Önsel Ünal / Gazeteci-Yazar / [email protected]

Hindistan ve Çin verimsiz şeker fabrikalarını "biyoetanol" tesislerine dönüştürüyor.

Gelişen dünyada yaşam standartları arttıkça buna paralel kişi başına düşen enerji ihtiyacı da artış gösteriyor. Bu nedenle asıl problem petrol kullanımının nasıl azaltılacağı değil, ulaşım ve hayatın diğer alanlarında artan enerji talebinin nasıl karşılanacağıdır. Bu durum yenilenebilir enerji kaynaklardan enerji üretimini ön plana çıkarıyor. Dünya petrol kaynaklarının giderek azalmasının ileride oluşturacağı sıkıntı büyük.Son dönemde önemi artan yenilenebilir enerji kaynaklarından birisi de biyoetanol.

BİYOETANOL'DA LİDER ABD

Dünyadaki biyoetanol üretiminde lider konumda olan ABD, biyoetanol üretiminde hammadde olarak mısırı kullanıyor. ABD'den sonra gelen Brezilya, şeker kamışı, Avrupa'da ise buğday biyoetanol üretiminde kullanılan temel hammaddeler. ABD'nin dünya biyoetanol üretimindeki payı yüzde 56,7 ile birinci sırayı alırken, Brezilya yüzde 26,7 ile ikinci sırada yer alıyor.

TÜRKİYE'NİN KAPASİTESİ ÇOK DÜŞÜK

Türkiye'nin biyoetanol üretim kapasitesi 203 milyon litre/yıl. Türkiye'de, tarımsal hammadde kullanılarak, biyoetanol üretimi dört büyük işletme tarafından gerçekleştiriliyor. Konya Şeker Sanayi'nin 2007 yılında Çumra'da hizmete açtığı yıllık 84 milyon kapasiteli Biyoetanol Fabrikası ile Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi'ne bağlı 4 alkol fabrikası var. Bunlar Eskişehir, Turhal, Malatya ve Erzurum Alkol Fabrikaları. Bu tesislerde hammadde olarak şeker pancarı melası kullanılıyor. Bu tesislerin dışında mısır ve buğday kullanarak biyoetanol üreten iki kuruluş daha var. Bunlardan ilki 2004 yılında Bursa'da üretime başlayan Tarkim ikincisi ise 2008 yılında Adana'da faaliyete geçen Tezkim.

ABD'nin "biyoyakıt" üretimindeki hedefi 40 milyon metreküp. Hindistan ve Çin ise verimsiz şeker fabrikalarını "biyoetanol" tesislerine dönüştürüyor...

Biyoetanol 35 yıl önce Amerika ve Brezilya'da kullanılmaya başlandı. Amerika'da karışıma biyolojik usullerle elde edilmiş yüzde 10 etanol ekleniyor ve adına da "gasohol" deniyor. Şimdi katkı miktarı daha arttırılmış durumda. Bazı eyaletlerde yüzde 25'e kadar etanol serbest..."Biobenzin" ise Petrol Ofisi'nin tescilli markası.

DÜNYADAKİ GELİŞMELER ŞEKER FABRİKALARINI DEĞERLENDİRİYOR

Dünya biyoetanol üretiminde yaşanan gelişmeler ülkemizdeki şeker fabrikalarını daha önemli kılıyor. Uzmanların görüşlerine göre üretim diyagramına eklentilerle şeker fabrikalarının "ham şeker şurubu"nu doğrudan işleyen etanol fabrikalarına dönüşmesi mümkün. Özellikle mısır şurubundan şeker üretimi nedeniyle giderek daralan pancar ekimini yeniden cazip kılacak önemde stratejik bir yaklaşım bu.

KÜÇÜK DÜŞÜNMEYELİM!

Bazı eklentilerle bir şeker fabrikası tümüyle etanol tesisine dönüşebiliyor. Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bulunan ve kimilerine göre zarar ettiği iddia edilen Şeker Fabrikalarının kapatılması ya da birilerine yok pahasına satılmaması için en etkili çözümün başında buraların küçük maliyetli yatırımlarla bölgede binlerce insana istihdam sağlayacak biyoetanol tesislerine dönüştürülebilir.

KISMİ DE OLSA BAZI YATIRIMLAR UMUTLANDIRIYOR

Ayrıca böylesine önemli bir yatırım son yıllarda devam eden "mısır" ve "pancar" arasındaki kota kavgasına son noktayı koyacak gibi görünüyor. Bu arada bazı şeker fabrikalarında kısmi yatırımlarla ham şerbetin etanola dönüştürülmesi çalışmaları yapılıyor. Ancak bu çabaların verimli olabilmesi için sistemin büyük ölçüde etanol üzerine entegre edilmesi gerekiyor.

Politik gerekçelerle geçmişte bazı yörelerde yapılan şeker fabrikalarının etanol üretim merkezlerine dönüştürülmesi, hem çiftçi hem de tüketici açısından stratejik önem taşıyor.

DÜNYADA DİKKAT ÇEKEN YÖNELİŞ

Bugün dünyada şeker pancarı ile tatlı patates tahıldan daha fazla ilgi görmeye başlamış durumda. Hindistan'ın bazı eyaletlerinde pancar işleyen şeker fabrikalarının bir bölümü büyük ölçüde etanol üretimine kaydırılıyor. Aynı süreç Çin'de de yaşanıyor. Tatlı patatesten etanol üretiminde Guyana'da yapılan şeker fabrikası bir başka ilginç örnek.

TÜRKİYE'DE DE SAYININ ÇOĞALMASI GEREKİYOR

Keza Brezilya'da da şeker kamışından üretim yapan bazı fabrikalar sırf etanol üretimine yönlendirilmiş. Bizde ise etanol üretiminin ilk başarılı örneği hatta bu alandaki gururlarımızdan biri Çumra Şeker Fabrikası'nda gerçekleştirildi. Söz konusu tesis halen üretmekte olduğu şekerin yanı sıra susuz etanolu de üretiyor.

Türkiye'de 1 Kasım seçimlerinden sonra yeni hükümetin aslında bir nebze elini kuvvetlendirecek biyoetanol üretiminin şimdiden yıldızı parlayacak gibi duruyor.

PETROL KRİZİNE KARŞI ALTERNATİF REZERV

Kurulacak yeni hükümet nezdinde daha kapsamlı stratejik kararlar alınıp bazı şeker fabrikalarının etanol üretimine kaydırılması gerçekleşirse olası petrol krizlerinde alternatif rezerv imkânı da oluşacak. Aksi takdirde bir çok üründe olduğu gibi AB bünyesi içinde sayıları hızla artan biyoetanol tesislerinin ürettiği malları ithal etmek zorunda kalacağız. Bu sonuç hem fiyatların yüksek düzeyde olmasına yol açacak; hem de etanol üretimine uygun tarımsal coğrafyada üreticilerimiz nemalanamayacak.

PANCAR EKİMİNİ ARTIRIYOR

Hindistan'da yapılan araştırmalar yüzde 10'luk biyoetanol kullanımının standart hale gelmesiyle toplam şeker pancarı ekiminde yüzde 45 yükseliş yaşanacağını; ürün karlılığı artarken fiyatların düşeceğini ortaya koyuyor.Türkiye'de ise gıda ürünü diyebiyoetanol üretimine karşı olmak çok yersiz. Ülkemizde milyonlarca hektar ekilemeyen arazi bulunuyor. Ülke olarak biyoyakıt sektörünün geliştirilmesi için ön koşulların başında programlı bir tarım politikası gerekiyor.Bugün ülkemizin birçok bölgesinde kurulu olan şeker fabrikaları özellikle biyoetanol üretiminde hammadde ve teknoloji bakımından gelişmiş bir altyapıya sahipler. Yapılacak yasal düzenlemelerle özellikle şeker pancarından biyoetanol üretimi özendirilmelidir.

FIRSAT DEĞERLENDİRİLİRSE TÜRKİYE BÖLGEDE LİDER OLUR

Sonuç olarak, şeker fabrikalarının özelleştirilme süreci şimdilik askıya alınsa da program dahilinde. Bu konuda yeni hükümete çok önemli bir görev düşüyor. Başta özelleştirilmesi düşünülen şeker fabrikaları için yeniden bir stratejik plan gerekiyor. Arkasından vakit geçirmeden, iyi organize edilmiş bütün aşamaları çok iyi planlanmış biyoetanol politikası gelmektedir ki Türkiye'nin bölgesinde lider biyoyakıt üreten ülke olması çok uzak bir ihtimal değildir.

TARIMDAN HABER