ÖZEL HABER

1988 yılına gelinceye kadar dünyada ham tiftik, tiftik ipliği ve kumaşı üretim ve dış satımı bakımından rakipsiz bir halde bulunan Türkiye, tiftikte üretici ülke olma vasfını giderek kaybetti. Türkiye'nin tiftikte üretimini olumsuz etkileyen birçok faktör bulunsa da, kıl keçileri ile bir tutulup ormanların tiftik keçilerine yasaklanması Türkiye'nin üretimine büyük bir darbe vurdu. Tiftik keçilerinin ormanlara zarar vermediği ispatlanmasına rağmen bu yasakta ısrar edilmesi, Türkiye'yi 'Elmas İpliği'nden etti!

TİFTİK DÜNYAYA TÜRKİYE'DEN YAYILDI

Bilindiği üzere Batı dillerinde mohair olarak bilinen tiftik, bütün dünyaya ülkemizden yayılan Ankara keçisinin yünüdür.

Arapçada seçilmiş, seçkin anlamına gelen muhayyer ve İngilizcedeki hair kelimelerinin birleşmesi ile oluşmuştur.

Yüksek kalitesi nedeniyle batı dillerinde elmas iplik ve asil yün olarak da bilinir. Adından da anlaşılacağı üzere çok kıymetli bir ürün olan tiftik; dayanıklı, hafif, parlak ve sağlıklı olması ve kolay boyanabilmesi sayesinde, yüzyıllardır giysi imalatı ve ev mefruşatı için elyaf olarak kullanılagelmiştir.

Tiftikten perdelikler, kordonlar, battaniye ve benzerleri ev tekstili ürünleri imal edilmektedir.

Ayrıca; serin tutması, az buruşması, hafif ve elastiki olması ve nemden koruyuculuğu nedeniyle her mevsim kullanılabilen giyim tekstili ürünlerinde de tercih edilen bir hammadde durumundadır.

Tiftiğin değerlendirilmesinde elde edildiği keçinin yaşı belirleyici olmaktadır. Genç keçilerden üretilen ince tiftik, giyim eşyası gibi daha özenli alanlarda kullanılırken, yaşlı hayvanlardan elde edilen kalın tiftik daha çok halı ve dış giyim ürünleri imalatında kullanılmaktadır.

SEKTÖR CAN ÇEKİŞİYOR!

Bir zamanlar dünyada ham tiftik, tiftik ipliği ve kumaşı üretim ve dış satımı bakımından rakipsiz bir halde bulunan Türkiye'de sektör deyim yerinde ise can çekişiyor.

Peki Neden?

Gümrük Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan '2015 Yılı Tiftik Raporu' sektörde yaşanan sorunları gözler önüne serdi.

TİFTİK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI

Yetiştiricilik Sorunları

Üretici ülkelerde 4 kilograma varan fert başına ortalama tiftik verimine karşılık, Ankara keçisi yetiştiriciliğimiz 1.750 – 1.850 kilogram olan fert başına verimini arttıramadığı gibi, tiftik kalitesinin iyileştirilmesi için; Besleme, barınak, ıslah çalışmaları ve saf yetiştirme ile seleksiyon, hayvan sağlığı, keçi-orman ilişkileri ve konusundaki temel sorunlarını da aşabilmiş değildir.

Besleme

Ankara Keçileri daha çok iptidai bakım ve beslenme şartları içinde yetiştirilmektedir. Mera ve ek yemleme koşulları son derece yetersizdir. Ankara keçisi yetiştiriciliği meraya dayalı bir üretim faaliyetidir.

Bu gün meralar asırlardır ağır şekillerde otlatıldığı için hem zayıftır, hem de bir bölümü son 60 yılda bitkisel üretime açıldığından yetersiz hale gelmiştir. Diğer taraftan özellikle uzun süren kış mevsimlerinde yem kafi gelmediği ve temini de bilhassa parasal nedenlerle mümkün olmadığından sürüler açlık ve hastalıklarla karşı karşıyadır. İyi bir beden yapısı ve yüksek kaliteli tiftik verimi için iyi bir bakım ve beslenme yapmak şarttır.

Barınak

Tiftik üretim bölgelerinde bulunan hayvan barınakları gayri sıhhi ve yetersizdir. Ağıllar bölge koşullarına göre kolaylıkla temin edilebilen malzemelerden yapılmaktadır. Çoğunlukla havalandırma, ışıklandırma ve kuru zemin şartları yetersizdir.

Damızlık Temini

Damızlık olarak kullanılan Ankara keçilerinin çoğu dejenere olarak üstün vasıflarını kaybetmişlerdir.

Seleksiyon (Sürü Kompozisyonu)

Parasal nedenlerle sürü basit Seleksiyonu ters işlemektedir. Kaliteli verim için sürüde genç hayvanları (oğlak ve çepiçleri ) tutma yerine bunlar kasaplık talepleri nedeniyle satışı ve kesimi yoluyla süreden çıkarılmakta; tiftiği fazla kilo çeken ancak ileri yaş nedeniyle tiftiği kabalaşan ve bozulan yaşlı hayvanları sürüde tutarak kalitesiz tiftik üretimi yapılmaktadır.

Hayvan Sağlığı

Yetiştiricinin bilgisizliği ve ihmali, önemli ölçüde hayvan zayiatına sebep olurken, hastalık ve parazitler nedeniyle tiftik kalitesinin düşmesine de yol açmaktadır.

Keçi-Orman İlişkileri ve Mera Sorunları

Ankara keçisi yetiştiriciliğinin ve tiftik üretimin çok önemli bir sorunu olarak ortaya çıkan Keçi-Orman ilişkisi sorunu, tiftik keçileri ile kıl keçilerinin karıştırılmasından kaynaklanmaktadır. Tiftik keçileri, yayılma alanları, sayıları, mizaç, verim özellikleri ve beden yapısı bakımından kıl keçileri ile benzer yanları yoktur.

Kıl keçilerinin genelde orman bakımından zengin, yumuşak iklimli kıyı şeridine yakın alanlarda yayıldığı bilinmektedir. Bu alanlarda tiftik keçilerinin hayatını sürdürmesi, en azından tiftik özelliklerini muhafaza edebilmesi mümkün değildir.

Ankara keçisi bir step, bozkır hayvanıdır. Bunlar Türkiye'nin belli bir bölgesinde, Orta Anadolu'nun kıraç, kısa otlu meralarında beslenirler. Kıl keçileri, Türkiye'nin her yerine yayılmıştır. Ayrıca, tiftik keçisi, küçük ve narin bir yapıya sahiptir. Kıl keçileri gibi uzun süre dağlık ve taşlık bölgelerde dolaşamazlar.

AĞAÇLARIN TOMURCUKLARINA ZARAR VERMİYOR

Ayrıca arka bacakları ön bacaklarından daha uzun olduğundan sağrı omuzdan yüksektir. Halbuki kıl keçilerinde durum tersinedir. Bu nedenle kıl keçileri ağaçlara kolayca iki ayak üzerine kalkarak 2 metre kadar tırmanabildikleri halde tiftik keçilerinin bu özelliği yok gibidir. Bu bakımdan orman içi meralarda otlayan tiftik keçileri kıl keçileri gibi ağaçların tomurcuklarına zarar vermez.

Piyasa ve Ekonomik Sorunlar

Ülkemiz Ankara Keçisi varlığı ve tiftik üretiminde meydana gelen düşüşte; dünya genelinde tüm üretici ülkelerde 1988 yılından beri yaşanan genel talep yetersizliği başrolü oynamış olmakla birlikte üretimin azalmasında ülkemize özgü aşağıdaki hususular da etkili olmuştur.

Desteklemeler

Devlet Destekleme Alımları da dâhil olmak üzere, 1969 yılından bu yana, yıllardır, ilan edilen ve uygulanan tiftik alım fiyatları üretimi artırıcı seviyede olamamıştır. Özellikle 1994-1999 yılları arasında 6 yıllık uzun bir dönemde tiftik üretimi tamamen desteksiz kalmış ve verilen desteklerde etkinlik ve süreklilik sağlanamamıştır. Günümüzde ise verilen destekler üretim artışını özendirecek düzeyde değildir.

Meraların tarım arazisi ve orman alanı olarak sınırlandırılması

Bu sınırlamadan kaynaklanan Ankara keçisi-orman ilişkisindeki çarpıklıklar ve yasaklar nedeniyle üretici maliyetleri artmıştır.

Yetiştirici maliyetleri

Son dönemlerde ehil çoban teminindeki güçlükler ve bulunabilen çobanlara da ödenmek zorunda kalınan yüksek ücretler gibi ülkemiz yetiştiriciliğine özgü sorunlar da, diğer üretici ülkelerdeki düşüşlerle kıyaslandığında Türkiye'de yaşanan üretim düşüşünü daha da artırmıştır.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Yetiştiricilik Konusunda

Besleme ve barınak

Mera ve ek yemleme yetersizliği nedeniyle yapılan eksik besleme ile gayri sıhhi ve yetersiz barınaklar konusunda, gerek meraların yem (otlatma) kalitesinin artırılması ve gerekse modern, yeterli ve sağlıklı barınak projelerinin uygulanması için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Yerel Yönetimlerin imkanlarının kullanılması (Hayvancılığı destekleme, KÖYDES v.b. gibi) yerinde olacaktır.

Islah ve saf yetiştirme ile seleksiyon çalışmaları

Bu konularda özellikle Bölge Üniversitelerinin ilgili bölümleri ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Hayvancılık Araştırma Enstitülerinde yeterli çalışma yapılması hususunda kamuoyu yaratılması ve yetiştiricilerin daha çok teşvik edilmesi gerekmektedir.

Hayvan sağlığı çalışmaları

Bu konuda yerel Tarım Teşkilatları ile Veteriner Fakültelerinin imkânlarının seferber edilmelidir.

Keçi-orman ilişkisi ve mera

Günümüzde meralar bitkisel tarım için geniş ölçüde sınırlandırılmış; büyük bir bölümü de orman alanı olarak çevrilmiştir. Bir mera hayvanı olan tiftik keçisinin beslenme alanları neredeyse yok olmuştur. Bu nedenle gerek hayvanların iyi beslenmesi, gerekse üretim maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla, Orman Yasasının ilgili maddelerinde düzenlemelere gidilerek, tiftik keçilerinin zarar vermeyeceği yüksek ormanların otlatılmaya açılması böylelikle yasaklara rağmen ormanda keçi otlatan yetiştiricinin devletle karşı karşıya kalması önlenmeli ve orman içi ve dışı mera alanlarının rehabilitasyon çalışmalarına öncelik verilmelidir.

Piyasa ve Ekonomik Sorunlar Konusunda

Tiftik Keçisi yetiştiriciliğinde Desteklemeler

Mevcut prim ödemelerinde etkinlik ve süreklilik sağlanmalıdır.

Üretim Girdileri

Özellikle yerel yönetimlerin uygulayacağı projelerle destek verilmelidir.(Kaymakamlıklarca SYDV kaynaklı hayvan alımı ve işsizliği önleme ve istihdamı artırma projeleri gibi)