Hatay, Suriye'deki iç karışıklıkların başlamasıyla birlikte krizin en çok hissedildiği yerlerden oldu. Binlerce Suriyeli kent merkezine ve ilçelerine göç etti. Bölge, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yaptığı 'Zeytin Dalı Harekâtı'nın da önemli noktalarından birisi durumuna geldi. Bu noktalardan Reyhanlı'da, sınırın sıfır noktasında işçiler, çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. Operasyonun en yoğun sürdüğü anlarda bile mevsimlik işçiler, Amik Ovası'ndaki tarlalarda kurulan çadırlarda bir yandan yaşamlarını devam ettirirken, diğer yandan da ekmek paralarını kazanmak için ter döküyor.

Operasyona giden askerlere destek veren mevsimlik işçilerden Halil Çelik, "Urfa'dan mevsimlik çalışmak için geldik. Sınırın bu noktasında tüm yaşananlara tanıklık ediyoruz. Operasyonun yapılması bizim için doğru karar. Askerimiz operasyona giderken onları destekliyoruz, mutluluk duyuyoruz. Allah onlara kuvvet versin. Mehmetçiğimiz candır" dedi. Operasyon ilk başladığı anlarda korktuklarını da ifade eden Çelik, "Bombalar sınırın hemen diğer tarafına yakınımıza düştüğü zamanlarda korkuyorduk. Ancak teröristler geri çekilip askerlerimiz ilerledikçe patlama sesleri de uzaklaştı. Artık korkmuyoruz. Afrin operasyonuna devam" dedi.

İşçilerden Mustafa Ekmer ise "Geçim sıkıntısı çektiğimiz için Urfa'dan geldik. Burada çalışıyoruz. Operasyonu da destekliyoruz. Ben askerliğimi Bitlis Tatvan'da yaptım. Terörle mücadele ettim. Beni yine çağırsınlar gelip savaşırım" ifadelerini kullandı.

İŞ ADAMLARINDAN HEM DESTEK HEM DE İSTEK

Bölgede hem sanayi hem de tarımsal ticareti yönlendiren Reyhanlı Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necmettin Zaroğlu operasyona destek verdiklerini söyledi. Zaroğlu üyelerinin yaşadığı ekonomik krizden kurtuluş için de hükümetten bir dizi istekte bulundu. Necmettin Zaroğlu, "Biz Anadolu'ya kalkan görevi gören ilçeyiz. Bundan da hiçbir zamana çekinmedik, gocunmadık. Bu operasyonun yapılması gerektiğini hep söyledik. Ülkemizin bekasıyla ilgili tehdit olmuştu. Bizler bunu bölge halkı olarak görmüştük. Devletimizin ve askerimizin yanındayız. Üzerimize düşen tüm görevleri yerine getirmeye de hazırız. Operasyonla şen odaklarının oyunları, bozuldu. Ben operasyon sonrasında ilçe halkımızın, devletimize ve askerimize olan bağlılığını gördüm. İnsanlarımız askerlik şubelerinin önünde uzun kuyruklar oluşturdu askere gitmek istedi. Operasyonu sonuna kadar destekliyoruz. Bu bayrağın altında ölmeye de hazırız" diye konuştu.

Suriye'de 2011 yılında iç karışıklık sürecinin başlamasından sonra ekonomilerinin olumsuz etkilendiğini de ifade eden Zaroğlu, "Bölgemiz Türkiye'nin Ortadoğu ticaretinin merkezi durumunda. Ancak bu ticaretin yapıldığı Cilvegözü Sınır Kapısı güvenlik gerekçesiyle kapatılınca 2011 yılından itibaren ithalat, ihracat, nakliye sektörlerimiz büyük zarar gördü. İlimiz İstanbul'dan sonra nakliye lojistik araç bakımından Türkiye'nin ikinci ili durumunda. Arap Yarımadası'yla ticaretimiz olmadığı için arkadaşlarımız çıkmazın içerisinde girdi" dedi.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİNE SIRALADI

Krizden çıkmak çözüm önerilerine de sıralayan Necmettin Zaroğlu, "Arkadaşlarımız krizden kurtulmak içini deniz şirketi kurdu ve Ro-Ro gemileriyle, ürünlerimizi Süveyş Kanalı üzerinden Arap Yarımadası'na ulaştırmaya çalıştık. Ancak bu da maliyetleri artırdığı için gerekli kârlılık sağlanamadı. Hatta hiç kazanç elde edilemedi. Bizler sıkıntılarımızı hükümete aktarmaya çalıştık. Sorunun çözülmesiyle ilgili hükümetimizden taleplerimiz oldu. Hatay teşvik kapsamına alınmalı, teşviklerle ilgili KOSGEB'den faizsiz kredi verilmesini de istiyoruz. Hükümet borçlarımızın erteleneceğini söyledi ancak 6 ay sonra var olan borçların yanına bir de birikenler eklenince nasıl ödemeler yapacağız" diye konuştu.

TARIMDANHABER