ÖZEL HABER

Tarımsal arazilerin bölünerek işlevselliğini kaybetmesini önlemek için 2014 yılında çıkarılan kanunun, kötü niyetli kullanıldığının fark edilmesi üzerine geçtiğimiz Kasım ayında kaldırıldı. Ancak ‘Komşu Parsel Ön Alım Davası’ndan dolayı mahkemelik olan binlerce çiftçi unutuldu. Kanun maddesinin kaldırılmasına rağmen bu kanundan dolayı mahkemelik olan çiftçilerle ilgili bir düzenleme yapılmamasından dolayı binlerce çiftçi, tarımsal arazilerini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya. 

MAĞDUR ÇİFTÇİLER TRAJİKOMİK BİR SÜREÇ YAŞIYOR

Tarımsal arazilerin bölünerek işlevselliğini kaybetmesini önlemek için 2014 yılında getirilen sınırdaş arazi sahibinin ön alım hakkı uygulamasında tam trajikomik bir durum yaşanıyor. Hükümet, söz konusu hakkın süreç içerisinde kötüye kullanılarak tarım arazilerinin gerçek değerinin altında elde edilebildiği bir usul olarak kullanıldığın tespit edilmesi üzerine, söz konusu kanun maddesini geçtiğimiz Kasım ayında yürürlükten kaldırdı. Ancak kanunun uygulandığı 6 yıllık süreçte ‘Komşu Parsel Ön Alım Davasından’ dolayı mahkemelik olan çiftçilerle ilgili hiçbir kararın alınmaması buradaki mağduriyeti daha da artırmış durumda. Söz konusu bu yanlış uygulamadan dolayı çok sayıda çiftçi mağdur olurken, mahkemelik olan binlerce çiftçi de komşu parsel gerekçesiyle tarım arazilerini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya. 

RANT DAVASINA DÖNDÜ!

Sözde tarımsal arazilerin bölünerek işlevselliğini kaybetmesini önlemek için 2014 yılında getirilen sınırdaş arazi sahibinin ön alım hakkı uygulaması, 6 yıl içinde tamamen rant davasına döndü. 

BEKLE BİRİSİ ALSIN!

Satılan tarımsal araziye komşu olan yani yan parseldeki arazi sahibi ‘Şufa Hakkı’ gerekçesiyle mahkemeye ‘Komşu Parsel Ön Alım Davası’ açıyor. Satılan arazilerde genellikle tapuda düşük fiyattan gösterildiği için, ‘Şufa Hakkı’ gerekçesiyle davayı açan yan parseldeki arazi sahibi çok düşük fiyattan bu araziyi alma hakkını elde ediyor. Diyelim ki; 250 bin liraya alınmış bir arazi eğer tapuda 5 bin lira olarak gösterilmişse yan parseldeki arazi sahibi, şufa hakkını gerekçe göstererek 250 bin liralık araziyi dava sonucu 5 bin lira gibi komik bir rakama karşı taraftan çok kolaylıkla alabiliyor. Araziyi 250 bin liraya almış olan çiftçi ise hiçbir hak iddia edemiyor. Bundan dolayı 'Şufa Hakkı' mağdurları diye binlerce bir mağdur kitlesinin oluşmasına neden oldu. 

Söz konusu kötü niyetli kullanımdan dolayı 4 Kasım 2020’de ilgili kanun maddesi yürürlükten kaldırıldı. Kanunun kaldırılma gerekçesi de kötü niyetli kullanım ve yaşanan mağduriyetler açıkça gösterilmesine rağmen, bu kötü niyetli kullanımdan dolayı mahkemelik olan arazi sahipleriyle ilgili hiçbir düzenlemenin yapılmaması ise dikkat çekti. Kanunun kaldırılmasına rağmen, bu kötü niyetli kullanımdan dolayı mahkemelik olan çiftçiler acilen bu soruna bir çözüm bulunmasını istiyor.