Türkiye'nin değişik bölgelerinde ardı ardına yaşanan don olayı, sel, dolu ve aşırı yağışların, meyve sebze üretimini olumsuz etkilemesinin faturası hem üreticiye hem de tüketiciye çıkıyor. Üretici ürününden para kazanamazken, tüketici de ürün az olunca yüksek fiyattan tüketmek zorunda kalıyor. Bu yıl Karadeniz, Marmara, İç Anadolu ve Akdeniz Bölgesinde tarım ürünlerini yine don, dolu, sel ve aşırı yağışlar vurdu. Kayısı, şeftali, kiraz, elma armut, üzüm, badem, erik gibi meyvelerin yanı sıra tarla rünlerinin de zarar görmesi, pazar ve marketlerde fiyatlara yansıdı. Kaliteli kiraz pazar tezgahında bile 12 liraya satılırken, kayısı ve şeftali en düşük 6-8 liraya, kaliteli papaz erik 12 liraya kadar çıktı. Fiyat artışları benzer şekilde sebze fiyatlarında da uzun süre devam etti. Meyve sebze fiyatlarındaki yükseklik tarla ürünlerinin çıkmasıyla düşme eğilimine girmişken, sektör temsilcileri, ramazan ayı ile birlikte fiyatların yeniden artış eğilimine geçeceğini ve yaklaşık yüzde 30-40 düzeyinde yeniden artacağının sinyalini verdi.

Fiyat artışı yüzde 30-40 düzeyinde olacak

DÜNYA'ya konuşan Türkiye Meyve Sebze Komisyoncu ve Tüccarler Federasyonu Başkanı Burhan Er, meyve- sebze fiyatlarında tarla ürünlerinin çıkmasıyla birlikte nisan ayına göre yüzde 100-300 arasında bir ucuzlama olduğunu, iklim şartlarında olumsuzluk olmaması halinde bu düşme eğiliminin süreceğini, ancak Ramazan ayının istisna olacağını söyledi. “Ramazan ile birlikte fiyatlarda ister istemez yükselme olacak" diyen Er, bunun nedenini dolu yağışından etkilenen üretim bölgelerinde ürünlerin sökülüp tekrar ekilmesi nedeniyle sera ve tarla ürünleri arasında oluşacak boşluğu gösterdi. Bu boşluğun ramazanın ilk haftasına denk geldiğini ve fiyatların bu yüzden yüzde 30-40 düzeyinde artacağını tahmin ettiğini dile getiren Er, “ramazanda da sebzeyi pahalı yemeğe devam edeceğiz" dedi.

Aşırı yağışların İzmir'de kirazın kalitesini bozduğunu, don olayından şeftali ve üzümün etkilendiğini anlatan Er, “Kalitenin düşmesi fiyatı da aşağı çekti. Halde düşük kalite kiraz 3-5 lira. Ancak kaliteli kiraz 10-16 lira arasında. Fiyatı etkileyen en önemli faktör üretim miktarı, diğeri de denetimsizlik. Serbest piyasada istediği fiyata satıyor. Bu nedenle üretici ile tüketici arasındaki fiyat farkı da bu kadar açılıyor" dedi.

Büyük zincir marketler hallerin yerine geçiyor

Hal Yasası'nı da eleştiren Ramazan Er, büyük zincir marketlerin haller gibi toptan ürün satmaya başlağını söyledi. Hallere giren sebze meyvenin tamamının devletin denetim ve tassarrufu altında olduğunu, sağlık, hijyen açısından, malı üreten kim, nereden geliyor, nereye gidiyor gibi tüm bilgilerin kayıt altında olduğunu belirten Er, şu bilgileri verdi: “Uluslararası büyük marketler, zincirler yavaş yavaş hallerin yerini tutuyor. Haller gibi toptan satmaya başladı. Küçük pazarcılara marketlere satıyor. Kanunen yasak. Kanun çıkarken 'yapılan değişiklikler büyük hipermarketleri holdingileri memnun etmek için getiriyorsunuz. Bu düzenlemeler halka ucuzluk getirmez' dedik ama 'üretici de tüketici de mağdur edilmeyecek' dediler. Yasa bu şekliyle çıktı. Aradan 3 yıl geçti, nerede bu ucuzluk? Büyük marketlerin üretim bölgesinde 3 liraya aldığını markette 12-15 TL'ye satıyor. Uçurumun nedeni denetimsizlik. Fiyatların belirlenme yeri meyve sebze halleri. Üretim bölgesinden direkt perakendeye götürürseniz, hem kayıt dışılık artar, hem de fiyat. Şu anda olan da bu. Bu kanunun değiştirilmesini, denetim eksikliğinin giderilmesini, tüm sebze ve meyvelerin halden çıkarılmasını istiyoruz ki üretici de tüketici de mağdur olmasın. Yeni hükümetten beklentimiz bu değişikliği yapması."

SERGÜL KESKİN / DÜNYA