Bayraktar, yazılı açıklamasında, doğal afetlerin, tarımsal üretimi olumsuz etkilediğine işaret etti. Küresel iklim değişikliğinin etkisiyle artış gösteren doğal afetlerden en çok çiftçilerin zarar gördüğüne dikkati çeken Bayraktar, 2017 yılında 598, 2018'de 871 ve 2019'da ise 935 doğal afet gerçekleştiğini kaydetti. Bayraktar, yılın ilk 6 ayında ise 600'ü aşkın doğal afet yaşandığı bilgisini paylaşarak, "Yılın ilk 6 ayında, son 10 yılda yıl boyu yaşanan doğal afetlerden daha fazla afete maruz kaldık." değerlendirmesinde bulundu.

Bayraktar, doğal afetler nedeniyle bu yıl tarımsal üretimde sıkıntı yaşandığını belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Bu yıl çiftçilerimiz tam da üretim sezonumuz olan nisan, mayıs, haziran aylarında ciddi hasarlara neden olan doğal afetlere maruz kaldı. Bu üç ayda 61 ilimiz doğal afetlerden etkilendi. Tahıllar, sebzeler, endüstri bitkileri, aromatik bitkiler ile yonca alanları doğal afetlerden zarar gördü. Ayrıca Akdeniz Bölgesi'nde fırtına ve hortum, seraların yıkılmasına ve sera örtülerinin yırtılmasına neden oldu. Seralarda yetiştirilen sebzeler ve yeni dikimi yapılan sebze fideleri de zarar gördü."

ÇİFTÇİNİN YÜZDE 20'Sİ KAYITLI 

Doğal afetlerin sigorta yaptırmanın önemini bir kez daha gösterdiğini kaydeden Bayraktar, tarımda sigortalılık oranının Çiftçi Kayıt Sistemi kaydı olan üreticilerde yüzde 20'de kaldığını bildirdi. Bayraktar, yüksek prim tutarları nedeniyle tarım sigortasında istenen artışın sağlanamadığını ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu: "Ürünlerini sigorta yaptırmak isteyen üreticilerin prim bedelleri devlet tarafından destekleniyor olsa da prim tutarları halen oldukça yüksektir. Tarım sigortasında prim tutarları düşürülmeli veya devlet desteği artırılmalıdır. Ülkemizde sıkça yaşanan doğal afetler nedeniyle ürünlerde risklerin tamamı teminat kapsamına alınmalı ve tarım sigortası zorunlu olmalıdır."

Bayraktar, doğal afetlerin önüne geçebilmek için iklim değişikliği ile mücadelenin bir zorunluluk olduğuna işaret ederek, tarımla ilgili tüm kesimlerin iklim değişikliği konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini bildirdi. İklim değişikliği ve doğal afetlerin etkisini azaltmada, erozyon kontrolü, sulama için baraj yapımı, doğru gübre kullanımı, toprak verimliliğinin iyileştirilmesi, ekim ve hasat zamanlarında değişiklik yapılması, kuraklığa dayanıklı ürünlerin geliştirilmesi, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gibi çalışmaların önemine değinen Bayraktar, "Toprağın ve suyun yönetimine, korunmasına yönelik eğitim programları düzenlenmeli. İklim değişikliğinin yavaşlatılmasında önemli faktörlerden birisi yutak alanlardır. Türkiye için en fazla yutağa fırsat veren kaynaklar sırasıyla ormanlar, tarım alanları ve meralardır. Bu alanlar korunmalı, amaçları dışında kullanılmamalı." ifadesini kullandı.