Altındağ, rekoltenin iyi olmaması nedeniyle çiftçiye ton başına özel sektörde 910 lira gibi bir fiyat verildiğini dile getirerek, “Kalite kaybından dolayı üretici buğdayı Toprak Mahsulleri Ofisi'ne (TMO) götürse bile fiyat kıracaklar. Üretici her iki taraftan mağduriyet yaşayacak. TMO'da fiyatlar kaliteye göre belirleniyor. Çiftçi gerçekten zor durumda" diye konuştu.

“BU FİYAT BİZİ KURTARMIYOR"

2017 yılında buğdayın ton fiyatının 940 lira olduğunu ifade eden Altındağ, “Toprak Mahsulleri Ofisi'nin alım fiyatı çiftçiler tarafından olumlu karşılanmadı. Geçen sene maliyetlerin çok yüksek olmasından dolayı bu fiyat bizi kurtarmıyor. Bakanlıktan ve yetkililerden bu açığımızı kapatmak için yüksek prim desteği istiyoruz. Çiftçi gerçekten zor bir yıl geçirdi. Nisan yağmurlarının olmaması nedeniyle ürün gelişemedi, başakların içi boş kaldı. Rekolte kaybı var. Mazot ve gübre fiyatlarında da yüzde 50'nin üzerinde zam olması bizim belimizi büktü. Buğdayın ton fiyatı 1050 liraya yükseldi, ancak maliyetler nedeniyle bu artış çiftçinin açığını kapatmıyor. Çiftçi açıklanan fiyattan memnun değil. En az ton fiyatı bin 200 lira civarında olmalıydı" diye konuştu.

SAMAN FİYATLARINI DA ETKİLER

Buğdayda verim kaybı olduğunu dile getiren Altındağ, “Buğdaylarda boy yok. Onun için saman da çıkmayacak. Yağışların dengesizliğinden verim kaybı çok yüksek oldu. Başak boyları çok kısa. Nisan yağmurlarının zamanında yağmamasından dolayı başaklar büyüyemedi. Saman fiyatları da etkilenir ve saman sıkıntısı da yaşanabilir" dedi.