ÖZEL HABER

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, Milat Gazetesi'nden Serdar Arseven ile yaptığı söyleşide gündemdeki nişasta bazlı şekerlerle ilgili tartışmalara da değindi. Bütün şekerlerin özünün aynı olduğunu iddia eden Ülker, glikoz ve fruktoz konusunda şunları kaydetti: “Bütün şekerlerin özü aslında aynı, glikoz ve fruktoz… Doğadaki pek çok ürünün içeriğinde aynı iki madde var. Bal mesela, yüzde 49 glikoz, yüzde 51 oranında fruktoz içerir. Muz ve şeftalide bu oran yarı yarıya. Kayısıda ise yüzde 29 glikoz ve yüzde 71 oranında fruktoz var"

İKİSİNİ BİR TUTMASI DİKKAT ÇEKTİ!

Murat Ülker'in meyvelerde doğal olarak bulunan glikoz ve fruktoz ile nişasta bazlı şekerlerde kimyasal müdahalelerle elde edilen fruktozu bir tutması dikkat çekti.

Bilindiği üzere mısırdan önce nişasta, bunun hidrolizinden de glikoz üretiliyor. Glikozun izomerizasyonundan yani enzim ve çeşitli kimyasal müdahalelerle früktoz ve glikoz şuruplarına geçiliyor. Yani glikoz, kimyasal müdahalelerle form değiştirerek şekerin muadili olan fruktoz ve glikoz şuruplarına dönüştürülüyor. Bunlara da Yüksek Fruktozlu Mısır Şurupları (HFCS) deniliyor. Oysa Murat Ülker'in örnek gösterdiği bal ve meyvelerdeki fruktoz doğal olarak bulunuyor. Zaten nişasta bazlı şekerlerdeki tartışma, içindeki özünden dolayı değil üretim aşamasındaki kimyasal müdahaleden dolayı yapılıyor.

Murat Ülker, röportajında konuyla ilgili olarak şunları kaydetti:

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. Türkiye'de en çok pancar şekeri kullanan üreticiyiz. 250 bin ton pancar şekeri kullanıyoruz, mısır şekeri kullanımımız ise bunun yüzde 10'u bile değil. Şeker ve glikoz konusuna gelince: Dünyada şeker üç temel tarım ürününden elde edilir. Şeker kamışı, şeker pancarı ve mısır. Bunun 70'i şeker kamışından, yüzde 20'si şeker pancarından, yüzde 10'una yakını da mısırdan üretiliyor. Türkiye'de ise bu oran yüzde 87,5'e yüzde 12,5 pancar lehine. Bütün şekerlerin özü aslında aynı, glikoz ve fruktoz… Doğadaki pek çok ürünün içeriğinde aynı iki madde var. Bal mesela, %49 glikoz, %51 oranında fruktoz içerir. Muz ve şeftalide bu oran yarı yarıya. Kayısıda ise %29 glikoz ve %71 oranında fruktoz var.

Kaynağı ne olursa olsun şeker dilimize değdiği anda glikoz ve fruktoza ayrılır. Reçelin üzerine limon sıktığımızda da şekeri glikoz ve fruktoza ayırmış oluruz ve reçelin bozulmasını önleriz. Biz de glikozu bu amaçla kullanıyoruz. Yoksa bütün üretimde şekerin yerine ikame etmiyoruz. Tüm gıdalar gibi şekerin de yeterli miktarda alınması ve aktivite ile aldığımız kalorinin yakılması önemli. Unuttuğumuz ya da unutmak istediğimiz nokta bu.

Şeker ve glikoz tartışmasında bir tek doğru var. Her şeyin azı karar çoğu zarar. Çeşitli şeker molekülleri (sakaroz, fruktoz, dekstroz, maltoz, laktoz) arasında metabolik açıdan bilimsel olarak hiç bir fark yoktur. Yani şeker hastaları için şeker tüketmek sağlıkta tehlikeler meydana getirirken, normal insanda zaruri bir ihtiyaçtır ama gerektiği kadar.