Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Numan Akman'ın hayvancılık istatistiklerini mercek altına alarak incelediğini bildiren Yıldırım, “Hayvan sayısında, et ve süt üretimine kadar verilerin nasıl çarpıtıldığını kanıtladı" dedi.

2009-2014 YILLARI ARASINDA RAKAMLAR PATLADI

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Türkiye'de 1991-2014 yılları arasındaki 23 dönemin;16'sında manda, 13'ünde sığır, 17'sinde keçi ve 14'ünde koyun varlığının azaldığını hatırlatan Yıldırım, ancak 2009-2014 yılları arasındaki 5 dönemde ise bütün türlerde arka arkaya ve çoğu yüksek değerli artışlar yaşandığına dikkat çekti.

Hayvan varlığı sayısında 1991-2014 yılları arasında meydana gelen artışların, mandada yüzde 91,2'si, sığırda yüzde 73'ü, keçide yüzde 97,6'sı ve koyunda yüzde 86,2'sinin 2009-2014 yılları arasında gerçekleştiğinin altını çizen Yıldırım, bu rakamların olağan bir durum olmadığının altını çizdi.

RAKAMLAR ARTIŞI DOĞRULAMIYOR

“Hayvan sayısının bu denli hızlı artması için ne olması beklenir?" diye soran Yıldırım, şunları kaydetti: “Doğumlarda ikizlik oranının artması gerekir. Sığır ve mandada ikizlik oranı zaten düşüktür. Bununla açıklanamaz. Ölüm oranı iyice düşerse hayvan sayısı artabilir, ama bunun için herhangi bir neden yok. Doğuranların oranı artarsa hayvan sayısı artar. Bir yılda bu düzeyde artış sağlayacak kadar olması mümkün değil. Kesilen hayvan sayısı iyice azalırsa hayvan sayısı artar. O zaman da et üretimi düşer. Bu dönemde et üretimi düşmediği gibi ciddi olarak arttı. Dolayısıyla hayvan sayısını bu kadar artıracak bir neden görülmüyor"

Durumu rakamlarla özetleyen Yıldırım, “Prof. Dr. Numan Akman'ın yaptığı değerlendirmede hayvancılık istatistiklerinin aslında bilinçli olarak çarpıtıldığı sonucu çıkıyor. Kaldı ki, et ve süt üretim verilerine bakıldığında bu gerçeği daha net görmek mümkün" dedi.