Bayraktar, yaptığı açıklamada, Anadolu'nun hem yabani asma hem de kültür asması yönünden çok zengin bir gen potansiyeline sahip olduğuna dikkati çekti. Dünya üzüm üretiminin 2016'da 77,5 milyon ton olarak gerçekleştiğine değinen Bayraktar, üzümde 14,8 milyon tonluk üretimiyle Çin'in ilk sırayı aldığını belirtti. Bayraktar, üzüm üretiminde 4 milyon tonla dünyada altıncı sırada bulunan Türkiye'nin, dünya üretiminin yüzde 5,2'sini karşıladığını ifade etti.

Üzüm üretim alanlarının dünyada 7,1 milyon hektarı bulduğunu aktaran Bayraktar, bağ alanlarının yüzde 6,1'ine sahip Türkiye'nin, sıralamada beşinciliği aldığını belirtti.

Dünyada 9 milyar dolarlık üzüm ihracatı yapıldığını vurgulayan Bayraktar, Türkiye'nin 2016'da 531 milyon dolarlık üzüm ihracatı ile Şili, ABD, İtalya, Çin, Peru ve Hollanda'nın ardından Güney Afrika ile birlikte yedinci sırada yer aldığını kaydetti.

Bayraktar, "Türkiye dünyanın 102 ülkesine üzüm ihracatı yapıyor. İhracatta Avrupa Birliği ülkeleri yüzde 54,6 pay alıyor. Özellikle kuru üzümde ihracat imkanları artırılır, mevcut pazarlar korunur, yeni pazarlar bulunursa ihracat çok daha fazla artırılabilir. Üzümde ürün temizliğine ve ambalajlamaya da önem verilmelidir. Üzümde katma değeri artırıcı çalışmalar da yapılmalıdır." önerilerinde bulundu.

"OKUL ÜZÜMÜ PROGRAMI DEVAM ETMELİ"

Üzümün, A ve C vitamini bakımından oldukça zengin olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"100 gram üzüm, vücudun günlük C vitamini ihtiyacının tam 3 katını, demir ihtiyacının 3'te 1'ini, kalsiyum ihtiyacının 5'te 1'ini karşılıyor. A ve C'nin yanı sıra B1, B2, B6, E vitaminleri içerir. Potasyum, fosfat, fosforik asit mineralleri ile protein ve karbonhidrat açısından da oldukça zengindir.

Bu kadar sağlıklı bir besin maddesinin tüketiminin artırılması için gayret sarf edilmelidir. Özellikle okul üzümü programı devam etmeli, çocukların bu faydalı besinden azami faydalanmasına dikkat edilmeli, her yıl rekoltenin belirli miktarı bu program kapsamında değerlendirilmelidir."