Rusya-Ukrayna çatışmasının etkilerini değerlendiren Ulusal Hububat Konseyi Başkanı Özkan Taşpınar, Avrupa, Asya ve Afrika'da birçok ülkenin buğday tüketiminin önemli bir kısmını karşılayan bölgenin istikrarsızlaşması birçok ülke için gıda güvenliğinin kaybolması anlamına geleceğini ve gıda fiyatlarının artışına neden olacağını belirterek, “Fiyatların artması daha ileri safhada gıda krizine neden olabilir.” dedi. 

GIDA KRİZİNE NEDEN OLABİLİR

Savaş alanının Avrupa enerji tedarikinde en önemli bölge olmasının yanı sıra tarımsal hammadde üretimi ve ticaretiyle de çok önemli bir yere sahip olduğunu kaydeden Taşpınar şunları söyledi: 

Avrupa, Asya ve Afrika'da birçok ülkenin buğday tüketiminin önemli bir kısmını karşılayan bölgede yaşanabilecek bir savaş, birçok ülke için gıda güvenliğinin kaybolması, fiyatların artması daha ileri safhada gıda krizine neden olabilir.

Rusya ve Ukrayna’nın Dünya ihracatında ihraç payı; buğday %29, mısır %20, arpa %30, ayçiçeği %32, kanola %19. Buğday ihracatı 2021'de bir önceki yıla kıyasla yüzde 8,5 artarak 8,8 milyar dolara çıkan Rusya, tarım sektörüne yönelik yatırımlarını artırmayı planlıyor. Ukrayna ise dünyanın en büyük 5'inci buğday ihracatçısı olarak ön plana çıkıyor. Ukrayna, buğday ihracatının yüzde 95'i Karadeniz üzerinden gerçekleştiriliyor.

İKİ ÜLKEDE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ

İki ülke arasındaki savaşı Türkiye açısından  değerlendiren Başkan Özkan Taşpınar, “TÜİK verilerine göre ekmeklik buğdayda yeterliliğimiz %82, buğday genelinde %89, mısırda %75 civarı. Türkiye yağlı tohum ithalatını ağırlıklı olarak Ukrayna, hububat ithalatını ise Rusya’dan temin etmektedir. Türkiye'nin toplam buğday ve buğday ürünleri ithalatında Rusya'nın payı 2021'de yüzde 66, Ukrayna'nın payı ise yüzde 18,5 düzeyinde gerçekleşti. Türkiye son yıllarda ithal ettiği 9 MT Buğday, 2 MT Arpa, 2 MT Mısır, 1,5-2 MT Kepek, 1,2 MT Ayçiçeği tohumu, 3 MT Soyanın büyük çoğunluğunu bu iki ülkeden Rusya ve Ukrayna’dan temin etmektedir. Lojistik maliyetlerinin her geçen gün arttığı bugünlerde bu iki ülke lojistik maliyetleri açısından Türkiye için avantajlıdır. Ukrayna ve Rusya'nın; Türkiye'nin gıda ithalatında payı %40, yurtdışında inşaat işlerinde payı %50  ve turistlerin %30'u bu iki ülkeden.

İÇ PAZARI ETKİLEMEZ AMA TİCARETİ ETKİLER

Türkiye’nin buğday konusunda kendi kendine yeten bir ülke olduğuna dikkat çeken Başkan Taşpınar, “Türkiye'de iç pazar için yıllık ortalama 20 milyon buğdaya ihtiyaç vardır ve bu da ülkemizde üretiliyor. Dolayısıyla Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan gerginlik Türkiye'de iç pazarda buğday arzında sıkıntı yaratmaz. Fırıncılar gibi esnaflarımız başta olmak üzere sektörde kesinti meydana geleceğini düşünmüyorum. Ülke genelinde buğdayla ile ilgili bir sıkıntımızın olacağını düşünmüyorum. Türkiye’nin buğdayda da mamul ihracatı karşılığı buğday kullanımı göz önüne alındığında genel olarak dış ticaret fazlası verdiği ortaya çıkmaktadır. Her geçen yıl buğdaya dayalı un, makarna, irmik, bisküvi, bulgur gibi mamul ihracatının artışı yanında, iç piyasa arz-talep dengesine dayalı açık sebebiyle da ithalat da artmaktadır.

Mamul madde ihracatı dolayısı ile Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında un ve unlu mamuller ihracatı karşılığı buğday ithalatı ki, ürüne katma değer kazandırdığından ve istihdama katkı sağladığından doğal bir durum olup, evrensel bir uygulama niteliğindedir. Nitekim, Türkiye her yıl yaklaşık 3,2 milyon ton un ihracatıyla dünyada birinci, 1,45 milyon ton makarna ihracatıyla dünyada ikinci, 280 bin ton bulgur ihracatıyla dünyada birinci olarak ve 250 bin ton diğer ürünler olmak üzere toplam 5 - 5.5 milyon ton civarında buğdaya dayalı işlenmiş ürün ihraç etmektedir. Bunun buğday karşılığı ise yaklaşık 7-8 milyon tondur.” İfadelerini kullandı. 

TMO’DA YETERLİ STOK VAR

Hububat sektöründe ihracat yapan firmaların stoklarının bulunduğunu bildiğini kaydeden Başkan Taşpınar, “İhracat ürünlerinde kullanılacak buğdayda bir sıkıntı yaşanması durumda Toprak Mahsulleri Ofisi'nin de piyasaya müdahale edebilecek stokları bulunuyor.Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bölgede savaş istemediklerini söyleyerek, gerilimin düşürülmesine katkıda bulunmak için taraflar arasında arabuluculuk yapmayı önerdi. Türkiye’nin öneri ve girişimlerinin karşılık bulacağına inancımız kuvvetli. Ukrayna Rusya geriliminden coğrafyamızda kazanan olmaz. Türkiye’nin sağduyusu süreçte çok değerlidir.” dedi.

BU SAVAŞ DÜNYADA GIDA ENFLASYONUNU DA ETKİLER 

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın Dünya gıda enflasyonunu olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Taşpınar, “Rusya son olarak Karadeniz’den Azak Denizine tek geçiş olan Kerç Boğazını askeri gemilere kapattı. Bu yasağın ticari gemilere de uygulanması durumunda ihracatın da sekteye uğrayacağı belirtiliyor. Rusya ile Ukrayna arasındaki krizin Karadeniz’e sıçraması beraberinde buğday ticaretinde aksaklıklara neden olacağından küresel buğday ve navlun fiyatlarında yüzde 10 ila 20 civarında bir artışa neden olabilecektir.” dedi.