Çekirgelerle mücadele etmek, erken dönemde çekirgelerin yumurta bıraktığı sahalar olan su tutmayan meyilli araziler, çayır dipleri, tarla kenarındaki işlenmemiş sert topraklar, meyilli ve yumuşak topraklar, çeltik tavaları veya tarla kenarındaki toprak setler gibi alanlarda ilaçlama yapmak gerekiyor.

"Garsiyat alanları" denilen bu alanlarda gözlemler yapılarak yumurta açılımlarının takip edilmesi ve havaların ısınmasıyla yumurtadan çıkan yavruların henüz beslenme amacıyla ekili-dikili alanlara harekete geçmeden önce yoğun olarak bulundukları bu sahaların Bakanlıkça ruhsatlı Cypermethrin 250 g/l EC aktif maddeli ilaçlar 40 ml/da dozunda kullanılarak ilaçlanması gerekiyor.

Üreticilerimizin gerek kendi üretim alanlarında gerekse bu sahalarda kontroller yaparak herhangi bir olumsuz durumla karşılaşıldığında bağlı bulundukları İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerine bildirimde bulunmaları halinde teknik yardım sağlanıyor.


ÇEKİRGEYE İLŞKİN BİLGİLER

TANIMI

Çekirgelerin pek çok türü bulunmaktadır. Ancak en çok bilinen ve tarım arazilerinde en fazla zarar yapan yeşilçekirgelerdir.

Yeşilçekirgeler, vücut rengi açık kahverengi sarıdan yeşilin çeşitli tonlarına kadar değişir. Bazen üst kısımda kırmızımsı kahverengi lekeler bulunur. Genellikle yavaş hareket ederler. Antenleri kıl şeklinde olup vücut uzunluklarının yaklaşık 1,5 katı kadardır.

Yeşilçekirgeler su tutmayan meyilli arazi ve çayırlara yumurtalarını tek tek bırakırlar.

İklim koşulları uygun olduğu zaman bu yumurtalar mart sonu veya nisan ayı başlarında açılır ve 5–6 hafta içinde ergin hâle gelirler.

ZARAR ŞEKİLLERİ

Bitkileri yemek, sapları kesmek suretiyle zarar verirler. Özellikle genç bitkilerde zararları daha fazla olmaktadır. Çok yıllık bitkilerin yeni sürgün ve filizlerini, yaprak ve çiçeklerini, dane ve meyvelerini yiyerek ekonomik düzeyde zarar verirler. Yoğunlukları yüksek olduğu zaman zarar oranı da o yönde artmaktadır. Bunun yanında bazı çekirge türlerinin virüs taşıdıkları ve sağlıklı bitkilere bunları bulaştırdıkları saptanmıştır.

MÜCADELESİ

Kültürel, biyolojik ve kimyasal mücadele yöntemleri uygulanır. Kültürel mücadelede toplu haldeki yumurtlama yerlerinin sürülerek yumurtaların yok edilmesi çekirge yoğunluğunu azaltmak yönünden faydalı olur.

Biyolojik mücadelede ise çekirgelerin oldukça fazla parazit ve predatörü bulunduğundan bunlar bir dereceye kadar zararlıyı baskı altında tutmaktadır. Ancak

çekirgelerin doğal düşmanlarının yapay yolarla üretilerek biyolojik mücadelede kullanılması istenilen düzeyde olamamaktadır.

Tarım alanlarında zararlı çekirge nimfleri görülmeye başlamasından ve yapılan zararlı

belirleme çalışmalarından sonra derhal ilaçlı mücadeleye geçilmelidir. Çekirgeler bu

dönemlerde toplu hâlde ve yavaş hareket ederler. Yumurta açılımı, iklim koşulları ile ilgili olarak duraklıyor ve tekrar başlıyorsa arazide gözlem ve kontrollere devam edilmeli, gerek görülürse bu alanlara tekrar ilaçlama yapılmalıdır. İlaçlama nisan ayında ve 2. döl nimfleri görüldüğünde temmuz ayında yapılmalıdır.