Aydınlık Gazetesi yazarı Hakan Topkurulu, bugünkü ‘Tarım Bakanlığı kimin elinde?’ başlıklı köşe yazısında tarımda yaşanan sorunlara dikkat çekerek, yaşanan sorunların Bakan Pakdemirli’ye tam olarak aktarılmadığı yönünde kendisinde bir kanı oluştuğunu belirtti. 

AYDINLIK GAZETESİ YAZARI HAKAN TOPKURULU

AMERİKANCI TARİKAT KRİPTO FETÖ'CÜLER VAR MI DİYE DÜŞÜNMEMEK ELDE DEĞİL!

“Bu yazının başlığı yanlış anlaşılmaması için açıklama gerektiriyor. Ben Tarım ve Orman Bakanı Sn. Pakdemirli’nin bakanlık içinde yaptığı uygulamalar ile hatalara yol açıyor demiyorum. Tarım ve Orman Bakanı meslekten gelen biri değil de demiyorum. Ancak bana ulaşıp sorunlarını aktaranlardan ve biraz çevreme baktığımda gördüklerimden bazı gerçeklerin Bakan'a ulaştırılmadığı şeklinde bir kanı oluşuyor” değerlendirmesinde bulunan Topkurulu, “Tüm devlet kurumlarını da sardığı gibi, Tarım ve Orman Bakanlığı gibi stratejik bir bakanlığa da yerleşmemiş olmaları pek mümkün olmadığı için, acaba halen bakanlık içinde Amerikancı tarikat kripto FETÖ’cüler var mı diye düşünmemek elde değil. Çünkü bu kadar feryat figanı duymamak elde değil” dedi. 

TARIMDA YAŞAMANLAR FETÖ'CÜLER İÇİN BULUNMAZ FIRSAT VERİYOR

-Tarımda yaşananların, FETÖ’cüler için bulunmaz bir fırsat verdiğine dikkat çeken Topkurulu, tarımda yaşanan sorunları şöyle sıraladı:

-Gübre fiyatları dolayısı ile çiftçinin 2022 yılı döneminde ya az gübre atacağı yada hiç gübre kullanmayacağı bilgisi veriliyordu. Bunun ne anlama geldiğini açıklamaya bile gerek yok.

-Çiftçi tarafından en çok kullanılan gübre türlerinden olan ürenin dönüm başına maliyetinin geçen yıl 35 TL olmasına rağmen şu anda bu maliyetin dönüm başına 200 TL’nin üzerinde olduğu. 

-Dünyada dönüm başına buğday rekoltesinin 600-800 kg aralığında olmasına rağmen. Türkiye’de bu rekoltenin 2020 yılında 290 kg olduğu.

-Damlama sulamanın bu yıl çok zor olacağı. Nedeninin ise damlama sulama sisteminin her yıl yenilenmesi gerektiği. Geçen yıl bu sisteminin kurulmasının dönüm başı maliyetinin 117 TL iken bu yıl aynı maliyetin dönüm başına 447 TL olduğu.

-Hayvancılıkta yem fiyatları nedeniyle damızlık hayvanların kesime girdiği. Bu rakamın 500 bini geçtiği. (Tarım Bakanlığı'nın bu konuda rakam vermekten kaçındığını belirtti.) 2008 yılında yaşanan buna benzer olayda 1 milyon damızlığın kesilmek zorunda kaldığı. Bunu tekrar yerine koymanın maliyetinin 9.2 milyar dolar olduğu. Bugünkü fiyatlarla 500 bin damızlık kesiminin yerine yeni anaç alınmasının bugün 9 milyar doları geçeceğini söyledi. Damızlık kesiminin halen durmadığını ayrıca belirtti. 

-Çiftçinin biriken banka ve tarım kredi kooperatifi borçları ayrı bir sorun. Son 3 yıldır zarar eden çiftçi, faizli borçlarının değil faizini anaparasını dahi ödeyemiyor” 

Çiftçinin sorunlarının çok fazla olduğunu dile getiren Topkurulu, yazısını şöyle tamamladı: "Sorun HAYAT PAHALILIĞI DEĞİL. SORUN AÇLIK SORUNUNA DOĞRU GİDİYOR. Bizim neslimiz açlık, yokluk yaşamadı. Bir önceki neslimiz, 2. Dünya Savaşı yıllarındaki yokluğu ve yaşananları anlatırdı. Hoş bir seda şeklinde dinledik ekmek karnesi hikâyelerini. Umarım yaşamayız. Tekrar ediyorum. TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI'NDA KİM HAKİM? ORADA TÜRKİYE’YE TUZAK KURANLAR HALA VAR MI?”