Toplantıya Malatya İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Sayın Ali SELVİ, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Bayram Murat ASMA, Firma yetkilileri, Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Selahattin GÜNCİ ve Şube Müdürlüğü teknik elemanları, Organik Tarım Birlik Başkanları ve BKÜ bayileri katıldı.

İl Müdürü Sayın SELVİ, Malatya'da yetiştirilen kayısı ve diğer ürünlerinin ülkemizde bir marka olduğunu ve ekonomimize büyük katkı sağladığını ve sahip çıkmamız gerektiğini belirterek, "Zirai Mücadelede kullanılan bitki koruma ürünlerinin teknik talimatlara ve tavsiyelere uygun olarak kullanılması, bitkisel üretimde bilinçsiz ve gereksiz olarak yüksek dozda zirai ilaç kullanımı insan ve çevre sağlığını tehdit etmektedir. Bu olumsuzluklardan dolayı kimyasal mücadeleye alternatif olarak geliştirilen biyoteknik mücadele yöntemlerinin kullanımının yaygınlaştırılmasını istiyoruz" dedi.

Şube Müdürü Selahattin GÜNCİ toplantıda söz alarak 2014 ve 2015 yıllarında ilde Biyoteknik Mücadele uygulayan çiftçilerden ve elde edilen başarıdan bahsederek, 2016 yılında hedefin daha fazla alanda ve üretici ile bu yöntemi yaygınlaştırmak olduğunu söyledi.

Daha sonra Firma Yetkilileri tarafından yapılan sunuda Biyoteknik mücadele anlatıldı.

Biyoteknik mücadele; ekonomik zarar seviyesinin altına düşürülmesi hedeflenen zararlı türlerin biyolojik, fizyolojik ve davranış özellikleri üzerinde etkili olan bazı yapay veya doğal maddeler kullanılarak, zararlıların (böceklerin) normal özelliklerini bozmak suretiyle yapılan mücadeledir. Biyoteknik mücadele yöntemlerinden biri olan çiftleşmeyi engelleme yöntemi ile dişiler tarafından doğal olarak salgılanan eşeysel feromonun, yapay olarak üretilip çeşitli yöntemler ve yayıcı araçlar kullanılarak hedef alana (bahçe içerisine) yayılması ve oluşturulan yapay yoğun koku nedeniyle erkek bireylerin çiftleşmek üzere dişilere ulaşmasının engellenmesidir. Bu yöntemin farklı çevre koşullarına kolaylıkla uygulanabilmesi ve sadece kullanıldıkları zararlıya (böceğe) özgü bir etkinlik göstermesi ve yan etkilerinin olmaması nedeniyle; zirai ilaç kullanımından kaynaklanan çevre kirliliği ve sürdürülebilir üretim için risk oluşturmamakta, ürünlerde zirai ilaç kalıntısı olmayıp ilaçlama sayısı azalmaktadır.