Edirne Genç Çiftçiler Derneği tarafından yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

Kamuoyunda torba yasa olarak bilinen Bazı Vergi Kanunları ile Kanun Tasarısı'na eklenen bir maddeyle; "Meyveli gazoz, sade gazoz, alkolsüz bira, enerji içecekleri, nektarlar, limonatalar, meyve suları (üzüm şırası dahil), sebze suları (fermente edilmemiş ve alkol katılmamış), mineral sular ve gazlı sular, ilave şeker veya diğer tatlandırıcı maddeler katılmış olsun olmasın yalnız ambalajlanmış olanlar ve/veya toptan teslime konu edilen içecekler' yüzde 10 ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) kapsamına alınmıştır.

1 Ocak 2018'den itibaren geçerli olacak bu düzenleme ile limonata ve meyve suyu da özel tüketime dahil olacaktır.

Tasarının görüşmeleri sırasında Perşembe akşam saatlerinde verilen bir önergeyle böyle bir düzenlemeye gidilmesi kamuoyunda büyük şaşkınlık yaratmıştır. Ülkemizde lüks olduğuna inanılan birçok kalemden ÖTV alınmazken meyve suyu ve limonatanın ÖTV kapsamına alınması toplumun bir çok kesiminde mağduriyete neden olacaktır.

Özellikle altını çizmek gerekir ki bu durum tüketiciyi etkileyeceği kadar üreticiyi de etkileyecektir. Bu son ÖTV düzenlemesi ile meyve suyu ve limonata fiyatlarının artması sonucu tüketim düşecek, bu durumda üretime olumsuz yönde etki edecek, sanayici maliyetleri düşürmek isteyecek ve çiftçiye fiyat baskısı oluşturacaktır. Olaya bir de mali açıdan baktığımızda %10'luk ÖTV oranına %18'lik KDV'de eklendiğinde fiyatların yükselmesi kaçınılmazdır. Çünkü ÖTV; KDV'nin matrahına dahildir. Verginin vergisi durumu söz konusudur.

Türkiye'de hem üreticinin hem tüketicinin yoğun bir mağduriyet yaşadığı bir dönemde böyle bir kararı doğru bulmuyoruz. Bu karar da üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makasın daha da açılmasına sebep olacaktır.

Türk çiftçisinin ürettiği meyvelerin hammaddesini oluşturduğu meyve suyu ve limonata sektöründeki bu düzenleme kuşkusuz hammadde üretimini düşürecek, sektör ithalata yönelecektir. Bu yıl Malatya'da para kazanamadığı için 2 milyon kayısı ağacını kesen çiftçimiz bu son ÖTV düzenlemesi ile adeta üretimden kopacaktır.

Kısacası bizler Gıda Enflasyonu ile baş edilebilmesi için hem üreticinin hem tüketicinin korunması gerektiğini, üreticinin her alanda desteklenmesi ve üretici ile adeta bir elmanın iki yarısı olan sanayicinin de mağdur edilmeden ucuz ve güvenilir gıdanın halka ulaşmasını istiyoruz. Son gelen ÖTV düzenlemesini de bu anlayışa uygun bulmadığımızı ve saydığımız olası mağduriyetlerin önlenmesi için gerekli yeni düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz.

TARIMDAN HABER