Bayraktar, Birlik merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Ramazan ayı öncesinde üretici ve market fiyatlarını açıkladı, Ramazan ayında görülebilecek gıda fiyat artışları konusunda uyarılarda bulundu.

Bayraktar, özetle şunları kaydetti: 

“Ekonomik açıdan sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Bu krizin bir farklı tarafı var. Bu krizde et pahalı, meyve, sebze pahalı, ekmek pahalı. Pazar yangın yerine dönmüş durumda”

ESKİ KRİZLERİ UCUZ GIDA İLE ATLATTIK

-“Eski krizleri nasıl atlattık? Ucuz gıda ile atlattık. Ucuz et, ucuz meyve ve sebze, ucuz ekmek ile atlattık. Bu krizi atlatmak istiyorsak muhakkak suretle üreticiyi destekleyeceğiz, maliyetleri aşağı çekeceğiz, ucuz gıdaya ulaşacağız”

-“Bu krizi kısa zamanda atlatmak istiyorsak eti, meyveyi, sebzeyi, ekmeği ucuzlatmamız lazım. Gıdayı ucuzlatmamız gerekiyor. Bunu yapamazsak kriz daha uzun sürer”

ÖNCELİKLE ÇİFTÇİNİN SORUNLARINI ÇÖZMEMİZ GEREKİYOR

-“Bunu yapmanın yolları belli. Öncelikle çiftçimizin sorunlarını çözmemiz, çiftçimizi tarlada tutmamız lazım”

-“Tarımda üretim şart. Üretimi sağlayamazsak, çiftçimizi tarlada tutamazsak bu pahalılık devam eder. Türkiye de bu krizi kolay kolay atlatamaz”

BİZ ÜRETMEZSEK 76 MİLYON NE YİYECEK?

-“Biz 5 milyonuz. Biz üretemezsek, kalan 76 milyon ne yiyecek? Biz üretemezsek 45-50 milyon turiste bu yaz ne yedireceğiz? Biz üretemezsek 5 milyon mülteci, yabancı, sığınmacı ne yiyecek? Bunları hesap etmek zorundayız”

-“Artık ithalat yaparak bu kadar geniş büyük bir kitleyi doyurma şansımız yok. İthalat pahalı. Türkiye’nin ithalat yapma şansı kalmadı. Bugün buğdayın ithal maliyeti ton başına 1400 liranın üzerinde. Buğday üreticisine siz yeterli, geçinebileceği parayı vermezseniz 1400 lirayı kalkarsınız, yabancı ülkelerin çiftçilerine verirsiniz”

-“Onun için üretimi desteklemekten başka çare yok. Üretim, üretim, üretim. Bu ülkenin muhakkak surette üretmesi lazım. Bu krizi başka türlü çözemeyiz”

-“Üreticilerimizin maliyetlerinin düşürülmesini talep ediyoruz. Acilen tarımda girdi fiyatlarının makul seviyelere çekilmesi gerekiyor. Bununla ilgili hükümetimize bir rapor sunduk”

-“Döviz kuru Rahip Brunson olayından sonra fırladı. Sadece kur fırlamadı, 2018 Eylül ayında mazot, gübre, ilaç fiyatları da fırladı. Tohum fiyatları da arttı. Bütün girdi fiyatları fırladı”

ÇİFTÇİNİN KULLANDIĞI GİRDİLERİN YANINA YAKLAŞILMIYOR

-“Çiftçinin kullandığı girdilerin yanına yaklaşılmıyor. Gübre, mazot, yem, elektrik, tohum, ilaç gibi hemen her girdinin fiyatlarında büyük artışlar oldu”

-“Kur yüzde 26 civarında geriledi ama bizim girdi fiyatları aşağı düşmedi. Kurda meydana gelen düşüşler özellikle gübre, yem, elektrik ve ilaç fiyatlarına yansımadı”

-“Eğer ucuzluk istiyorsak üreticimize sahip çıkmamız lazım. Çiftçimiz, enflasyonun çok üzerinde yükselen fiyat artışları nedeniyle yeterince gübre kullanamıyor. Üreticimizin tarlada kalmasını, üretmesini sağlamamız lazım. Aksi takdirde gıdada ucuzluk hayaldir”

-“Fiyatların spekülasyonla yükselmesini önlemek için kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz”

-“En büyük sorunlarımız yapısal sorunlarımızın çözülememiş olması ve girdi maliyetleridir. Üretim planlaması yapamıyoruz. Maliyetlerimizi düşüremiyoruz. Bunlar olmayınca fiyat istikrarını da gelir istikrarını da sağlayamıyoruz”

-“Ramazan ayı öncesinde üretici ve market fiyatları arasındaki fark en fazla yüzde 299,8 ile kuru incirde görüldü”

-“Patateste depolardaki ürün miktarının azalmasının yanı sıra yeni ürün hasadının tam olarak başlamaması fiyatları yükseltti. Kuru soğanda da depolardaki ürünün bitmesi, yazlık soğan hasadının da yeni yeni başlaması fiyatları artırdı”