Süt üreticilerinin uygulanan politikalar sebebiyle zor günler geçirdiğini söyleyen Özgür Bakan, "Süt üreticilerinin içine düştüğü krizin asıl sebebi et fiyatlarının yüksek olmasıdır. Hayvan sahipleri et fiyatlarının yüksek olması sebebiyle süt veren hayvanlarını bile kesime gönderiyor. Kesilen hayvan sayısı arttıkça süt veren hayvan sayısı da bir o kadar düşmüş oluyor. Bu krizi hayvan ithal etmek ile bitiremezsiniz. Çözüm ithalatta değildir. Yaklaşık 10 senedir süt fiyatları 1,1 ile 1,2 TL arasında seyrediyor. Bu zaman zarfındaki enflasyon düşünüldüğüne, yeme, gübreye, mazota ve ilaca gelen zamlar hesaplandığında süt fiyatlarının 2,1 TL olması gerekiyordu. Ancak süt üreticileri 10 senedir sütlerini aynı fiyattan satmak zorunda kaldılar" diye konuştu.

Bakan, "Enflasyonu yükseltmeme adına süt fiyatlarını belirleme hakkını Ulusal Süt Konseyinden alarak Gıda Komisyonuna devretmesinin süt üreticilerini endişeye sevk etmiştir. Gıda Komisyonu bugüne kadar sıkıntıya sebep olan ürün açıklarını ithalat yoluyla kapatma yoluna gitti. Genel politika olarak ithalatat yolunu benimsedi. Şimdi süt üreticileri süt açıkları konusunda da Gıda Komisyonunun süt ithalatına yönelmesi korkusunu taşıyor. Süt ithalatı olursa zaten zor durumda olan süt üreticiliği tamamen perişan olma noktasına gelir. Eğer ucuz süt üretilmesi isteniyorsa bunun yolu süt ithal etmek değildir. Çözüm gayet basittir. Süt üreticilerinin girdi maliyetlerini azaltırsanız, süt fiyatları artmaz, üreticiler krizden çıkmış olurlar. Üretimin artmasıyla da süt açığı kapanmış olur. Üreticinin en büyük sorunu hızla artan yem fiyatlarıdır. Bu konuda üreticiye sağlanan KDV indirimi çözüm değildir. Bu KDV indirimi çiftçiye katkı sağlamadı. Biz yem faturalarına destekleme primi verilmesini istiyoruz. Çiftçinin kullandığı yemin fiyatı 30-35 lira olması gerekirken, yemin çuval fiyatı bugün 60-70 Lira civarındadır. Destekleme fiyatlarının arttırılmasını istiyoruz. Örgütlerin desteklenerek güçlendirilmesini istiyoruz. Süt üreticilerinin maliyet fiyatları sivil toplum örgütleri kanalıyla tespit edilmeli, üzerine yüzde 25 kar payı konularak süt fiyatları belirlenmelidir. Süspansiyonlu krediler, hibeler, bedava hayvan vermeler çiftçilere ilaç olmaz. Çiftçilere ve üreticilere hak ettiği ücretler verilirse onlar kendi meselelerin çözeceklerdir. Ayrıca hayvan alım kredilerinin tek bir devlet bankası aracılığı ile değil bütün bankalar aracılığı ile verilmesini talep ediyoruz" dedi.

TARIMDANHABER