TÜBİDER Genel Başkanı Fuat Engin, konuyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada yaşanan vahim durum karşısında ilgili bakanlıklarının görevlerini yapmamalarına tepki gösterdi. Engin, "Tüketicilerin sağlık ve güvenliğini tehdit eden bu durum karşısında ilgili bakanlıklar bugüne kadar yetkileri kapsamında hangi sürdürülebilir denetimleri gerçekleştirmiştir / gerçekleştirmektedirler? Tarım ve Orman Bakanlığı laboratuvarında gerçekleştirilen belirttiğimiz söz konusu analizlerle ilgili sürece resen müdahale yetkileri varken harekete geçmek için neden hala beklemektedirler?" dedi. 

Engin, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "İçerdiği mineral maddelerle besleyici bir niteliğe sahip olan doğal mineralli su ya da yaygın bilinen ismi ile maden suyu olarak da adlandırılan doğal mineralli suların arsenik, nitrit, kurşun, Civa gibi toksik etkili kimyasal maddeleri içermemeleri gerekir. Kaynağın bulunduğu Bolu Akkaya’daki tesiste yıllardır üretim yapan bir firmanın doğal mineralli maden suyunun üretim kaynağından alınan iki ayrı numunenin “Tarım Orman Bakanlığı” Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü Ankara Gıda Kontrol Laboratuvarında yaptırılan 05.02.2021 tarihli muayene ve Analiz raporlarının tarafımıza iletilmesiyle tüketicilerin sağlık ve güvenliği açısından var olan tehlikenin boyutu ortaya çıkmıştır. 

Laboratuvar incelemelerinde, yapılması istenen Civa (Hg), Arsenik (As), Demir (Fe) ve Kurşun (Pb) analizlerin sonucunda, Civa (Hg) ve Kurşun (Pb) analizleri uygun değerlerde çıkarken, tespit limiti (LOD) ve ölçüm limiti (LOQ) Bakanlığın belirlediği Arsenikte olması gereken tavan değerin 0,0007 mg/L limit olduğu görülmüştür.  Oysa, 1. analiz raporunda söz numunedeki Arsenik miktarının   0,072 mg/L olduğu, Demir de (Fe) ise tavan değerin 0,017 mg/L olması gerekirken, 0,81 mg/L oranı tespit edilmiştir. 2. Analiz raporunda ise Arsenik (As) 0,065 mg/L, Demir (Fe) ise 0,79 mg/L olarak tespit edilmiştir.

Bu durumda, olması gereken azami değerlere göre Arsenik de (As) 9- 10 kat, Demir de (Fe) ise 4 – 4,5 kat yüksek değerler tespit edilmiştir. Bu kimyasalların insan vücudunda yaratacağı Toksik etkileri düşünmek bile istemiyoruz. Doğal Mineralli suların denetiminin Sağlık Bakanlığı, Meyve aromalı Doğal Mineralli suların denetimi Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapıldığını biliyoruz.

Şimdi soruyoruz;

a) Tüketicilerin sağlık ve güvenliğini tehdit eden bu durum karşısında ilgili bakanlıklar bugüne kadar yetkileri kapsamında hangi sürdürülebilir denetimleri gerçekleştirmiştir / gerçekleştirmektedirler?

b) Tarım ve Orman Bakanlığı laboratuvarında gerçekleştirilen belirttiğimiz söz konusu analizlerle ilgili sürece resen müdahale yetkileri varken harekete geçmek için neden hala beklemektedirler?

c) Söz konusu firma Bolu Akkaya’da bulunan tesiste doğal mineralli su üretiminin bir bölümünü 15-20 gün önce neden Bursa’ya nakledilmiştir? Analiz sonuçlarındaki tehlike mi bu sonucu doğurmuştur?

d) Firmanın Bolu Akkaya’da üretimi devam eden Meyve aromalı Doğal Mineralli suyun kaynağı ile tüketicileri zehirlemeye daha ne kadar zaman devam edecektir?

*Tüketici yurttaşları, “sağlık ve güvenlik” konusunda oluşan tehditlere karşı daha dikkatli olmaya çağırıyoruz. Özellikle de seçme haklarını doğru kullanmaya ve gerektiğinde satın almamaya davet ediyoruz.

*Ülkemizde su gibi temel ihtiyaç maddelerini üreten piyasaya sürenlerin yarattığı olumsuzluklarla ilgili düzenleme, denetleme yapma görevleri olan kamu otoritesini, mevzuata uygun davranarak toplum sağlığı adına gereğinin yapılmasını ve tüketiciye saygı duyulmasını istiyoruz.

*Tüketici yaşamına yönelik risk oluşturan olumsuz durum karşısında,toplum sağlığını tehdit edenlere yönelik denetimler ve yaptırımlar etkin kılınmalı ve zaman geçirmeden etkili denetimlerin ve hukuki sürecin işletilmesi ve sonuçlandırılmasını sağlayacak önlemler alınmalıdır.

*Sağlık Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığını tesislerin kaynağını inceleme ve tüketicinin sağlığının korunması konusunda görevlerini yapmaya davet ediyoruz.