Hükümetin üretime değil, ithalata dayalı tarım politikaları uyguladığını savunan CHP Milletvekili Orhan Sarıbal, AKP'nin küçük çiftçileri korumak ve geliştirmek yerine büyük ve orta çiftçiler desteklediğini belirterek, “küçük üreticilik yok olurken, yerini büyük ölçekli işletmelere ve tarım şirketlerine dayalı bir yapı almaya başlamıştır. Ülkemizin tarım-gıda sistemi giderek uluslararası sermayenin çıkarlarına göre şekillendirilmekte; ülkemizin gıda egemenliği çokuluslu şirketlerin güdümüne girmektedir. Dolayısıyla böylesi koşullarda dünya çiftçiler günü kutlanamaz. Bu gün ancak çiftçimizin içinde bulunduğu zor koşulları kamuoyuna anlatmak için değerlendirilebilir" ifadesini kullandı.

Tarımın İstihdama Ve İhracata Katkısı Azaldı

Hükümetin tarım politikalarını eleştiren Sarıbal, “Türkiye'nin nüfusu 13 milyon kişi artmasına karşılık tarım sektörünün milli gelir, istihdam ve ihracata katkısı giderek azalmıştır. Tarımın gayri safi yurtiçi hasıladaki payı yüzde 10'dan yüzde 7'ye; istihdamdaki payı ise yüzde 35'den yüzde 20'lere gerilemiştir. İşlenen tarım arazileri giderek azalmış; ürettiğinden para kazanamayan, emeğinin karşılığını alamayan çiftçimiz bu dönemde yaklaşık 3 milyon hektar araziyi ekmekten vazgeçmiştir. Çiftçilerimizin kullandığı gübre, mazot, yem gibi temel girdilerin fiyatlarındaki artışlar, ürün fiyatlarındaki artışların çok üstünde gerçekleşmiştir. Girdi fiyatları dört-beş katına çıkarken, ürün fiyatları ancak iki-üç katına çıkabilmiştir. AKP iktidarında köylerin tüzel kişilikleri yok edilerek mahalleye dönüştürülmüş; köyler, otlak ve meralar piyasaya açılmış, tarım toprakları yağmalanmıştır" diye konuştu.

Tarımsal Destekler Verilmiyor!

CHP'li Sarıbal, şunları kaydetti:

“Tarımda üretim planlaması yapılmadığı için üretim (dolayısıyla çiftçi gelirleri) yıldan yıla dalgalanma göstermiştir. Üretim planlamasının önemli bir aracı olarak uygulanması gereken tarımsal destekler, 2006 yılında çıkarılan kanuna göre milli gelirin en az yüzde 1'i olması gerekirken; binde 5-6'sını aşmamıştır. Tarımdan, çiftçiden esirgenen destekler bütçe açıklarını kapatmak için alınan borçların faizlerine aktarılmıştır. Bir avuç yerli/yabancı rantiyeye milyonlarca çiftçiden 10 kat daha fazla ödeme yapılmıştır.

Tarımda Dışa Bağımlı Hale Getirildik

Uygulanan ithalata dayalı politikalarla tarım dışa bağımlı hale getirilmiştir. Türkiye artık ne kadar tarım-gıda ürünü ihracatı yapabiliyorsa o kadar da ithalat yapmaktadır. AKP'nin 15 yıllık iktidar döneminde toplam 170 milyar doları aşkın gıda ürünü ve tarımsal hammadde ithalatı yapılmıştır.

Kırsal Nüfustaki Yoksulluk Oranı Yüzde 40'a Yükseldi

Uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle tarım giderek çiftçimizin geçimini sağlayabilecek bir ekonomik faaliyet olmaktan çıkmıştır. Günümüzde kırsal bölgelerde yaşayan nüfusun yüzde 40'ı yoksulluk içindedir. Bu nedenle çiftçimiz tarımdan kopmakta; köyler, tarlalar, meralar boş kalmaktadır. Türkiye tarımdaki mevcut potansiyelini değerlendirememektedir. Çiftçisini desteklememekte, bu nedenle de yeterince üretememekte, insanını doğru ve dengeli şekilde besleyememekte, ihracatını artıramamakta, ithalatını düşürememektedir. Çünkü tüm bunlar, ancak üretim maliyetlerinin düşürülmesi; destekleme araçlarının doğru ve amaca uygun olarak kullanılması; üretim planlaması yapılması, emekten, çiftçiden, üretimden yana istikrarlı politikalar uygulanması ile sağlanabilir. 15 yıllık uygulamalarından anlaşılacağı üzere bunun AKP-Saray rejimi tarafından gerçekleştirilmesi mümkün değildir."

Tarımdan Haber