Tarım Bakanlığından yapılan açıklamada, kitapçıkta da yer aldığı üzere, tarımsal gayrisafi yurt içi hasılada iddiaların aksine düşüş yaşanmıyor. 2002'de 24 milyar dolar olan Tarımsal GSYH, 2018 yılında yüzde 83 artışla 44 milyar dolara yükseldi. Tarımsal ihracat bu dönemde 4,7 kar artarak, 3,8 milyar dolardan 17,7 milyar dolara ulaştı.

Üreticiye yeterli destek verilmediği iddialarının aksine de, Tarımsal destekler 2002'de 1,8 milyar lira iken 2019 yılı sonunda toplamda 17 milyar liralık nakit destek ödemesi yapılmış olacak. 2017 yılında uygulamaya giren "Havza Bazlı Destekleme Modeli" kapsamında; ülkemiz için stratejik öneme sahip, insan sağlığı-beslenmesi, hayvan beslenmesi ve bölgesel önemi olan 21 ürün en uygun yetiştirildiği havzalarda destekleme kapsamına alınmıştır. İlk defa 2019 üretim sezonunda ''Dane Zeytin Üretim Desteği'' verilmesi planlanmıştır.

2002'de 83 milyon lira olan hayvancılık destek ödemeleri de geçen yıl itibariyle 3,7 milyar lira oldu.

Tarımsal desteklerin kırsala ulaşmadığı iddiaları da gerçeği yansıtmamakla beraber; kırsal kalkınma alanında gerçekleştirilen 25 bin proje ve 10 milyar liralık hibe ödemesiyle 200 bin kişiye istihdam sağlandı.

Bakanlığımız gıda denetimlerini de oldukça önemsemektedir. 2002'de 39 bin denetim yapılırken, geçen yıl itibarıyla 1 milyon 124 bin denetim gerçekleştirildi.

2002-2018 döneminde bitkisel üretimimiz de düşmediği gibi, aksine yüzde 20 oranında artışla, 98 milyon tondan 117 milyon tona ulaştı.

"TÜRKİYE SAMAN İHRACATÇISI OLDU"

Türkiye, saman üretiminde kendisine yeter durumda bulunuyor. Türkiye'nin yıllık saman üretimi ortalama 25 milyon ton civarında iken, hayvancılıkta 15 milyon ton saman tüketiliyor. Geri kalan miktar, kağıt endüstrisi, mantar yetiştiriciliği ve hayvan altlığı olarak kullanılıyor. 2019 yılı itibarıyla ithal edilen saman sadece 150 kilogram oldu. Türkiye, bu yıl itibarıyla saman ihracatçısı konumunda olurken, yıl içinde şu ana kadar yurt dışına 7 bin 370 ton saman satışı gerçekleştirildi.

Yine asılsız olan iddialardan biri de üreticiyi korumaya yönelik müdahale araçlarının kullanılmadığıdır. Nitekim ürün alım fiyatları enflasyon oranının üzerinde belirlenerek, hasat öncesinde açıklandı.

Türkiye Tohum Üreten ve Tohum ihraç Eden bir ülke iken, Tohum ithalatına dair iddialarda yine kitapçıkta bir başka başlık olarak yer alıyor. Buna göre, Türkiye 85 ülkeye tohum ihracatı yapıyor. 2002'de 17 milyon dolarlık tohum ihracatı yapılırken, geçen yıl 152 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi.

"ORMAN YANGINLARINA MÜDAHALEDE LİDER ÜLKEYİZ"

Türkiye, orman yangınlarına müdahalede Akdeniz ülkeleri arasında lider konumda bulunuyor. Türkiye, Orman Yangın Yönetim Sistemi ile insan gücü, kara ve hava araçlarını tek merkezden yöneterek, orman yangınlarında çevre ülkelere de her an yardım edebilecek güçlü bir yapıya kavuştu. Yangına birinci derece hassas bölgelerde ortalama ilk müdahale süresi geçen yıl 12 dakika olarak gerçekleşti.

Son 16 yılda yapılan ağaçlandırma çalışmalarıyla da orman varlığı yüzde 8,6 arttı. Bugün itibariyle orman alanımız ülke alanımızın % 29'unu kaplamaktadır. 2023 yılı orman varlığı hedefimiz 23.4 milyon hektar olup ülke yüzölçümünün %30'unu kapsaması hedeflenmektedir.

Her daim çiftçisinin ve üreticinin yanında olan bakanlığımızca, girdi maliyetlerinde de önemli destekler sağlanmaktadır. Mazot ve gübreye bugüne kadar, toplam 20,1 Milyar TL destek verilirken, sadece 2019 yılında 2,3 Milyar TL mazot destekleme ödemesi yapıldı. Gübrede %18, karma yemde %8 olan KDV 2016 yılında kaldırıldı.

Şeker Pancarı üretiminde ve veriminde de önemli artış yaşanmaktadır. Son 16 yılda pancar üretiminde % 27 artış sağlandı ve 2019'da 21 milyon ton pancar üretildi.

BUĞDAY MAMULLERİ İHRACATINDA DÜNYADA BİRİNCİ SIRADAYIZ

Sektörde 2003 yılından bu yılın Temmuz ayına kadar 58 milyon tonluk ithalat yapılırken, buna karşılık ihracat miktarı ise 72 milyon ton olarak gerçekleşti. Değer olarak da 16 milyar dolarlık ithalat ve 28,6 milyar dolarlık ihracat yapıldı.

"HAYVAN VARLIĞINDA AB'DE LİDERİZ"

Türkiye'nin hayvan varlığında 2002 – 2019 döneminde önemli artışlar sağlandı. Büyükbaş hayvan sayısı 2002'de 10 milyon iken bu yıl 18 milyona ulaştı. Bu dönemde küçükbaş hayvan sayısı 32 milyondan 50 milyona çıktı. Kanatlı sayısı da 251 milyondan 359 milyona ulaştı. Türkiye, büyükbaş hayvan varlığında Avrupa Birliği'nde ikinci, küçükbaş ve toplam hayvan varlığında ise birinci sırada yer alıyor.

Tarım Ormancılık Alanında Politikalar belirlenirken, paydaşlarla, vatandaşla istişare etmek bizim kültürümüzün gereği olduğu gibi önemli bir şiarımızdır. Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen III. Tarım Orman Şurası da bunun göstergesidir. Şura kapsamında paydaşlardan, vatandaşlarımızdan hem "Görüşünü Bildir" platformu üzerinden, hem de e-posta ve kısa mesaj (SMS) şeklinde 50 bine yakın öneri geldi. Alınan kararlarda bu görüşler yol gösterici oldu.

Tarımda Teknolojik Yeniliklerin Takip Edilmediği iddiasının asılsız olduğu da yine kitapçıkta açıklanan önemli konular arasında. Nitekim 2020 yılını Dijitalleşme Yılı olarak tasarlayan bakanlığımız bu alanda yapılan çalışmalardan da örnekler verdi. Bunların en önemlisi de Türkiye'nin İlk ve Yerli Üretim Elektrikli Traktörünün deneme sürüşlerinin yapıldığı oldu.

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ (AOÇ) ARAZİ VARLIĞI KORUNUYOR

Kamuoyunda yer alan iddialar, 1983 yılına kadar çıkarılan çeşitli kanunlarla AOÇ mülkiyetinden çıkmış alanları kapsıyor. Bu alanlarla ilgili işlemler tasarruf sahiplerince yapılıyor. Bu nedenle medyada, AOÇ arazileri olarak tanımlanan alanlar, çiftliğin mülkiyetinde ve sorumluluğunda bulunmuyor.

Ayrıca Atatürk Orman Çiftliği arazisinin 22.200 dekar alanı ağaçlandırılmış olup, bu alanların %80'lik kısmı 2002-2019 yılları arasında ağaçlandırılmıştır.

Et ve Süt Sektöründe de üreticinin fiyat dalgalanmalarına karşı korunması için piyasaya müdahalede bulunup, üreticimizi koruyoruz. Besiciye verilen kesim hizmeti kapsamında Eylül ayı itibarıyla 203 bin büyükbaş kesimi yapıldı.