Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre 2017 yılı ihracatı 157,1 milyar dolar ile tarihin en yüksek ikinci seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı 6 milyar 373 milyon dolar oldu. İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği'nin ihracatı ise 1.8 milyar dolar olarak kaydedildi.

"2018 için ana hedefimiz bu rakamları daha da yukarıya çekmek olacaktır" diyen Mete, "yurtdışı ve yurtiçi fuarlara, ticaret heyetlerinin yanında çeşitli organizasyonlarla potansiyel gördüğümüz bölgelere yönelik tanıtımlara, yurt içinde ihracat yapma potansiyeli olan firmaları teşvik etmeye ve ülkemizi en iyi şekilde tanıtmak için çalışmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

Türkiye'ye uluslararası nitelikte bir gıda fuarı kazandırmak amacıyla ilkini geçen yıl gerçekleştirdiğikleri 'CNR Food İstanbul 2018' fuarına bu sene de destek vermeyi sürdüreceklerinin altını çizen Mete, "Geçen yıl CNR Food'a 300'e yakın ithalatçı katıldı. Bu sene 2 katını hedefliyoruz. Bu fuarlar her sektöre katkı sağlıyor. Ayrıca daha iyi bir ihracat ortamı sağlamak için firmaların karşılaştığı sıkıntıları gidermek için Bakanlıklar ve diğer kurumlarla çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu.

"MEVCUT KANUNLAR HIZIMIZI KESİYOR"

Gıda sektörünün yüzde 8.2 ile yüzde 6'lık sanayi sektörü büyümesini geçtiğini kaydeden Mete, 2018'de de büyümenin ve yeni yatırımların devam edeceğini öngördüklerini belirtti.

İstatistiklere bakıldığında büyümede sanayi yatırımlarının destekleyici etkisinin net bir şekilde gözüktüğünü ancak bu büyümenin devamı için bürokratik süreçlerin de hızlanması gerektiğini kaydeden Mete, var olan kanunların ihracatçıların hızını düşürdüğünü iddia etti. Mete, Ülke menfaati için herkes elini taşın altına koymalı. Bürokratik süreçlerin hızlanması ve bizim hızımızı düşüren kanunların değiştirilmesi gerekiyor. Büyüme hedeflerimize ulaşmak için önümüzdeki engelleri kaldırmalıyız" dedi.

Geçtiğimiz yıl dalgalı bir seyir izleyen döviz kurlarındaki hareketi de değerlendiren Mete, ihracatçı için stabil ve istikrarlı bir kurun çok önemli olduğunu belirtti. Çok hareketli bir kurun ihracatçı açısından problem yarattığını anlatan Mete, şöyle devam etti:

"Giderilmesi gereken problemlerden birinin döviz kuru olduğu ortada. Aslında döviz kurunda, stabilizasyon ihracatçılar için en önemli kriteri teşkil ediyor. Kurdaki sert iniş-çıkışlar bizim için bir handikap. Yeni yılda daha sürdürülebilir, daha stabil bir kur düzeyinin yerleşmesini temenni ediyoruz."

199 ÜLKEYE İHRACAT

Türkiye'nin çok önemli bir gıda ihracatçısı olduğunun altını çizen Mete, hükümetin uyguladığı dış politikayla ihracat rakamlarının artmasını beklediklerini söyledi.

Mete, "Geçen yıl 4 milyon tona yakın un sattık. 199 ülkeye ihracat yapıyoruz. 63 ülkede yüzde 30'un üzerinde artış yakalamış durumdayız. 130 ülkede ihracat rakamlarımız artış gösterdi. Hükümetin uyguladığı dış politikayla ihracat rakamlarımız artış gösterecek. 2018 yılında gıda fiyatlarında; iklimsel olaylar ve mahsul olumlu yönde seyrederse rakamlar normal şartlarda devam edecek. Tarıma dayalı sanayiyi benimsemeliyiz. Tarıma dayalı sanayide devlet destekleri çok önemlidir." dedi.

FİLİSTİN KATKISI 2018'DE

Sektörün ihracat pazarlarına da değinen Mete, “İhracatımızda AB ve Ortadoğu pazarlarının payı yüzde 80 oranında. Sıkışan Avrupa pazarından dolayı Uzak Doğu ülkelerine yöneliyoruz. Dünya fiyatlarıyla üretim yapıp ihracat yapıyoruz. Filistin zaferinin ekmeğini 2018 yılında yiyeceğiz" dedi.

TARIMDANHABER