Balık sezonu açıldı, şimdi vatandaşlar bolca balık yiyecek ancak TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İl Temsilcisi gıda yüksek mühendisi Mehmet Akif Şen önemli uyarılarda bulundu. Şen şunları söyledi: “Haftada en az iki kez deniz ürünü tüketenlerin tüketmeyenlere oranla istatistiki açıdan daha sağlıklı oldukları belirlenmiştir. Omega-3 yağ asitlerinin özellikle kardiyovasküler hastalıklar, depresyon, kanser, koroner kalp hastalıkları gibi bazı hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanıldığı bilinmektedir.

SAĞLIKLI DİYET İÇİN

Balık geleneksel olarak sağlıklı dengeli bir diyetin önemli bir parçası olarak görülmekte ve Akdeniz diyeti olarak bilinen ulusal beslenme diyetlerinde düzenli olarak 'balık yiyin' önerileri yapılmaktadır. Gıda standartları ajansına göre tüketicilerin haftada en az iki kere 1 porsiyon (140 gr) balık tüketmeleri gerekmektedir. Balık canlı iken balığın kas dokusu yani eti steril durumdadır. Balık yakalandıktan ve dolayısıyla öldükten sonra kendini koruma mekanizması ortadan kalkar. Böylece mikroorganizmalar ve enzimler aktif hale geçmeye başlarlar.

YAKALANDIKTAN HEMEN SONRA

Balığın yakalanması ve tüketilmesi arasındaki süre ne kadar artarsa balığın bozuk olma durumu o kadar artmış olur. Yani yakalandıktan hemen sonra tüketilen balıklar daha sağlıklı olmaktadır. Günümüzde bazı balık satıcıları kalan balıkları soğuk depolara kaldırmakta, 2 gün 3 gün bu depolara girip çıkmaktadırlar. Bulunduğumuz günler 32–35 °C sıcaklığın olduğu günlerdir. Gündüz açık havada tutulan ve sıcaklığa maruz kalan balıkların satılamayan miktarları ertesi gün satılmak üzere soğuk dolaplara kaldırılmakta ve ürünün sıcaklık rejimi değişmektedir. Bu balıklar ya taze balıkların içine karıştırılmakta ya da taze balıktan daha ucuz fiyat etiketiyle satılmaktadır.

UCUZSA SORGULAYIN

Vatandaşın balık alırken aynı özellikteki aynı cins balığın neden daha ucuza satıldığını sorgulaması ve ucuz diye tercih etmemesi gerekir. Ayrıca çok fazla miktarda yakalandığında dondurularak sunulan özellikle hamsi türü balıklara da dikkat etmek gerekir. Eğer vatandaş ilk dondurulduğu halde kendisi alıp ilk defa kendisi donu çözündürüyorsa problem olmamaktadır. Fakat balıkçı tezgahlarında çözündürülen kasaların tekrar soğuk dolaplara girdiğini düşünürsek bu soğuk zincir dengesizliği son tüketicide gıda zehirlenmesine kadar gidebilen sonuçlara ulaşır.

BAYATLIĞI NASIL ANLARIZ?

Vatandaşların balıktaki bozulmayı veya taze olmamasını şu şekilde kendilerince test etmelerini ve alırken dikkat etmelerini öneririz; kötü tat ve koku oluşumu, balığın üzerindeki kendi kayganlığının haricinde oluşan mukus tabakası, gaz oluşumundan dolayı balığın karnının şişmesi, solungaçlardaki parlak olmayan koyu renk, gözlerdeki donuk ve mat görüntü, parmakla etli kısıma bastırıldığında ve parmak çekildiğinde hemen eski halini almalıdır.”

bizimkocaeli.com