Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Altındişli, AB'de son dönemde yaşanan gelişmeler, üzüm yetiştiriciliğinde kalite, verim ve OTA'yı önlemeye yönelik alınması gereken tedbirler konularında bilgiler verdi. Altındişli, "OTA'yı önlemek bizim elimizde, yetiştiricilik aşamalarında budama, toprak işleme, sulama ve hasat gibi aşamalarda özenli ve dikkatli olunması halinde Okratoksin-A oluşumunun önüne geçilebilir." dedi.

Altındişli; “AB'nin Türkiye ve İran gibi kuru üzüm ihracatçısı ülkelerden yaptığı kuru üzüm ithalatında OTA ile ilgili olarak yüzde 5 kontrol sıklığı uygulamasına Temmuz 2017'den itibaren başlanacak. Hep birlikte bilinçli ve dikkatli hareket etmemiz halinde sorun yaşanmayacaktır. Üretici, tüccar ve ihracatçıları olarak gerekli tedbirleri aldığımız takdirde, söz konusu uygulama önümüzdeki dönemde uygulamadan kalkacaktır" diye konuştu.

Avrupa Birliği'nin Taleplerine Göre Hareket Etmek Zorunluluk

Çekirdeksiz kuru üzümdeki kalıntı ve kalite sorunlarını üreticilerle birlikte masaya yatırmak üzere bilgilendirme toplantıları düzenlediklerini dile getiren Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Nejat Almış ise; Ülkemizde üretilen 300 bin ton civarı çekirdeksiz kuru üzümün yüzde 85-90'ının ihraç edildiğine işaret ederek, "İhraç ettiğimiz 250 bin ton civarı çekirdeksiz kuru üzümün yüzde 80-85 gibi çok önemli bir kısmını Avrupa Birliği ülkelerine ihraç ederek ülkemize döviz kazandırıyoruz. Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatımız, bir önceki sezonla kıyaslandığında, bugün itibariyle miktar bazında yüzde 36 artışla 220 bin tona, ihracat gelirimizin ise yüzde 2'lük artışla 350 milyon dolara geldi. Sezon sonunda 280 bin tonluk ihracata karşılık 450 milyon dolarlık bir ihracat gelirine ulaşmayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu.

Yurtdışı İmajımızı Güçlendirmeliyiz

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Denetim Kurulu Üyesi Şemsettin Özgür, sektörün tüm paydaşlarının birlikte çalışarak Türk üzümünün yurt dışı imajının güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Özgür, "Rakip ülkelere kaptırılan pazarların geri kazanılması için hep birlikte daha özenli bir şekilde çalışarak, kullanılan zirai ilaçları en asgari düzeyde tutarak mücadele etmeli ve Okratoksin-A'yı önlemeye yönelik alınması gereken tüm önlemleri harfiyen uygulamamız gerekiyor" ifadesini kullandı.

Kuru Üzüm Çuval İpliğine Kurban Edilmesin

İhracatçıların kalite yönünden en büyük sorunlarından bir diğerinin ise çuval ipi sıkıntısı olduğunu söyleyen Şemsettin Özgür, sorunun çözümü için yol haritasını ise şöyle özetledi; "Kasa öncelikli olmakla birlikte, depolama ve nakliyede eski ve yıpranmış çuvallar kesinlikle kullanılmamalı, kaliteli temiz çuvalların tercih edilmesi hayati öneme sahip. Bu sorunların çözümü için hep birlikte daha özenli davranarak sektörümüzün önünü açmalıyız."

TARIMDAN HABER