece 9 milyon tonu kayıt altına alınabilmektedir. Toplam üretimin 16,7 milyon tonunu inek sütü, 1, 1 milyon tonunu koyun sütü, 479 bin tonunu keçi sütü ve 63 bin tonunu manda sütü oluşturmaktadır. Son rakamlara göre, sütün toplam ekonomik değeri 20 milyar TL iken, kayıtlı sütte bu rakam 10 milyar TL'dir.

Bu üretim rakamları ile Türkiye'nin, dünyada ve AB'deki sıralaması nedir?

Türkiye, 18,5 milyon tonluk üretimle AB içerisinde 3. sıradadır. Ülkemiz mevcut rakamlar itibarıyla dünya süt üretiminin %2,5'ini tek başına karşılamaktadır. Türkiye, dünya inek sütü üretiminde 10'uncu, koyun sütünde 2'nci, keçi sütünde 8'inci, manda sütünde ise 9'uncu sırada yer almaktadır.

Türkiye'deki süt ve süt ürünleri tüketimi hangi aşamada? Dünyada hangi noktadayız?

Türkiye'deki kişi başına düşen süt tüketimi yılda ortalama 27 litre, bu rakam AB'de 90 litre. AB içerisinde birincilik ise Finlandiya'ya ait. Peynir, yoğurt, ayran ve tereyağ gibi türevlerini de içeren süt ve süt ürünleri tüketimiz ise yıllık ortalama 237 kg, bu rakam AB'de 310 kg seviyesinde. Dünya ortalaması ise son verilere göre 110 kg olarak tespit edildi.

Sektör ihracat anlamında hangi seviyede?
Tükiye'nin süt ve süt ürünleri ihracatı 2016 yılında %23 oranında artarak 288 milyon dolara ulaştı. Her ne kadar süt ürünleri toplam ihracat miktarı bir önceki yıla göre artış göstermiş olsa da peynir grubu ürünlerde olduğu gibi bazı ihracat kalemlerinde düşüş yaşandı.

En çok hangi ürünleri ihraç ediyoruz? İhracat ve ithalatta hangi pazarlar ilk sırada?

Ülkemiz süt sektöründe ağırlıklı olarak Irak, Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün, Libya gibi Orta Doğu ülkelerine süt ürünleri ihracatı yapılırken en önemli ihracat ürünlerimiz peynir, peynir altı suyu ürünleri ve son yıllarda süttozudur. Öte yandan, süt ürünlerinde ithalatında en yoğun yapıldığı ülkeler Yeni Zelanda ve AB ülkeleri olurken bu ülkelerden ağırlıklı olarak tereyağı ve peynir ithal edilmektedir.

AB ülkeleri ithalatta ilk sıralarda iken ihracatta neden üst sıralarda değil?

Şu anda çok az firmamız AB'ye ihracat gerçekleştiriyor. AB bu konuda belli kriterleri şart koşuyor. Kendileri gelip kontrollerini sağlıyorlar, bu kriterleri tutturan firmalar AB ülkelerine ihracat gerçekleştirebiliyor. Biz mecut işletmelerimizin o seviyelere çıkması hususunda çalışmalar yapıyoruz. Bununla birlikte bazı çiftliklerimiz de AB standartlarının üzerinde. Hastalıklardan ari işletme sayısı da ülkemizde son yıllarda giderek artıyor.

Türkiye'nin süt üretimindeki potansiyeli nedir?

Gerekli yapısal düzenlemelerle birlikte, verimlilik artışı ve istikrar sağlanabilirse, Türkiye 18,5 milyon ton olan mevcut üretimini 30 milyon tona kadar çıkarabilir. Bu potansiyel ülkemizde mevcut. Bu rakama çıktığımız zaman AB içerisinde 1'inci sıraya yükselebiliriz.

Ülkemizde bölge ve illere göre ön plana çıkan iller hangileri?

Entegre süt işletmeleri tarafından toplanan süt miktarının illere göre dağılımında, süt üretiminin en yoğun olduğu bölgeler Ege Marmara ve İç Anadolu bölgeleridir. Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık kayıtlarına göre 300 bin tondan fazla sütün toplandığı iller sırasıyla İzmir, Konya, Balıkesir, Aydın, Denizli, Burdur ve Çanakkale'dir. Tekirdağ, Edirne, Kırklareli gibi Trakya Bölgesi illeri ile Bursa, Manisa ve Aksaray da 2016 yılında önemli süt üretim merkezileri olmuştur.

Türkiye'deki süt üreticilerin mevcut yapısı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Ülkemizdeki çiğ süt üretimine ilişkin toplam süt sığırı işletme sayısı diğer ülkelere kıyasla oldukça yüksektir. Ancak işletmelerin sahip oldukları sığır sayısına göre kapasiteleri gruplandırıldığında, her ne kadar son beş yıl içerisinde büyük ölçekli işletmelerin sayısı artsa da ülkemizde kurulu toplam süt sığırcılığı işletmelerinin %74'ü 10 başın altında kapasiteye sahiptir. Üreticilerin %65'i de 40 yaş ve üzerindeki kişilerden oluşmaktadır.

Şu anda Türkiye'de sütün litre fiyatı nedir?
Şu anda ülkemizde soğutulmuş sütün fiyatı 1,4 TL. Aslında fiyattan çok karlılığına bakmak gerek. Yüksek girdi maliyetleri üreticilerin kar etmesini engelliyor. Burada yem fiyatlarına değinmek istiyorum. Malumunuz süt üreticisi için en büyük girdi maliyeti yem. Devletimiz bizim gibi Birlikler vasıtasıyla yem desteği verebilir. Yem ithalatına ise karşıyız. Çünkü ithalat kalıcı bir çözüm değil. Ülke olarak bizim yem konusunda potansiyelimiz de var. Parayı yabancı üreticiler kazanacağına bizim üreticilerimiz kazansın ve sürdürülebilir olsun. Yem konusunda ayrıca stokçuluğun da önüne geçilmesi gerekiyor.

TKDK süt üreticilerine de önemli destekler veriyor. Bunların sektör ve ülke açısından önemi nedir?

TKDK destekleri sektör açısından çok önemli. TKDK kriterleri genel olarak üreticilerin de kriterlerini yükseltiyor. Özellikle malzeme ve ekipman desteği sektörümüz açısından büyük önem taşıyor. Çünkü sürdürülebilir ve katma değerli süt üretiminin yolu teknolojik ekipmanlardan geçiyor. Özellikle küçük ölçekli işletmelerin daha fazla desteklenmesi gerekiyor. Destekleme noktasında bizim gibi Birliklerler de ortak bir çalışma yürütülebilir.

Son olarak süt üreticilerinin talepleri neler?

Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği olarak sütte istikrarlı bir fiyat politikası olmasını istiyoruz. Süt fiyatında istikrar olmazsa bu bütün hayvancılık sektörüne yansıyor. Türkiye'de hayvancılık piyasasındaki istikrarın yolu sütten geçiyor. Süt fiyatları sürdürülebilir seviyede olduğu zaman, Türkiye'de hayvancılık sorunu da ortadan kalkar. Süt her gün alınıp satılan bir ürün, üretici para kazanırsa, hayvanına daha iyi bakıyor, o oranda et miktarı da artar. Her şeyden evvel göçü engelleyerek, insanların memleketlerinde kalmalarını sağlayabiliriz.

TARIMDANHABER