Konya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Çevik, tarımsal öğretimin 174'üncü yılı nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Çevik, şunları kaydetti: 

"Tarım, insanların gıda gereksinimini karşılaması açısından dünyada stratejik bir sektör olarak önemini korumaktadır. Gıda olmadan yaşamın sürdürülmesi zor olduğu kadar, tarım olmadan da gıdanın elde edilmesi imkânsızdır.

Bu öneminden dolayı Şanlıurfa’daki Göbeklitepe, Konya’daki Çatalhöyük’te görüldüğü gibi ilk medeniyetlerden günümüze tarım uygarlıkların vazgeçilmesi olmuş, tarımsal üretime önem verilmiştir. Ülkemizde da tarım en önemli faaliyet kolu içinde yer almakta, ekonomimizin temel taşlarındadır.  

Tarımsal üretiminin yanında tarımsal eğitimimiz de Osmanlı Devleti’nden bugüne devam etmektedir. İlk tarımsal eğitim-öğretim faaliyetleri, Osmanlı Devleti döneminde 10 Ocak 1846 yılında İstanbul-Yeşilköy Ayamama Çiftliğinde Kurulan Mekteb-i Zirai Şahane ile başlamış ve bu tarihten itibaren 10 Ocak gününü kapsayan hafta ülkemizde Tarım Haftası olarak kutlanmaktadır.

174 yıl önce 1891 tarihinde Bursa Ziraat Mektebi ile 1893 tarihinde de İstanbul Halkalı Ziraat Mektebi’nin açılmasıyla başlayan süreç Cumhuriyet döneminde 1948 yılında ziraat fakültelerinin kurulması ile devam etmektedir. 

Günümüzde ziraat fakültelerin sayısı 40’ı bulmaktadır. Bugüne kadar binlerce ziraat mühendisi bu fakültelerden mezun olmuş, ülkemiz tarımına değer katmıştır.  Ancak tarımsal eğitim; çok kapsamlı bir bilim dalı olup, insanların neredeyse tüm ihtiyaçlarının karşılanmasında rol oynayan temel bir sektördür. 

Bu nedenle ziraat fakültelerinin sayılarını çoğaltmak, tarım bilimleri, doğa bilimleri gibi isimlerle yenilerini açmak, gerek istihdam önceliklerinde ve gerekse piyasa koşullarında fayda sağlamamaktadır. Sayıları hızla artan fakülteler yerine niteliğe önem verilmesi gerekmektedir. 

Ulusal güvenlik kadar stratejik değer kazanan tarım ve gıda sektöründe temel hedef verimliliğin arttırılması kadar kaliteli ve sağlıklı üretiminin yapılması da oluşturmaktadır. Burada ziraat fakültelerimize, ziraat mühendislerimize, araştırma enstitülerimize, sektörümüze büyük görev düşmektedir. Mesleğin kendilerine yüklediği görev ve sorumluluklarla ülkemizin olası bir gıda krizi yaşamaması, sürdürülebilir tarım için doğru teknik ve yöntemler ile üretimin yapılması için çalışmalıdırlar. Bunun sağlanması için de iyi yetişmiş, donanımlı, doğru tarım noktasında üreticileri bilgilendirecek ziraat mühendislerine, teknisyenlere ihtiyaç vardır. 

Bu vesile ile 174 yıl boyunca ülkemiz tarımına ve tarımsal öğretimine hizmet etmiş tüm ziraat mühendislerimize, hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum"