Sektörün üzerinde büyüme yakaladıklarını açıklayan Güvendi, “Tarım sigortalarında her iki poliçeden birini Tarım Kredi Kooperatifl eri düzenlendi. İlk altı ayda 605 bin poliçe ürettik. Tarım sigortalarında hem prim üretiminde hem de poliçe üretiminde söz sahibiyiz. Tarım sigortalarına ilginin arttığı düşünülebilir ancak, çiftçi kayıt sisteminde kayıtlı tarımsal işletmelerin büyüklüğü ve ortaklarımız tarafından kredilere teminat olarak gösterilen varlıklara göre bu oran düşük" dedi.

Tarım sigortalarının yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu ve primlerin yüksek olmadığını kaydeden Güvendi, “Hatta kredi kullanan ortaklarımıza sağlanan kredi faiz desteği ve yüzde 50 prim desteği ile birlikte sigorta çok cüzi rakamlara tekabül ediyor. Ayrıca bu sigorta primi hasat sonunda kredi vadesiyle birlikte ödeniyor" dedi.

Prim tutarının sigortanın yaygınlaşması önünde engel olmadığını kaydeden Güvendi, “Meyvecilikte prim tutarı tahıldan çok yüksek ama onlarda elde ettiğimiz hasılat ve sigortalılık oranı tahıldan yüksek. Bu açıdan bize göre sorun devlet destekli tarım sigortalarının yeterince bilinmemesi ve üreticilere tanıtılamamasıdır. Teşkilat olarak tarım sigortalarının yaygınlaştırılması için sigorta müdürlüğümüz ve bölge müdürlüklerimiz aracılığıyla gerekli eğitim, tanıtım ve bilgilendirme çalışmalarını yapıyoruz" diye konuştu.

Kapsam genişletilmeli

Tarım ve hayvancılık sektörünün, olumsuz hava koşullarından ve iklim kaymalarından anlık olarak etkilendiğini belirten Güvendi, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu yıl kar yağışı ve yağmurun faydasının yanı sıra aşırı kar ve yağmurun yanında dolunun da da zararını gördük. Tarımdaki doğal riskleri ortadan kaldırmak mümkün değil ancak, riski sigorta ile en az hasarla yönetmek mümkün. Bu amaçla kurulan Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) bu riskler karşısında çiftçilerin güvencesi durumunda. Doğal afetler TARSİM'in önemini ortaya koydu. Tüm üreticiler TARSİM sisteminin kapsamının ihtiyaçlara uygun bir biçimde güncellenmesini ve genişletilmesini bekliyor. Bu doğrultuda aşırı yağış ve soğukla birlikte geçmiş yıllarda üreticilerin muzdarip olduğu kuraklığın da sistemin içerisine alınması gerektiğini düşünüyorum."

HÜSEYİN GÖKÇE / DÜNYA